Abdullah Ağralı kimdir? Neler yapar?

1969 Konya’nın Kulu İlçesinin Tavşançalı kasabasında dünyaya geldim. Liseye kadar Tavşançalı’da öğrenim gördüm. Liseyi İstanbul Fatih Lisesinde tamamladım. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanarak tekrar Konya’ya döndüm. Fakülteyi bitirdikten sonra Iğdır’da ve Niğde’de çeşitli sağlık kuruluşlarında görev yaptım. 1999 yılında vatani görevimi yerine getirmek üzere askere gittim. Askerlik sonrasında devlet memurluğundan ayrılarak özel sektöre geçtim. 15 senedir Konya’da sağlık alanında hemşerilerimize hizmet etmeye çalışmaktayız.

Üniversite yıllarımdan beri çeşitli sivil toplum kuruluşlarında faal olarak görev almaktayım. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrenci Derneği kurucu Başkanlığını yaptım. 2003 yılında özellikle Konya’mızda Kulu ve Cihanbeyli yöremizde olan kardeşlik ve birlikte yaşama kültürünün yayılması ve devamlılığı için çalışmalar yaptığımız Kulu Cihanbeyli Yardımlaşma Kültür ve Çevre Derneğini kurduk. Halen Derneğimiz özellikle “Çözüm süreci”yle ilgili çalışmalarıyla şehrimizin güzelliklerini Doğu’da ve Batı’da yani ülkemizin her yerinde anlatarak bu kardeşliği tüm Türkiye’de tesis etmek için çalışmakta. Malumunuz ülkemizin etrafı ateş çemberi özellikle Suriye’deki zulümden kaçarak ülkemize sığınan Suriyeli kardeşlerimize yardımcı olabilmek için El-bir Derneğini kurduk. El-bir Derneğinin Kurucu başkanlığını üstlendik, kurulduğu günden bu yana Suriyeli kardeşlerimiz başta olmak üzere birçok ihtiyaç sahibine ulaşmaya çalıştık. Sivil Toplum Kuruluşları ve kamu kurumları arasında koordinasyonu üstlenerek ihtiyaç sahiplerine en doğru ve en hızlı şekilde yardım sağlamaya çalışıyoruz. Tabi sadece Konya’mızda değil nerede bize ihtiyaç varsa orada olmayı vazife bildik. Kimi zaman Azerbaycan’da Nahçivan’a Azeri kardeşlerimize, Kimi zaman Irak’ta Dohuk’a, Zaho’ya, Erbil’e Türkmenlere, Kürtlere ve Yezidilere ırk, din, dil ayrımı yapmadan yardıma gittik kimi zaman da Afrika’da Kenya’da, Dadap kampında ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin yanında olmaya çalıştık.

Kaç yıldır siyasetle ilgileniyorsunuz?

Siyasetin çok uzun yıllar bir şekilde içinde olduk ama AK Parti’nin kuruluşuyla birlikte artık hakkımızı aramamız gerektiğine, artık daha faal olarak ülkemizi ilerletecek adımlarda katkımız olması gerektiğine karar vererek siyasette daha aktif rol almaya başladık. 2010 yılında AK Parti Konya İl Başkan Yardımcılığı görevini üstlenerek Tanıtım Medya Birim Başkanlığı görevini yürüttüm; bu görevimden 2011 genel seçimlerinde Milletvekili Aday Adayı olmak için ayrıldım. Nasip oldu Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’yla aynı listede yer alarak 2011 yılında “Milletvekili adayı” olarak seçim çalışmaları yaptık.

Çözüm sürecinden bahsettiniz, ne gibi çalışmalar yaptınız süreçle ilgili?

Aslında biz bu süreci çok önce 2003 yılında başlattık. Kulu Cihanbeyli Derneğimizin kuruluşundan buyana ülkenin birlik ve beraberliği için Çözüm Sürecini destekleyen Konya ve İç Anadolu’daki bir arada yaşama kültürünün ve yüzyıllardır süregelen kardeşliğin tüm Türkiye'ye örnek model olabileceğini gösteren programlar yaptık. Çözüm Sürecinin başlamasıyla birlikte Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun gösterdiği iradeye bir nebze katkı sunmak için programlar düzenlemeye başladık.2011 yılında Konya Hilton Otelde gerçekleştirilen ilk Programımızda Konuşmacımız dönemin Dışişleri Bakanı Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu olmuştu çoğunluğunu kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin oluşturduğu yaklaşık 400 kişinin katıldığı program çok verimli olmuş ve Çözüm Sürecinin örnek çalışmalarından birisi olarak tarihe geçmiştir. 2013 yılında yine Konya Hilton otelde gerçekleşen ikinci programımızın Konuşmacısı Araştırmacı Yazar Vahdettin İnce oldu. 2014 yılında 1000 kişilik katılımla Konya Dedeman Otelde gerçekleştirilen programın Konuşmacısı Başbakan yardımcısı Sayın Bülent Arınç bey oldu.

Dışişleri Bakanı Sayın Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'nun 2013 yılında Diyarbakır Dicle Üniversitesinde yapmış oldukları sunumu dernek tarafından kitapçık haline getirdik Konya'da, Diyarbakır'da, Ankara'da, Van'da ve Hakkâri’de dağıttık. Son 3 yıldır öncelikli olarak Van ve Hakkâri illerimiz olmak üzere Doğu ve Güneydoğu bölgemizde birlik beraberlik ve kardeşlik programları kapsamında ziyaretler ve çeşitli çalışmalar yapmaktayız. Yine bu çalışmalar kapsamında Kulu Cihanbeyli Derneğinin de katkılarıyla Van ve Hakkâri’de Kurban organizasyonları yaptık. 2013 yılında Van ve Konya illerimizin kardeş şehir ilan edilmesinden sonra 30'a yakın sivil toplum kuruluşunun katılımıyla KO-VAN çalışma gurubu oluşturulmasında etkin rol aldık. KO-VAN çalışma gurubu tarafından yapılmış birçok çalışmanın organizasyonuyla bizzat ilgilendik.

Geçtiğimiz yıllarda Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun Diyarbakır programına katılmıştınız süreçle ilgili önemli bir adımdı o program ve siz daha sonra Diyarbakır’a yine gittiniz…

Evet Sayın Başbakanımız Dışişleri Bakanıyken gerçekleşen bir programdı. Sayın Başbakanımızın o zaman bizleri de orada görmek istediği iletildi, İl yönetiminden arkadaşlarla birlikte gittik.

Çok büyük bir teveccüh vardı Başbakanımıza. Dicle Üniversitesi’nde bir sunumu oldu. Biz daha sonra Dernek olarak o sunumu kitapçık haline getirdik. Süreçle ve kardeşlikle ilgili çok değerli mesajlar verdi. Sayın Davutoğlu burada “Diyarbakır’daki Ulu Camii’yle Bursa’daki Ulu Camii’ni kim ayırabilir” dedi. Bu sözü o kadar anlamlıydı ki salondakiler tarafından büyük alkış aldı. Sokakta da çok büyük ilgi vardı. Sayın Davutoğlu’nun sözleri çok çabuk tesir ediyor. Çünkü samimiyetini karşı taraftaki insan hemen anlıyor. Başbakanımıza eşlik etmemizin bizim için iyi bir tecrübe olduğunu düşünüyorum. Bu sorunları çözeceksek bazı modelleri ortaya koymak lazım. Belki Diyarbakır’la Konya’nın yakınlaşması ayrı bir güzellik çıkaracak. Çünkü önyargıları yıkmanın yolu; gidip görmek, konuşmak… Şimdi bizde bunu yapıyoruz gidiyoruz, görüyoruz ve oradaki insanlarımızla konuşuyoruz.

Başbakan’ın Konyalı olması sizin için ne ifade ediyor?

Ben Sayın Başbakanımızın Konyalı olmasının büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Konya’nın da Sayın Başbakanımıza sahip çıkacağına ve Türkiye’de en yüksek oy oranıyla Sayın Başbakanımızın yanında yer alacağına eminim. Bakanlığı döneminde dünyanın onca sorunuyla hemhalken bile Konya’yı hiç ihmal etmediler. Önümüzdeki dönemde inanıyorum ki Konya büyük bir atılım yapacak. İnşallah bizde Konya’ya Sayın Başbakanımızla birlikte hizmet etme fırsatını yakalarız.

2011 Seçimlerinde 12. Sıradaydınız bundan dolayı bir kırgınlığınız oldu mu?

Asla… Biz 2011 seçimlerinde 1. Sıradaymışız gibi çalıştık hem Konya’mızı karış karış gezerek hem de Avrupa’da gurbetçilerimizle buluşarak çok yoğun bir seçim çalışması yaptık. Seçim sonrasında da partimizle ve teşkilatlarımızla bağımızı koparmadık.

Bu dönem için neler düşünüyorsunuz?

Öncelikle ülkemizin 12 yıllık kazanımlarını kaybetmemesi gerektiğini düşünüyorum. Geçtiğimiz yıllarda malum yapıların kirli oyunları ve tuzaklarıyla bizi çekmek istedikleri kargaşanın, kaosun bir daha yaşanmaması için çalışmalara yapmamız lazım. Ülkemizin en zor ve en önemli problemiyle ilgili çalışmalar yaparak huzur ortamında büyüyen, gelişen Türkiye’nin güçlü Yeni Türkiye’nin inşasında Sayın Başbakanımıza destek olmalıyız.