2020 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

2020 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: (3)- "7 bin 700 civarında DEAŞ'a katılan ya da katılmak için gelen teröristi biz ülkelerine bugüne kadar iade ettik ve ülkeye giriş yasağı listesinde 70 bin kişi var" - "(Barış Pınarı Harekatıyla ilgili) Suriye rejimine

TBMM (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "7 bin 700 civarında DEAŞ'a katılan ya da katılmak için gelen teröristi biz ülkelerine bugüne kadar iade ettik ve ülkeye giriş yasağı listesinde 70 bin kişi var." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Dışişleri Bakanlığının 2020 bütçesi üzerinde milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.

Konuşmasında, Barış Pınarı Harekatıyla ilgili gerekli bilgilendirmeyi fazlasıyla yaptıklarının altını çizen Çavuşoğlu, "Öncesinde tüm gerekçeleriyle beraber bildirimleri yaptık. Suriye rejimine de bildirimde bulunduk ve bu bildirimde de diğer bildirimlerde de Suriye'nin toprak bütünlüğüne bağlı olduğumuzu ve bunu desteklediğimizi vurguladık." diye konuştu.

Çavuşoğlu, harekatla birlikte dünyanın dört bir yanındaki Türk büyükelçilerin, 511 bilgilendirme toplantısı ve çalışması yaptığının altını çizerek, buna karşılık, Türkiye'ye karşı yürütülen kara propagandanın temelinde Türkiye'nin büyük oyunu bozması olduğunu söyledi.

Mevlüt Çavuşoğlu, "İsrail'in de desteklediği, Fransa'nın başını çektiği bazı ülkeler bir terör devleti kurmak istiyorlardı, bu bozuldu. Burada etnik temizliği ve demografi mühendisliğini biz yapmadık, böyle bir şeye hiçbir zaman tevessül etmedik, bu insani de değil. İnsanlar evine dönmeli, dönebilmelidir." diye konuştu.

Öte yandan, yöneltilen bir soru üzerine, Suriye'deki zeytin ve zeytinyağının, Türkiye üzerinden yeniden ihraç edildiğini belirten Çavuşoğlu, buradan elde edilen gelirin de bahçe sahiplerine dağıtıldığını ifade etti.

- "Hakkımdaki iddialarla ilgili yasal süreci başlatacağız"

Çavuşoğlu, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) üyeliği sırasında bazı lobi faaliyetleri yaptığına ilişkin iddialarla ilgili yöneltilen soruya, "İnternet sitesinde hakkımdaki iddialarla ilgili yasal süreci başlatacağız. Uzaktan yakından, gerçeklikle ilgisi olmayan bu tür iddialara karşı özellikle arkasında ne var ortaya çıkması bakımından da bu yasal süreci sonuna kadar işleteceğiz." şeklinde yanıt verdi.

Dışişleri Bakanlığı bütçesine ilişkin yöneltilen eleştirilere de cevap veren Çavuşoğlu, bakanlığın harcamalarının yüzde 91'ini yurt dışı harcamaları oluşturduğunu ve bütçenin yüzde 9'unun da merkezde harcandığı bilgisini paylaştı.

Mevlüt Çavuşoğlu, bakanlığın döviz bazında harcamalar yapması ve bütçenin de kanun gereği Türk lirası bazında belirlenmesi nedeniyle bütçede açığın olabileceğini dile getirerek, herhangi bir ihtiyaç durumunda Dışişleri Bakanlığı ve faaliyetlerinin önemi göz önünde bulundurularak bütçe taleplerinin yerine getirildiğini belirtti.

- "Boko Haram ve El Şebab'ın güçlenmemesi için o Afrika ülkelerine destek veriyoruz"

Türkiye'nin terör örgütleri arasında ayrım yapmadığının altını çizen Çavuşoğlu, "Boko Haram ve El Şebab'ın güçlenmemesi için o Afrika ülkelerine destek veriyoruz, vermemiz lazım. Şu anda Somali'nin özellikle güvenlik güçlerini de bu amaçla, orada askeri kampımız var eğitiyoruz, kapasitesini güçlendiriyoruz. Güçlendirmemiz de gerekiyor çünkü o terörist yarın bize gelir, gelmesini beklemek zorunda değiliz." dedi.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin, Yabancı Terörist Savaşçılar (YTS) Çalışma Grubu'nun eş başkanlığını yürüttüğünü hatırlatarak, "7 bin 700 civarında DEAŞ'a katılan ya da katılmak için gelen teröristi biz ülkelerine bugüne kadar iade ettik ve ülkeye giriş yasağı listesinde 70 bin kişi var." diye konuştu.

Konuşmasında, Ermeni meselesine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Çavuşoğlu, Türkiye'nin arşivlerinin açık olduğunu ve herkesin gelip inceleyebileceğini ifade etti.

Çavuşoğlu, Ermenistan'a ortak komisyon kurulması çağrısında bulunduklarını hatırlatarak, "Ermenistan bu konuda kendisine güvenmiyor. Neden hayır diyor? Madem bu kadar iddia içerisindesiniz. O zaman gelin, yapalım, oturalım konuşalım. Nerede olursa olsun farketmez. Amerika, Türkiye ya da Ermenistan'da kuralım, farketmez." değerlendirmesinde bulundu.

Sözde "Ermeni soykırımı" iddialarına dair bir soruya ise Çavuşoğlu, "Ermeni meselesinde bugüne kadar parlamentolar karar alabilir, doğru. Ama 100. yıl dahil onların iddialarıyla ilgili hayal kırıklığına uğradılar ve tüm çabaları akamete uğradı." dedi.

Önemli olanın, ülkelerin yönetimlerinin bu konuda parlamentoların aldığı kararlarla arasına mesafe koyması olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Şu anda ABD yönetiminin de buna karşı olduğunu Dışişleri Bakanlığı açıkladı. Merkel de en son yaptığı açıklamada da soykırım tarifini zaten çok güzel şekilde yaptı." diye konuştu.

- "İşkencenin her türlüsüne, kime yapılırsa yapılsın karşıyız"

Dışişleri Bakanlığı'ndan FETÖ iltisaklı olduğu gerekçesiyle atılan kişilere ilişkin Çavuşoğlu, "Somut belgeler, zaten mahkeme kararları da var. İşkence yapıldığı da tamamen yalan. İşkencenin her türlüsüne kime yapılırsa yapılsın karşıyız." dedi.

ABD'nin, Türkiye'nin, Rusya'dan S-400 alımından dolayı sergilediği tutuma ilişkin Çavuşoğlu, "ABD ile ne elde ettik, ne elde etmedik. Gittik zor şartlarda bile diyaloğun devam etmesi gerekiyor. Diplomasi bunun için var. Her konuyu çözdük diyemiyoruz ki. S-400 konusunda bir çözüme ulaştık da demiyoruz. İkisi de söyledi sayın liderler, Trump da söyledi 'Evet bu konuda görüş ayrılığımız var ama görüşmeye devam edeceğiz.' dedi." diye konuştu.

Böyle bir durumda görüşmenin "bıçak gibi kesilemeyeceğini" aktaran Çavuşoğlu, konunun diplomasiyle çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.

- "26 bini aşkın Ahıska Türkü'ne ikamet izni verdi"

Çavuşoğlu, Ahıska Türklerine ilişkin bir soruya cevaben, Türkiye'nin bugüne kadar 26 bini aşkın Ahıska Türkü'ne ikamet izni verdiğini belirterek, "Daha önce çıkmış bir yasayla 31 bin kişiye vatandaşlık veriyoruz. Bunun 17 binden fazlası şu ana kadar vatandaşlığını aldı." dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Ahıska Türkleri'yle ilgili her meselenin takipçisi olduğunu da vurguladı.

- Bakanlığın diğer bakanlık, kurul ve başkanlıklarla iş birliği

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Kurulu ile Dışişleri Bakanlığının görevlerinin tamamen ayrı olduğunu ve arada hiçbir yetki çatışmasının olmadığına dikkati çekti.

Cumhurbaşkanlığı Sistemi içinde çalışmaların iş birliği içinde yürütüldüğünü işaret eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"İletişim Başkanlığının görevi nedir? Dış politika yürütmek değil ki. Kamu diplomasisi dahil iletişim konusunda Cumhurbaşkanımız adına çalışmaları yapmaktır. Kamu diplomasisini de Dışişleri Bakanlığı ve İletişim Başkanlığı birlikte yapmak durumundadır çünkü sadece içeride değil, dışarıda da bu faaliyetleri yürütmemiz lazım. Veya Cumhurbaşkanlığımızla, diğer arkadaşlarımızla bizim rekabet içine girmemiz mümkün değil. Hepimiz bir ekibin parçasıyız. Beraber çalışıyoruz. Herkesin görev dağılımı farklı, iş birliğimizi yapıyoruz. Diğer ülkelerle müzakerede askerimiz, istihbaratımız, biz Dışişleri Bakanlığı olarak hep beraber bu işi yapıyoruz."

- AB ile ilişkiler ve Gümrük Birliğinin güncellenmesi

Çavuşoğlu, Türkiye'nin savunma sanayiinde dışa bağımlılığının çok düştüğünü vurgulayarak, "Şu anda ihtiyacımızın yüzde 70'ini üretiyoruz, yüzde 30 civarında dışa bağımlıyız. Bunu da azaltmak için daha da çok çalışmamız lazım." dedi.

Türkiye-AB ilişkilerini değerlendiren Çavuşoğlu, "AB sürecinde bizde bir sapma yok. Elbette reform süreciyle birlikte daha da ileri gideceğiz ama sorunun sadece bizde olduğunu söylemek mümkün değil. Aynı şeyi vize serbestisi ile ilgili de söyleyebiliriz." dedi.

Gümrük Birliğinin güncellenmesiyle ilgili üç tur görüşme yapıldığını söyleyen Çavuşoğlu, AB'de özellikle Gümrük Birliğinin güncellenmesinden göreceli olarak daha az faydalanacak ülkelerin biraz siyasi tutum almaya başladığını belirtti.

Çavuşoğlu, sürecin yeniden canlanması için Almanya'nın başı çektiği bir ekiple görüştüklerini söyledi.

- Uygur Türkleri

Uygur Türkleri ile ilgili olarak Türkiye'nin her platformda gereğini yaptığını dile getiren Çavuşoğlu, "Bazı ülkeler var göz yumuyorlar. Ama biz öyle bir ülke olamayız. Bir mağduriyet varsa bunun arkasında, peşinde olmamız lazım. Bu konuyu hem uluslararası platformda canlı tutuyoruz hem de Çin ile ikili düzeyde götürüyoruz." dedi.

Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun insan hakları konularını ele alan 3. Komitesi'ndeki ülkelerin bu konuyu kullanarak Çin'i köşeye sıkıştırmaya çalıştığını bildirdi.

Türkiye'nin, bu konuda siyasi olarak Çin'e olan husumetinden dolayı hareket edenlere alet olmak istemediğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Biz ona da alet olmak istemiyoruz ama gerçekleri de görmezden gelemeyiz. (Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu) Feridun Bey, büyükelçimiz gitti 3. Komite'de Türkiye'nin tezlerini savunan açıklamasını da yaptı." diye konuştu.

- "Türkiye arabuluculuk konusunda bilinen bir ülke"

Filipinlerde ve Kolombiya'daki barış süreçlerine Türkiye'nin destek verdiğini anlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin arabuluculuk konusunda bilinen bir ülke olduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, Türkiye'de de çözüm süreci sırasında devletin üzerine düşeni gereğinden fazla yerine getirdiğini ancak PKK terör örgütünün terörü bırakmak istemediğini, süreci suistimal ederek Türkiye'yi bölmeye çalıştığını belirtti.

Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıklamalarının ardından Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği Başkanlığı ve Türk Akreditasyon Kurumunun bütçeleri komisyonda kabul edildi.

(Bitti)


Kaynak:Haber Kaynağı