"2023'e kadar kadınların yüzde 45'i istihdamda yer almalı"

"2023'e kadar kadınların yüzde 45'i istihdamda yer almalı"

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Arslan: - "Türkiye'nin kadın istihdamı konusunda en azından 2023'e kadar yüzde 45'i gerçekleştirmesi lazım. 2002'de yüzde 23'tü, bugün yüzde 10'luk bir artış var ama hala çağdaş demokrasilere göre gerideyiz"- "(Büyükann

ERZURUM (AA) - ZEHRA MELEK ÇAT- Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, Türkiye'nin kadın istihdamında 2023'e kadar yüzde 45 hedefini yakalaması gerektiğini belirterek, "2002'de yüzde 23'tü, bugün yüzde 10'luk bir artış var ama hala çağdaş demokrasilere göre gerideyiz." dedi.

Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) ülkeleri içinde kadın istihdamı konusunda Türkiye'nin son sırada yer aldığını belirtti.

Son 15 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katkılarıyla bu konuda belli bir ivme yakalandığını vurgulayan Arslan, "Yüzde 23'lerden yüzde 33'lere tırmandı ama hala çok yetersiz. Türkiye'nin potansiyeli, Türkiye'nin enerjisi, Türkiye'nin hakikaten o dinamizmi bu konuda kadın istihdamı ile örtüşmüyor." diye konuştu.

Arslan, eğitim, kültürel, geleneksel aile yapıları gibi nedenlerin kadın istihdamı önünde engel teşkil ettiğini vurgulayarak, bu engelleri aşmak için ciddi yasal düzenlemeler yapıldığını ifade etti.

Türkiye'de kadının iş hayatına katılımının arttırılmasına yönelik çabaların yurt dışında da takdirle izlendiğine dikkati çeken Arslan, şöyle devam etti:

"Amerikalılarla kadın istihdamı konusunu konuştuk, getirilen teşvikleri duyunca şaşırdılar. Hakikaten Türkiye ciddi anlamda çaba sarf ediyor. Bu kolay değil. Türkiye'nin kadın istihdamı konusunda en azından 2023 yılına kadar yüzde 45'i gerçekleştirmesi lazım. 2002'de yüzde 23'tü, bugün yüzde 10'luk bir artış var ama hala çağdaş demokrasilere göre gerideyiz. Belli sektörlerde kadın istihdamı ağırlıkta, sağlık, eğitim, tekstil gibi alanlarda kadın emeği daha çok ama toplam kapasitemiz yüzde 33."

- Büyükanne Projesi

Hak-İş'in bu yöndeki çalışmaları desteklediğine işaret eden Arslan, çalışan kadın sayısının artırılması için en son "Büyükanne Projesi"nin başlatıldığını anımsattı.

Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu proje toplumun belli kesimleri için bir destek projesi. Kadınlar çocuk sahibi olmaları nedeniyle istihdamdan geri durmasın, istihdamdaki aktif rolünü üstlensin düşüncesiyle gerçekleştirilmiş bir proje. Bunun sürdürülebilir olması esas. Bunun için de ciddi kaynaklara ihtiyaç var. Büyükannelere 425 lira veriliyor, bunun yarısını bizler ödüyoruz. Sendikalar, Türk-İş, Hak-İş gibi konfederasyonların da dahil olduğu bir proje bu. Bu projenin bir yıllık bir dönemi var. Bir yılın sonunda mevzuat düzenlemesi yapılarak, sürdürülüp sürdürülmeyeceği belli değil. Bu konudaki ilk intibalar tabii ki olumlu. Esas itibarıyla bunun sonucunda gerçekten kadının istihdamda kalmasını sağlayabiliyor muyuz, sağlayamıyor muyuz? Önce ona bakmak lazım. Özgün bir proje. Sonuçlarını hep beraber göreceğiz. Şu ana kadar ciddi bir talep var."

- "Özel sektör bu konuda son derece acımasız"

Arslan, özel sektörün tutumu eleştirerek, işverenlerin kadın çalışana sıcak bakmadığını, kadına yönelik negatif bakış açısının devam ettiğini söyledi.

Özel bankaların bir kısmının kadınları işe alırken sözleşme yaptığına dikkati çeken Arslan, "bekarsa 3 yıl evlenmeyecek ya da 3 yıl çocuk sahibi olmayacak" gibi maddelere yer verildiğini ifade etti.

Aksi bir durumda çalışanın hizmet akitinin feshedildiğini vurgulayan Arslan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu anayasal bir suç. Özellikle kadına yönelik ayrımcı bir tutumdan bahsediyoruz. Maalesef özel sektör kadınların istihdamına sıcak baksa bile anne olmalarına, evlenmelerine karşı ciddi engel oluşturuyorlar, işten çıkarıyorlar. Bu durumda mağduriyeti göze alamayan kadınlar da maalesef anne olmak istemiyor. Onun için kreş yardımı gibi çocuğa yan destekler sağlanmalı. Kadının istihdamına yönelik annelik izinleri, izinli oldukları dönemde sigortanın yarısının işveren tarafından yarısının kamu tarafından karşılanmasına işverenler ciddi tepkiler gösterdi. Bu şartlarda kadın istihdamı yapamayacaklarını söylediler.

Bu bir sosyal sorumluluk aslında. Bizim kadına yönelik istihdam politikalarımızın destekleyicisidir bunlar. Biz kendi sendikamızda bu konuda ciddi destekler sağlıyoruz. Maalesef özel sektör bu konuda samimi davranmıyor. Ucuz kadın gücünden yararlanmak istiyor ama kadının anne olmasının önünde de ciddi engel oluyor. Biz sendika olarak kadın üyelerimize ciddi sosyal destekler sağlıyoruz. Toplu sözleşmelerde, doğum, çocuk, kreş, üniversitede çalışan çocuklar için eğitim yardımları yapıyoruz. Kadınlara yönelik bu konuda ciddi bir sosyal destek verme konusunda Hak-İş önemli roller üstleniyor. Özel sektör bu konuda son derece acımasız."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı