Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) TSK yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 3 farklı ankesörlü hattan, hakkında aynı suçtan soruşturma yürütülen kişilerle 4 kez ardışık olarak arandığı tespit edilen ve 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan helikopter pilotu sanığın inkarları, delil ve tanık beyanlarıyla çürütüldü.

Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesince, "terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan helikopter pilotu eski teğmen sanık Süleyman D. hakkındaki gerekçeli karar açıklandı.

Sanık savunması, tanık beyanları, delil değerlendirmesi gibi bölümlerin yer aldığı gerekçeli kararda, FETÖ/PDY'nin amacı, stratejisi, yapılanması, işleyişi ve faaliyetleri hakkında ayrıntılara yer verildi.

TSK bünyesinde subay olarak görev yapan sanığın, FETÖ/PDY ile bağlantısı ve iltisakının bulunduğu gerekçesiyle, hakkında soruşturmaya başlandığı belirtilen kararda, sanığa ait hat ve belirlenen ankesörlü hat üzerinde yaptırılan soruşturma aşamasındaki bilirkişi incelemesinde, sanığın belirlenen hatlarla 2013 ile 2014 yıllarında birçok kez arandığının ve bu aramalardan 4'ünün, haklarında aynı suçtan kamu davası açılan askerlerle ardışık arama şeklinde olduğunun belirlendiği, söz konusu ardışık aramaya takılan kişilerden birinin ise 15 Temmuz gecesi bombalama eylemine katılan kişilerden olduğunun görüldüğü aktarıldı.

Gerekçeli kararda, sanığın ByLock kaydının ve Bank Asya hesabının bulunmadığı anlatılarak, etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde ifade veren tanık M.G'nin, sanığı yapıya ait toplantıların birkaçında gördüğünü söylediği kaydedildi.

Sanığın savunmasında üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğinin belirtildiği kararda, şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"Ülke çapında devam eden ve dosya içerisinde örnekleri bulunan bazı soruşturmalara ilişkin evraklarda 'etkin pişmanlık' hükümlerinden faydalanan suç tarihi itibarıyla askerlik mesleğini ifa eden şahısların örgütün mahrem imamları aracılığıyla gizliliğe riayet ederek, TSK içerisindeki örgüt üyeleriyle örgütsel toplantılara katıldıkları, bu toplantılarla kişilerin örgütsel bağlılıklarının sürdürülmeye çalışıldığı, örgütün finansmanını sağlamak amacıyla da himmet adı altında para toplanıldığı tespit edilmiştir.

Dosya kapsamı, ankesörlü ve ardışık aramalara ilişkin tespit raporları ve kendi içerisinde tutarlı tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde sanığın, örgütün yapılanması içerisinde yer aldığı sabit görülmüş, suçtan kurtulmaya yönelen ve tümden inkar mahiyetindeki savunmasına itibar edilmemiştir. Açıklanan gerekçelerle FETÖ/PDY'nin sohbet adı altındaki toplantılarına katılıp, mahrem abisiyle gizlilik esasına son derece riayet ederek buluşup görüşen ve örgütün mahrem hizmetler sınıfının en önemlisi olarak gördüğü TSK'de subay olarak görev yapan sanığın, bu haliyle örgütün gayesini bilerek ve benimseyerek bu örgüte girip, örgüte katılmayı, bağlanmayı ve hiyerarşik gücün emrine girmeyi kabul ettiği anlaşılmıştır."