Ahmet Ümit, okurlarıyla "Şark Ekspresinde Cinayet" filmini izledi
Yazar Ahmet Ümit:- "İyi polisiye filmler için iyi polisiye romanlara ihtiyaç var. Çünkü matematik çok sağlam oluyor. O roman iyi bir yönetmenin eline geçince de olağanüstü bir film ortaya çıkıyor. Klasikleşerek günümüze kadar geliyor
Yapı Kredi 75. Yıl Buluşmaları kapsamında Türk polisiye edebiyatı yazarlarından Ahmet Ümit, Agatha Christie'nin dünyaca ünlü aynı adlı romanından uyarlanan "Şark Ekspresinde Cinayet" filmini okurlarıyla izledi.
Film, Yapı Kredi Loca'da Tasty Cinema tarafından tat, koku ve dokunma gibi çoklu duyusal deneyimle gösterildi.
Gösterinin ardından yazar Ahmet Ümit, film, polisiye romanlar ve sinema üzerine kısa bir söyleşi yaptı.
Ümit, "Şark Ekspresinde Cinayet" romanının Agatha Christie'nin diğer romanlarından farklı olduğuna dikkati çekerek, "Onun romanlarında cinayetin kendisi okuyucuda trajik duygular oluşturmaz. Bu romanda cinayete neden olan olay başlı başına bir trajedi ve intikamı da gerçekten trajik bir şekilde gerçekleşiyor. Üzülmeye başlıyoruz ve acılarını hissediyoruz." dedi.
Ümit, Agatha Christie'nin polisiye roman yazma macerasının kız kardeşiyle girdiği bir iddiayla başladığını belirterek, kendisinin 80'e yakın roman yazmış çok üretken ve en çok okunan yazarlardan olduğunu söyledi.
Romanlarında dedektif kullanma fikrinin ilk olarak Edgar Allan Poe'ya ait olduğunu vurgulayan Ümit, "İlk dedektif fikrini analitik zekasıyla Poe yaratmıştır. Birbirinden bağımsız gibi görünen olayları birbirine bağlayarak olayları çözer. O dedektifin varlığı daha sonra Arthur Conan Doyle'un Sherlock Holmes'u hem de Agatha Christie'nin Hercule Poirot'u yaratmasında etkili olmuştur." ifadelerini kullandı.
Ümit, Agatha Christie'nin romanlarında klasik tragedyadan yararlandığını aktararak, olay, zaman ve mekan birliğinin ve sadeliğinin eserlerine derli toplu bir hava kattığını dile getirdi.
İyi polisiye filmlerin iyi romanlardan uyarlandığına da değinen usta yazar, şunları kaydetti:
"Şark Ekspresinde Cinayet romanı da iyi polisiye ve suç türündeki romanlardan biri. Bu film de gayet başarılı bir film. Tabii ki bir romanı sinemaya ya da tiyatroya uyarlamak çok zor. Yazarken bütün sözcükleri kullanabiliyorsun ama bunu sinemaya uyarladığında sahneler giriyor işin içine ve dünyanın en zor şeylerinden biri oluyor. İyi polisiye filmler için iyi polisiye romanlara ihtiyaç var. Çünkü matematik çok sağlam oluyor. O roman iyi bir yönetmenin eline geçince de olağanüstü bir film ortaya çıkıyor. Klasikleşerek günümüze kadar geliyor."
Etkinlik, konuşmaların ardından katılımcıların yazar Ahmet Ümit'le fotoğraf çektirmesiyle sona erdi.
Kaynak: