15 Temmuz darbe girişimini Meclisteki tanıklar anlatıyor

15 Temmuz darbe girişimini Meclisteki tanıklar anlatıyor

TBMM Başkanı Kahraman: (2)"O gece bütün hanım milletvekilleri sanki Çanakkale'de süngü takmış ya da mermiyi taşıyıp namluya sürmüş Seyit Onbaşı gibiydiler"- "Meclisin yayınladığı o bildiriye, Yenikapı'daki o ruha devamlı sahip çıkalım derim. Allah milleti

TBMM (AA) - SEVAL GÜLER- İSMAİL ÇİMEN - TBMM Başkanı İsmail Kahraman, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında milletvekillerinin Meclisi açık tutmak için mücadele verdiğini, özellikle kadın milletvekillerinin cesaretlerinin takdire şayan olduğunu belirterek, "O gece bütün hanımlar sanki Çanakkale'de süngü takmış ya da mermiyi taşıyıp namluya sürmüş Seyit Onbaşı gibiydiler." dedi.

Kahraman, FETÖ'nün darbe girişiminin önlenmesinin birinci yılında o gece Meclis çatısı altında yaşananları ve sonrasını AA'ya verdiği özel röportajda anlattı.

FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi Meclis'teki kadın milletvekillerinin cesaretlerinin hayranlık uyandırdığını vurgulayan Kahraman, kadınların büyük bir yürek taşıdığına şahitlik ettiğini söyledi.

Kahraman, "Kadınlarda öyle bir yürek var ki... Bennur Hanım (AK Parti Bursa Milletvekili Bennur Karaburun), engeli var. Bir görseniz ondaki celadeti. Sema Kırcı (AK Parti Balıkesir Milletvekili); 19 yaşında bir oğlu var ve isyanı televizyonda görmüş. Oğluna 'Oğlum abdest alıp ikişer rekat namaz kılalım, şehit olmaya gidiyoruz' demiş ve almış çocuğunu buraya gelmiş. O gece bütün hanım milletvekilleri sanki Çanakkale'de süngü takmış ya da mermiyi taşıyıp namluya sürmüş Seyit Onbaşı gibiydiler. Parti farkı yok. Öyle bir kaynaşma oldu ki çok hoş bir şeydi. Milli bütünlüğü gördüm, hanımlardaki cesareti gördüm. Ölümü falan düşünmüyorsunuz." diye konuştu.

Meclisi açmaya karar verdiğinde ailesinin hissiyatına da değinen Kahraman, evde yalnız kızının olduğunu, diğer çocuklarının İstanbul'da bulunduğunu aktardı.

Kızının, Meclise giderken, 'Baba ben de geleceğim' dediğini vurgulayan Kahraman, "Ve geldi de. İkna edemedim. Aynı havanın insanlarıyız. Siz artık geleceği düşünmüyorsunuz. Bu dünya geçicidir, bir fani dünyadır. Cennette buluşacağız, şehitlik de zaten böyle oluyor. Ölümden korkmuyorsunuz. Korkuyu yenen cesarettir. Ailece öyle olduk." ifadelerini kullandı.

Darbe girişimini duyan oğlunun da seri bir şekilde İstanbul'dan Ankara'ya, Meclise geldiğini anımsatan Kahraman, ailedeki birlik ve bütünlüğün önemine işaret etti.

-"OHAL Türkiye'ye ait bir hukuk değil, evrensel hukuk"

Kahraman, darbe sonrası gelişmelere de işaret ederek, OHAL'in bir gereklilik olduğunun altını çizdi.

OHAL'in, uluslararası hukukun da kabul ettiği bir tedbir olduğuna dikkati çeken Kahraman, şu değerlendirmede bulundu:

"Siz refleks olarak kendinizi koruyacaksınız. OHAL Türkiye'ye ait bir hukuk değil, evrensel hukukun bir gereğidir. Fransa bunu ilan etti, Almanya ilan etti. Bu tabii bir şeydir. Tehlike geçmiş olmadığına göre devam etmiş olması normaldir. Bizim mevzuatımıza göre OHAL'e ait kararnameler Mecliste görüşülmesi lazım. Meclis bunu görüşüyor ve görüştü. Görüşülmeyenler sıraya girdi, görüşülecek. Tedbir almak zorundasınız. Diğer prosedüre tabi kıldığınızda geç kalırsınız, dizinizi döversiniz o zaman, bu tedbirler alınacak. Anayasa Mahkemesinin görüşü de bu istikamettedir, hukuk da bu istikamettedir. Benim görüşüm de bu."

- "Asla ve kat'a bunlarla beraber olmadım"

Siyasi hayatı boyunca bu yapılanmayla hiçbir zaman barışık olmadığını belirten İsmail Kahraman, şöyle devam etti:

"Benim Milli Nizam'da olduğum dönemde bunlar yoktu. Milli Selamet'te, Refah Partisi'nde, Fazilet Partisi'nde, AK Parti ve Saadet'te de olmadılar. Bu, Papa'ya saygı duyan, hürmet eden bir adam. Öteden beri kendisi hakkında bilgi sahibi olanlar hep şüphe taşımıştır. Cüret ve böylesine kullanılma hiç kimse tarafından beklenmeyen bir hadiseydi. Şu anda bile şöyle diyebilirdi; 'Ben özür dileyemem çünkü affedilir bir şey yapmadım. Ama bir itirafta bulunuyorum; ben kullanıldım, başkaları kullanılmasın diye bunu söylüyorum' bunu demiyor. Bir küfri inadı diyelim, devam ediyor. Onunla beraber yürüyenler gördüler ki Türkiye az daha gitmişti. İyi niyetli, dindar, milliyetçi ruh sahibi diye falan düşünüyorlardı ama gördüler. Ortaya kondu hadise. Ben şahsen ne Abant toplantısı ne bilmem neresiymiş... Asla ve kat'a bunlarla beraber olmadım. Olunmaması gerektiğine de inanıyorum.

Benim mensubu olduğum fikriyatı hiçbir zaman tutmamıştır zaten. Başka taraflara yanaşmış, darbelere fetva vermiştir ama beri tarafla alaka kurmamıştır. Aynı şeyi devam ettiriyor. Bu durum ortaya çıktığına göre samimiyetle bunlara yaklaşanların alakasını kesmeleri gerektiğine kesinlikle inanıyorum. Kaç kişinin ızdırabına sebep oldu. İşini kaybedenler, yurt dışına kaçanlar, dün fevkalade imkanlara sahip olup bugün perişan hale düşenler... Hepsi bu adamın yüzünden oldu. Dolayısıyla kötü bir merhaledir aştığımız merhale. İnşallah yaralarını saracağız."

-"İş adaletle yürütülecek"

FETÖ üyelerine dönük yargılama işlemlerinin devam ettiğine de değinen Kahraman, bu sürecin adaletten ayrılmadan seri bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast girişiminde bulunanların kaçtıkları ve ormanlık alanda yakalandıklarını hatırlatan Kahraman, "O günün doğası gereği Türkiye hukuk devleti olmasaydı öldürülürlerdi. Karakola, mahkemeye gittiler. İş adaletle yürütülecek ve öyle yürütülüyor. Türkiye'de adalet var. Adalet dışına çıkmamak şarttır. Osmanlı adaletten sapmaya başladığı vakit gerilemeye başladı. Adil, hakkaniyetli olmak üzere bu soruşturmalar inşallah devam edecek. Bu herif bize iade edilmiyor. Ne gözaltına alınıyor, ne hapsediliyor, ne soruşturma ne dava. Pensilvanya'da misafir. Dünyadaki odaklar bundan istifade ediyor. Kendini kullandırıyor maalesef." dedi.

15 Temmuz'un seneyi devriyesinde halka ve tüm siyasi partilere çağrıda bulunan Meclis Başkanı Kahraman, 15 Temmuz'un verdiği derslerin unutulmamasını istedi.

Kahraman, yaşananların milli birlik ve bütünlüğün elzem olduğunu gösterdiğini, tüm farklılıklara rağmen milletin bileğe bağlı parmaklar gibi bir bütün olduğunu dile getirdi.

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Meclisin yayınladığı ortak bildiriye dikkati çekerek, "Yenikapı'daki o ruha devamlı sahip çıkalım. Allah milletimize, devletimize zeval vermesin. Şehitlerimize gani gani rahmetler eylesin, gazilerimize hayırlı uzun ömür nasip etsin. 249 şehidimiz, 2 bin 193 gazimiz var. Şehitlerin kanı boşa akmaz. Nasıl Çanakkale devam ediyor, yaşıyorsa bu da öyle devam edecektir." diye konuştu.

(Bitti)



AA

Kaynak:Haber Kaynağı