KOCAELİ (AA) - AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, "Dünyanın değişimini ve dönüşümünü kontrol altında tutan para diktatörlerinin, küresel finans editleri, 15 Temmuz'da Türkiye'ye yaptıklarını son bir hafta içerisinde Rusya'ya yapmaktadırlar. Hem uçağın düşürülmesi hem de Ankara'daki Büyükelçi suikasti doğrudan FETÖ örgütünün operasyonudur." dedi.

TBMM ve Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) işbirliği ile GTÜ İşletme Konferans Salonu'nda düzenlenen, "15 Temmuz'da Yaşadıklarım" konulu konferansa katılan Külünk, 15 Temmuz darbe girişimine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Son 150 yıllık teknolojik ürün tasarımlarında, buluşların hiçbirinde Türkiye'nin olmadığını belirten Külünk, "30 tonluk bilgisayarı akıllı cep telefonuna dönüştüren iradeyi, aklı üretemediğimiz müddetçe, daha nice 15 Temmuz'ları, daha nice Halep'leri ve nice Suriye'leri konuşacağız. Akıl mağlubiyetimizin esas düğüm noktasını tespit etmek zorundayız." diye konuştu.

-"FETÖ terör örgütü küresel bir terör aklının uzantısıdır"

Rusya Büyükelçisine düzenlenen suikaste de değinen Külünk, şöyle devam etti:

"Bilgisayar üzerinden, akabinde fiber optik kablo üzerinden dünyanın değişimini ve dönüşümünü kontrol altında tutan para diktatörleri, küresel finans editleri, 15 Temmuz'da Türkiye'ye yaptıklarını son bir hafta içerisinde Rusya'ya yapmaktadırlar. Ve doğrudan açık söylüyorum. Hem uçağın düşürülmesinde hem de Ankara'daki Büyükelçi suikasti doğrudan FETÖ örgütünün operasyonudur. Çünkü FETÖ terör örgütü küresel bir terör aklının uzantısıdır. Çünkü asimetrik savaş dediğimiz süreç, legal güçlere karşı illegal yapılarla verilen mücadeledir. Bugün dünyadaki küresel para diktatörleri, para sihirbazları son 150 yıllık kurgularıyla bugün geldiğimiz noktada, Birinci Dünya Savaşı'nda askeri ordular üzerinden yaptıklarını, bu süreçte terör örgütleri üzerinden yapmaktadır. Ve Terör örgütleri bir terör aklının parçasıdır."

Milletvekili Külünk, hiçbir terör saldırısının bir sonuca hizmet etmeksizin gerçekleştirilmediğini, bütün terör saldırılarının mutlaka diplomatik hedefleri olduğunu söyledi.

Cumhuriyet gazetesindeki gözaltına alınmaların ilk bakışta 'basın özgürlüğüne müdahale' olarak görüldüğünü ancak 15 Temmuz'daki silahlı işgal girişiminin eylem biçimi neye hizmet ediyorsa, Cumhuriyet gazetesinin yayın politikaları ve yayın modellemesinin aynı hedefe hizmet ettiğini anlatan Külünk, şunları kaydetti:

"Birinde silah var diğeri silahsız bunu yapıyor. Birinci Dünya Savaşı devam ediyor. Birinci Dünya Savaşı'na, Lozan ile virgül kondu. Bir anlamda biz Lozan'da virgül koyarak bir yüz yıllık nefes aldık. Gazi, egemenliğin millete ait olduğu defaten yüksek sesle ifade etmesine rağmen, bu milletin egemenlik hakkını gasbeden otoriter bürokrasizmin batı ile ittifak etmesinin sonucunda, bu yüz yılı hep yaralı bereli yaşadık. Fırsat buldukça sıçrama yaptık. En büyük gücümüz liderlik ve milletimizin topyekün birlik ve beraberliğidir. Bu gücümüzü koruduğumuz müddetçe küresel ölçekte merkez bir güç olacağız."

AA