ORDU (AA) - Ordu Kivi Üreticileri Birliği Başkanı Yusuf Uzunlar, kentte geçen yıl 6 bin 500 ton kivi üretildiğini belirterek, zirai donun verdiği zarar nedeniyle bu sene rekoltenin 500 tona kadar düşeceğini tahmin ettiklerini söyledi.

Uzunlar, düzenlediği basın toplantısında, 30 Mart'taki zirai donun fındıktan sonra en çok kiviyi etkilediğini belirtti.

Üreticilerin endişeli olduğunu ifade eden Uzunlar, "Kivi, son yıllarda özellikle fındık üreticilerinin ek geçim kaynağı olmuştu. Fındıktan beklediğini bulamayan üreticiler, kividen aldığı parayla oldukça memnun kalmıştı ancak 30 Mart'ta etkili olan zirai dondan kivi de ciddi anlamda olumsuz etkilendi. Özellikle orta ve yüksek rakımlı bölgelerimizde kivi hiç yok diyebiliriz. Hal böyle olunca bu yıl beklediğimiz kivi rekoltesi çok düşük" diye konuştu.

Ordu'da geçen yıl 6 bin 500 ton kivi üretildiğini hatırlatan Uzunlar, "Zirai donun verdiği zarardan sonra bu rekoltenin 500 tona kadar düşeceğini tahmin ediyoruz. Bu, ekonomimizi de ciddi anlamda etkileyecektir. Geçen yıl üreticiler sadece ürettikleri kividen yaklaşık 13 milyon lira para kazanmıştı. Bu sezon maalesef bu para üreticinin cebine girmeyecek" dedi.

Rekoltenin düşük olması nedeniyle kivinin kilogram fiyatında yüzde 100 artış beklediklerini kaydeden Uzunlar, "Bu sezon kivi fiyatını 3 lira seviyelerinde bekliyoruz, üretici bu fiyat karşısında ancak teselli olur. Onun dışındaki fiyatlar hiçbirimizi memnun etmez" ifadesini kullandı.

Yöredeki kivi üreticilerinin sorunlarına değinen Uzunlar, şunları kaydetti:

"Bizim kivi üreticileri olarak en büyük sıkıntılarımızın başında bahçelerimizi sigorta yaptıramamak geliyor çünkü kivi bahçelerimizin neredeyse tamamı tapuda fındık bahçesi gözüktüğü için sigorta yaptıramıyoruz. Önümüzde böyle bir engel var. Bunu aşabilmemiz için üreticilerimizin tapuya gidip bu bahçelerini kivi bahçesi olarak düzeltilmeleri lazım ancak çoğu bahçe müşterek olduğu için bu pek mümkün olmuyor. Bu nedenle de vatandaş bahçesini bir türlü sigorta yaptıramıyor. Bu konuda ciddi anlamda mağduruz. Bu sorunu aşmamız durumunda üreticiler olarak oluşan zararlarımızı en azından karşılamak istiyoruz."