Dick Advocaat’ı çok tebrik ettim!

Neden mi?

Advocaat; Fenerbahçe’yi, “Küme düşmeme mücadelesi veren bir takım, Konyaspor gibi evinde zor yenilen bir takım karşısında nasıl oynaması gerekiyorsa” öyle oynattı.

Çünkü zirveden uzaklaşan Fenerbahçe, Konyaspor’a yenilseydi, düşme hattına daha da yakın hale gelen bir takım olacaktı…

40 yaşındayım…

Fenerbahçe’yi bir Anadolu takımı karşısında 40-45 dakika 11 kişiyle savunma yaparken gördüğümü hatırlamıyorum…

Belki vardır da ben bilmiyorum…

Hollandalı hocanın maç sonunda bunun taktik gereği olduğunu söylemesi, Aykut Kocaman’ı tatmin etmediği gibi beni de hiç tatmin etmedi.

Advocaat, 4-1’lik Manchester mağlubiyeti için, “O bütçeli takıma yenilmek normal” dedi, “bütçe” vurgusu yaptı.

Bir vurgu da ben yapayım o zaman…

Sahaya çıkan Fenerbahçe’nin ilk 11 değeri yaklaşık 83 milyon euro, buna karşılık Konyaspor’un değeri yaklaşık 14 milyon euro idi.

Maçta;

Volkan Demirel,  65 dakika boyunca “süre çalacağım” diye adeta 80’lik dedelere döndü…

Dick Advocaat, “bir taç atışı alacam” diye kenarda hop hopladı hop kalktı….

Bir ara Souza’nın adeta beyin şoku geçirircesine, “Ben Türkiye’nin en büyük 3 kulübünden birine, hatta başkanımızın deyişiyle en büyük kulübüne gelmedim mi? Neler oluyor… Burası neresi… Kimle oynuyoruz… Neredeyim ben…” der gibi Advocaat’a dönerek, “Bu ne hâl, bu nasıl gidiş hoca, ileri çıkalım” şeklinde el işaretleri yaptığını gördüm…  

Verilmeyen penaltıya, maç skoruna falan bakmadan maçla ilgili şunu söylüyorum: Galiptir, bu yolda mağlup…

Fenerbahçe’yi 45 dakika boyunca “ezen” Konyaspor’u tebrik ediyorum.

***

ABDÜLKERİM BARDAKÇI…

Konya’nın yetiştirdiği, altyapıdan gelen genç bir oyuncu...

Defalarca Milli Takım forması giymiş isim…

Fenerbahçe maçında penaltıya sebep olan isim olunca hemen gündeme geldi.

Bazı eleştirilerde oldu.

Öncelikle; her stoper penaltı yaptırır…

Dünyada penaltı yaptırmayan stoper de yoktur!

Dolayısıyla Abdülkerim’i penaltıya sebep olduğu için eleştirmek büyük haksızlık olur.

Penaltı biraz da talihsizliktir.

Dediğimiz gibi orada Ali Turan da, başkası da olabilirdi.

Abdülkerim geçen sezon ligde 4-5 maçta forma giydi. Daha çok kupa maçlarında oynatıldı.

Bu sezon da ikinci maçı…

Genç futbolcu oynaya oynaya pişer.

Hatalarına rağmen arkasında durarak pişer.

Oynatacaksın ki kendine güveni gelecek, yeteneklerini ortaya çıkaracak…

Abdülkerim; yetenekli, tekniği iyi, altyapısı güçlü, iki ayağını da kullanabilen

bir isim…

Dediğimiz gibi 25 kez Milli Takım formasını terletmiş…

Penaltı dışında gayet iyi oynadı, rakibin birçok topunu kesti…

Özellikle uzun paslarının ne kadar isabetli olduğunu gördük.

Biz duygusal milletiz, bir hata yapsak, başkasının bir şey demesine gerek kalmadan hemen yıkılırız…

Yabancı, “Hata futbolun gerçeğidir, herkes hata yapar, hata olmazsa, gol olmaz” der, gayet de rahat davranır…

“Aykut hoca Abdülkerim’i oynatmaya devam etmeli, nasıl Amir’e şans veriyorsa, nasıl arkasında nasıl duruyorsa, Abdülkerim için de aynı şeyi yapmalı” diye düşünüyorum.