Memleketi Kurtaran Adam
Aday adayları (!)
Bundan beş sene evvel yine bu vakitler ne kadar aday adayı vardı ortalarda gezen, projelerini anlatan, destek isteyen...
Hani şimdi nerede?
Bir iki kişi ancak ‘adayım ben’ diyebildi. Onlar da fazla ortalarda görünmüyor...
Örnek vermek gerekirse, geçen seçimlerde Meram’dan 13 aday adayı vardı. Maalesef sadece bir tanesi başkan olabildi. Peki ya diğerleri?
Zannediyor musunuz, onlar daha iyi yerlere geldiler. Daire başkanı, şube müdürü veya işlerinde başarılı olup büyük ihale aldılar...
Ne gezerrrr...
Sen misin aday adayı olan.
Neredeyse memur olanları memuriyetten, iş adamlarını iş dünyasından silmeye kalkıştılar...
Kim mi? Güldürmeyin...
Gocuttular, yordular, aday adayı olduğuna olacağına bin pişman ettiler...
Tamamı keşke hiç çıkmasaydım dedi...
Oysa ne yapılmalıydı. Yav siz medeni cesaret gösterdiniz, aday adayı oldunuz. Partimize şu kadar para verdiniz. Şu kadar gezip dolaşıp partimizin imajına katkıdan bulundunuz, kazanmamız için çalıştınız... Karşılığında size bişey veremeeeyoruz, ama bari kiminizi eski makamlarınıza, kiminizi de daha uygun yerlerde görelim... Sonuçta bizim partinin tescilli üyesi oldunuz değil mi yani!!!
Bu sadece Meram’da değil, Karatay’da ve Selçuklu’da da oldu...
Büyükşehir’de de oldu...
Milletvekili seçimlerinde de aynısı oldu...
Ali Altuntaş örneğin.
Milletvekili adayı gösterilmedi, ama Tarım Bakanı olan Sami Güçlü aldı götürdü onu yanında ve Köy Hizmetleri Genel Müdürü yaptı. Zannetmeyin ki parti istedi onun genel müdür olmasını. Hayır, istemedi... Sadece ve sadece Sami Beyin arzusuyla oldu bu iş. Ve Ali Altuntaş harika bir genel müdürlük görevi icra etti. Hem Bakanın hem de Konya’nın yüzünü ağarttı... Şimdi de Bursa İl Özel İdaresi Genel Sekreteri...
E peki parti istemedi de nasıl genel müdür yapıldı? Dediğim gibi sadece bakan istedi ve yaptı. Bilmiyorsanız bilin, Sami beye gelip niye bu adamı genel müdür yaptın, bu senin siyasi rakibin yav diyenler oldu... Kim mi? Güldürmeyin...
İşte günümüz siyasetinde ince bir çizgi burası. Bir tarafta Sami Güçlü gibi nezaket, hak, hukuk anlayışı, diğer tarafta yekdiğerine bişey vermeyen kendine çalışan anlayış... Hangisi önde diye sorarsanız, ayrı bir cevap veririm, ama öleceğiz yaaavvvv. Hesap vereceğiz...
Siyasetimiz buraya sıkıştı kaldı yani. Herkes bir sonraki seçimde de yerini korumaya gayret ediyor... Öyle olunca ne oluyor? Kişiliksiz, kimliksiz, tavşan kakası...
...
Geçen seçimlerde aday adaylarının bolluğundan şikâyet edenler, şimdi el altından millete haber yolluyor, çıkın aday olun yav...
Niye?
Niye olacak, alışmış kudurmuştan beterdir...