Akıncı Üssü davası
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 kişinin yargılandığı davada sanıklar, savcının esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yaptı
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 kişinin yargılandığı davada sanıklar, savcının esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yaptı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu sanıklar ve yakınları ile taraf avukatları hazır bulundu.
Darbe girişiminin yaşandığı dönemde Deniz Kuvvetleri Komutanlığında yarbay rütbesiyle görev yapan Aydın Nevzat Özkan, dosyada aleyhinde hiçbir delil olmadığını savundu.
Özkan, 15 Temmuz'da oda arkadaşı Özer Zeren ile mesai bitimi ayrıldıklarını ve bir alışveriş merkezinde yemek yediklerini, bu sırada tuğamiral Ömer Faruk Harmancık'ın Zeren'i arayıp gideceği yere bırakılmayı rica ettiğini öğrendiğini belirtti.
Akıncı Üssü'ne gittiklerini ancak kendisinin lojman nizamiyesinde indiğini ve Zeren'in çıkmasını beklediğini anlatan Özkan, üsse hiç girmediğini iddia etti.
Özkan, saat 00.00 civarı darbe girişiminden haberdar olduğunu, hiçbir eyleme karışmadığını ve saat 00.30 civarı gelen Özer Zeren ile bölgeyi terk ettiklerini söyledi.
Sadece asker olduğu için gözaltına alındığını ve tutuklandığını ileri süren Özkan, mesai arkadaşının araçla bir generali istediği yere bırakmasından dolayı bu durumda olduğunu ifade etti.
Özkan, iddianamede ve mütalaada savunma yapmasını gerektirecek somut bir şey de bulunmadığını öne sürerek, aleyhinde bir delil de bulunmadığını savundu. Tersine, lehine pek çok delilin ortaya çıktığını iddia eden Özkan, hangi fiille suçlandığını bilmediğini aktardı.
FETÖ üyesi olduğuna yönelik iddiayla alakalı da herhangi bir delil bulunmadığını savunan Özkan, örgütle bir bağı olmadığını iddia etti, tahliye ve beraat talebinde bulundu.
- Akıncı'ya tatbikat diye gitmiş
15 Temmuz'da Kara Kuvvetleri Komutanlığında Bilişim Kısım Astsubayı olarak görev yapan Ünsal Canboğa da darbe girişiminin yaşandığı gün amirinin, terör saldırılarına karşı tatbikat olacağını, kendisinin de bu tatbikatta görevli olacağına yönelik emir verdiğini iddia etti.
Tatbikatla ilgili detay öğrenemediğini ileri süren Canboğa, akşam evinde ailesiyle olduğu sırada saat 20.24'te binbaşı Zeyit Karagöz'den telefon geldiğini söyledi. Canboğa, Karagöz'ün acil ve tehlikeli bir durum olduğunu, acilen Akıncı kışlasına gitmesi gerektiğini ilettiğini bildirdi.
Akıncı Üssü'ne saat 22.30 gibi gittiğini, nizamiyede niçin geldiğinin sorulduğunu ifade eden Canboğa, Kara Kuvvetleri Komutanlığından tatbikat maksatlı geldiğini söylediğini, askeri kimliğini de gösterdikten sonra üsse alındığını ileri sürdü.
Canboğa, görevlilerin yönlendirmesiyle bindiği askeri araçla terminal binası olduğunu sonradan öğrendiği yere geldiğini ifade ederek, orada tanımadığı başka personelin de bulunduğunu bildirdi.
Amirlerinin de üsse gelmesini beklediğini, ilerleyen saatlerde de darbe girişimi olduğunu öğrendiğini bildiren Canboğa, sabaha kadar bir eylemde bulunmadan beklediğini iddia etti.
Canboğa, sabah çıkabilecekken askeri savcının geleceğini öğrenince çıkmaktan vazgeçtiğini, amirinin emriyle geldiğinden yetkililere müracaat etmeyi düşündüğünü ve böyle de yaptığını öne sürdü.
Suçsuz olduğunu öne süren Canboğa, tahliyesini ve beraatini talep etti.
Duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.
Kaynak: