TBMM (AA) - AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "seçim ittifakı" teklifinin bu hafta Anayasa Komisyonu'nda, gelecek hafta Genel Kurul'da görüşüleceğini belirterek, "Bu millet patinaj yapmayı, polemik yapmayı kabul etmez. Biz referandum ile ilgili polemikleri, kavgaları geride bıraktık. Bu millet bize görev verdi, bize verdiği görevin gereği olarak uyum yasalarını çıkarıyoruz." dedi.

Turan, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, bu hafta TBMM Genel Kurulu'nda esnafı, üniversiteleri, yatırımcıları, toplumu yakından ilgilendiren bir torba yasasının görüşüleceğini söyledi. Bülent Turan, söz konusu tasarıda, vergi yükünün hafifletilmesi, asgari ücretlilerin hakkının korunması, Ar-Ge ve tasarım faaliyetlerinde bulunacak teknoparkların, üniversitelerin teknik cihaz alımlarında 31 Aralık 2019'a kadar KDV istisnası ile ilgili düzenlemelerin bulunduğunu anlattı.

Turan, "Bir kanun değişikliği yaparak, Askeri Yüksek İdare Mahkemelerinde görülecek davaların aynı şekilde İdare Mahkemelerinde de görülebileceğini ifade etmek isterim. Bu saatten sonra İdare Mahkemelerinde de aynı davalar açılacak, dolayısıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bu konuya ilişkin şerhi de bir anlamda kaldırılmış olacak." diye konuştu.

Tasarıya göre, 16 yaş ve üzeri araçların hurdaya ayrılması halinde 10 bin liraya kadar ÖTV indiriminin söz konusu olacağını dile getiren Turan, "Tasarıda, pek çok konuda esnafımızı, öğrencilerimizi, üniversitelerimizi, yatırımcılarımızı, ilgilendiren, yatırım ortamını rahatlatan, ekonomimize tekrar bir motivasyon katan düzenlemeler var. Muhalefetin katkısıyla bu hafta perşembe akşamına kadar görüşmemizi yapar, ilgili tasarıyı kanunlaştırır, bu haftaki yasama faaliyetlerini böylece bitirmiş oluruz." değerlendirmesinde bulundu.

- Seçim ittifakı teklifi

Turan, seçim ittifakı teklifi görüşmelerinin geçen hafta başladığını ancak CHP'nin çalışma yapmak için ek süre istemesi nedeniyle bu haftaya ertelendiğini hatırlattı.

Teklifin görüşmelerinin bugün başladığını belirten Turan, şöyle devam etti:

"Ümit ediyorum bugün yarın bu kanun teklifine ilişkin komisyon müzakereleri biter. Haftaya pazartesi günü Genel Kurul görüşmelerine başlarız. Komisyonda veya Genel Kurulda makul, anlaşılır, sisteme katkı sağlayan değişiklikler varsa bunlar değerlendirilir.

Türkiye'nin demokratikleşmesinde, seçim sisteminin daha şeffaf, daha adil, daha uygulanabilir olmasında bir adım daha atılmış olur. Tüm dünyaya, tüm demokratik ülkelere örnek bir ittifakı da içerisinde barındıran bir teklif. Bu düzenleme üzerinde günlerce, aylarca konuşacak bir lüksümüz yok. Ülkemiz etrafındaki sorunlar, ekonomik beklentiler, diğer kanun teklifleri... Bunları değerlendirdiğimizde bir an önce bu kanun teklifimizin usule, iç tüzüğe uygun şekliyle Genel Kurulda yasalaştırıp, normal gündemimize devam etmemizde fayda var."

Kanun teklifine ilişkin şu ana kadar CHP'den kendilerine gelen somut bir önerinin olmadığını kaydeden Turan, CHP'den sadece eleştiriler, hatta bazen hakarete varan ifadeler duyduklarını söyledi.

- "16 Nisan yokmuş gibi davranmak doğru değil"

16 Nisan referandumunun geride kaldığını ve milletin vekillere bir görev verdiğini anlatan Turan, uyum yasalarının sadece AK Parti'nin meselesi olmadığını kaydetti. Tüm partilerin bu konuda katkıda bulunması gerektiğinin altını çizen Turan, şu değerlendirmede bulundu:

"MHP bu konuda teklifini verdi, değerlendirdik. Diğer partilerin kendileri arasında zaman zaman toplantı yaptıklarını duyuyoruz, görüyoruz basından ama somut olarak elde bir şey yok. Eğer bize 'Şu kanunun şurasını böyle yapalım, burasını şöyle yapalım.' deseler, baş tacımla değerlendirelim. Komisyon bu konuda yetkili, Genel Kurul bu konuda yetkili ancak 16 Nisan yokmuş gibi davranmak, uyum yasalarına karşı çıkmak, kendilerinin yıllardan beri fiilen yaptığı ittifak anlayışını resmi olarak yapma hakkını vermemiz bir tartışma konusu olmaması lazım. Varsa yoksa 'Parlamenter sisteme dönelim, bunu Meclise getirmeyin...' Bu doğru bir yaklaşım değil."

Türkiye'nin, 2019'da cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle yeni bir sayfa açacağını söyleyen Turan, buna ayak uydurmayan partilerin ise geride kalacağını ifade etti. CHP'nin sanki referandum yapılmamış gibi davrandığını dile getiren Turan, şunları söyledi:

"Bu millet patinaj yapmayı, polemik yapmayı kabul etmez. Biz referandum ile ilgili polemikleri, kavgaları geride bıraktık. Bu millet bize görev verdi, bize verdiği görevin gereği olarak uyum yasalarını çıkarıyoruz. CHP de katkı sağlarsa baştacı. Bizim sayısal olarak bir sorunumuz yok ama sayısal olarak sorunumuz olmasa bile uyum yasalarını gelin, beraber çalışalım. Bu ülkenin 50 yılını, 100 yılını beraber şekillendirelim. Buna ayak uyduran partiler var, ayak uydurmayan partiler var."

Kanun teklifinde ittifak konusunun sadece birkaç maddeden ibaret olduğuna işaret eden Turan, sadece ittifak konusunun öne çıkmasını garipsediğini söyledi.

CHP'nin yıllardan beri, özellikle HDP ile ittifak yaptığını kaydeden Turan, "Bırakın böyle film çevirmeyi, senaryo yazmayı; açık olun, şeffaf olun milletin önünde. 'Biz şu partiyle şu şartlarda şu görüşmeyi yaptık' deyin. 'Hayır bunu yapmayalım, kendimiz gizli kapaklı görüşme yapalım, sonra da HDP ile CHP ittifakını Meclise getirelim.' diyorsunuz. Bu doğru bir yaklaşım değil." diye konuştu.

-"Resmi ittifaktan kaçınıyorlar"

Yalnızca fiili ittifakların demokratik sisteme yakışmadığını ifade eden Turan, "Kanun teklifi MHP ile AK Parti'nin ittifakını düzenlemiyor, tüm partilere seçimlerde resmi olarak ittifak yapma hakkı ve yetkisi veriyor. İsteyen yapar, istemeyen yapmaz." dedi.

Meclisteki kanunların görüşülmesinde, HDP'nin yüzde 10 barajı aşması konusunda, CHP ile HDP'nin ittifak yaptığını söyleyen Turan, 7 Haziran'da HDP barajı aştı diye CHP'li bir belediye başkanının lokma dağıttığını, CHP'li bir genel başkan yardımcısının ailesinden bir kısmının HDP'ye oy verdiğini açıkladığını aktardı.

CHP'nin resmi olarak ittifak yapmaktan kaçındığını dile getiren Turan, şunları söyledi:

"Çünkü HDP'nin özellikle son dönemde terörle arasına mesafe koyamaması, teröre, silaha 'dur' diyememesi CHP'nin ulusalcı kanadını çok rahatsız ettiğinden, 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyememesinden dolayı bir rahatsızlık söz konusu. Yani HDP'nin oyunu almaya çalışırken kendi tabanından çekindikleri, oy kaybettiklerini düşündükleri için böyle gizli birtakım işlere girişiyorlar. Ama bakınız, 'samimiyet gözle görülür' der büyüklerimiz. Bu halk, kimin ne yaptığını, bu millet kimin niyetinin ne olduğunu çok iyi biliyor. Hangi görüşmelerden nasıl bir sonuç çıkacağını çok iyi biliyor."

Seçim güvenliğine ilişkin eleştirilerin de yersiz olduğuna işaret eden Turan, polisin veya kolluk kuvvetinin, sandık kurulu başkanları talep ettiği takdirde sandık bölgesine geleceğini söyledi.

- "Kendi acziyetlerini gösteriyor"

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün aday olacağı yönündeki iddialara değinen Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"CHP içerisinde 'Abdullah Gül, Saadet Partisi'nin adayı olsun.' diyen var, 'CHP'nin adayı olsun.' diyen var, 'Tekrar aday olsun.' diyen var, 'İttifak yapalım.' diyen var, 'Yapmayalım.' diyen var. Biz bunlara cevap yetiştirmekten yorulduk. Bir CHP'li vekilin, 'Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı adaylığına oy veririm.' demesi aslında bizim için anıtı dikilecek bir yaklaşım. Çünkü biz Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığından sonra CHP'nin nasıl resepsiyonlara gelmediğini, nasıl o zamanki sayın Cumhurbaşkanının eşinden dolayı iftiralar, hakaretler yaptığını biliyoruz. Demek ki onlar da makulleşiyor ki 'Yasal zeminde kimin hakkı varsa destek olurum.' diyor ancak CHP'nin bir an önce toparlanması gerekiyor. 7-8 sene önce olmaz dedikleri, adeta savaşırcasına karşı çıktıkları bir kişiye gelip bugün 'Aday ol.' demeleri, onların acziyetini gösteriyor. Kendi içlerinden bir aday gösterememiş, kendi prensiplerine uygun aday gösterememiş olması bizim değil, onların problemi diye düşünüyorum."

- Bayrak tartışması

Bir gazetecinin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Afrin şehitleri için Türk bayrağı asılması yönündeki çağrısına ilişkin Turan, Kılıçdaroğlu'nun bu yaklaşımını, son dönem tartışmalarından ders almış olarak yorumlamak istediklerini söyledi.

Uzun zamandır CHP'nin tek devlet, tek bayrak, tek millet anlayışıyla sorunlar yaşadığını ifade eden Turan, "Hakkari mitingi başta olmak üzere birçok mitinginde bu konuda eksik davranmakla beraber bugün bunu söylüyor olmalarını her şeye rağmen takdirle karşılıyorum ancak sormak istiyorum, 'Türk bayrağını asın.' diyen CHP Genel Başkanı, 'PYD komşumuz olsun, sorun yok.' diyen genel başkan yardımcısına astıracak mı 'PYD terör örgütü müdür değil midir?' denildiğinde 'Elimizde istihbarat raporu yoktur.' diyen genel başkan yardımcısına astıracak mı? PKK'nın, teröristlerin cenazesine giden milletvekillerine de astıracak mı?" dedi.

Türk bayrağına sahip çıkılmasını gururla karşıladıklarını söyleyen Turan, ancak ortada samimiyetsiz bir yaklaşım olduğunu kaydetti.

- Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi

Şeker fabrikalarının özelleştirme kapsamına alınmasına değinen Turan, AK Parti'nin millete rağmen bir iş yapmadığını, halkın beklentisini karşıladığını belirtti. Özelleştirmeler yapılırken kamuya olan yükün azaltılmasının hedeflendiğini dile getiren Turan, "Bununla ilgili Maliye Bakanlığımız, ilgili bürokratlarımız çalıştılar, bir çalışma başlattılar. Türkiye'nin faydası için olan her türlü adımı atmaya hazırız." dedi.

Turan, özelleştirmelerin, fabrikadaki işçilerin haklarının korunması, üretimin devam etmesi kaydıyla gerçekleştirildiğini bildirdi.

AA