İZMİR (AA) - TEZCAN EKİZLER - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara'da yaralanan gazi polis memuru Serkan Erdinç, "15 Temmuz'da yaralanmak benim en büyük şerefimdir." dedi.

Gazi polis memuru Erdinç, FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişiminin 2. yılında, o gün yaşadıklarını AA muhabiriyle paylaştı.

O dönem Şırnak Emniyet Müdürlüğü kadrosunda çalıştığını ancak sağlık sorunları nedeniyle raporlu olduğu için 15 Temmuz'da Ankara'da bulunduğunu belirten Erdinç, şöyle konuştu:

"İstanbul'daki Boğaz Köprüsü'nün trafiğe kapatıldığını öğrenince, bunun bir darbe girişimi olabileceğini düşünerek harekete geçtim. İlk önce Başbakanlık Konutu'na gittim, daha sonra Genelkurmay Başkanlığının bulunduğu kavşağa geçtim. Oradaki arkadaşların yaşananlardan bilgisi yoktu. Ardından otomatik silah bulup olaylara müdahale etmek amacıyla Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne gittim. Orada silah bulamayınca yedek şarjörlerini almak için eve gitmeye karar verdim. Yolda, Jandarma Genel Komutanlığından Külliye'ye doğru ateş açıldığını gördüm."

Evinden gerekli mühimmatlarını aldıktan sonra yolda durdurduğu polis aracıyla Ankara Emniyet Müdürlüğünün önüne ulaştığını kaydeden Erdinç, burada bulunduğu sırada yanlarına darbeci 6 askerin geldiğini söyledi.

- "Sadece beylik silahımız vardı"

Darbeci askerlerle yaşadığı diyaloğu anlatan Erdinç, "Darbeci askerler, 'Burayı ele geçireceğiz, darbe gerçekleşiyor ya teslim olacaksınız ya da çatışma çıkacak' dedi. Karşımızda Türk Silahlı Kuvvetlerinin üniformalı kişisi ve tankı vardı. Bizim ise sadece beylik silahımız vardı. Biz böyle bir şey olmayacağını ülkenin kaosa gireceğini söyledik. Onlar tanklara yönelir yönelmez bize doğru kurşun sıkmaya başladılar. İlk çatışmada 5 arkadaşım şehit oldu. Çatışma 20 dakika devam etti. Ben de karnımdan kurşun yedim, sol bacağıma ise şarapnel parçaları isabet etti." diye konuştu.

Olay yerinden geçen vatandaşlar tarafından hastaneye kaldırıldığını, taburcu edildikten sonra kendisine gazilik beratı verildiğini belirten Erdinç, tayininin de 8 ay önce devam eden tedavileri nedeniyle İzmir'e çıktığını aktardı.

Erdinç, yaşadığı o anların hala unutamadığını dile getirdi.

Babasını 14 yaşında kaybettiğini anlatan Erdinç, "Babam bana hep 'vatana millete hayırlı evlat ol' diye nasihatta bulunurdu. Küçük yaşlardan bu yana asker ya da polis olmak istiyordum. Darbeciler Ankara Emniyet Müdürlüğü önüne geldiğinde kapının önündeki safta olduğum içim hep gurur duydum. O yüzden 15 Temmuz'da yaralanmak benim en büyük şerefimdir." diye konuştu.

- "Yarım vücudumla sokağa çıkıp mücadeleye hazırım"

Gazilik beratını aldıktan sonra babasının kabrine gittiğine değinen Erdinç, babasının istediği gibi bir evlat olmayı başardığını söyledi.

Erdinç, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanıp verilen gazilik beratını evinin en güzel yerine astığını dile getirdi.

Vatan için her zaman can vermeye hazır olduğunu vurgulayan Erdinç, "Hiç kimse bana 'raporlu gününde gittin' diye bir şey demedi. Herkes 'Allah razı olsun senden' dediler. Vücudumda birçok iz kaldı ama onlar bana güç veriyor. Bu devlet zaten o şekilde ayakta duruyor. Söz konusu vatan olduktan sonra bir saniye bile düşünmeden 15 Temmuz'da olduğu gibi şu an yarım vücudumla sokağa çıkıp mücadeleye hazırım, yine olsa yine yaparım." dedi.

Türk halkının 15 Temmuz gecesi toplara, tanklara ve uçaklara meydan okuyarak iman gücüyle bir araya geldiğine dikkati çeken Erdinç, vatandaşların demokrasi zaferine imza attığını sözlerine ekledi.

AA