Başbakan Yardımcısı Canikli:

Başbakan Yardımcısı Canikli:

"Talep eden hemen hemen bütün KOBİ'lere faizsiz üç yıl vadeli, bir yılı ödemesiz kredi veriyoruz. Bugün itibarıyla sanıyorum rakam 150 bin KOBİ'yi geçti. Toplam rakam da 4 milyarı geçti"- "Türk lirasındaki değer kaybını, erozyonu önlemek için 'en az 300-4

GİRESUN (AA) - Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "Talep eden hemen hemen bütün KOBİ’lere faizsiz üç yıl vadeli, bir yılı ödemesiz kredi veriyoruz. Bugün itibarıyla sanıyorum rakam 150 bin KOBİ'yi geçti, toplam rakam da 4 milyarı geçti" dedi.

Gemilerçekeği Mahallesi'ndeki 15 Temmuz Spor Kompleksi'nin açılışı törenine katılan Canikli, daha sonra Giresun Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen programa katıldı.

Canikli, burada yaptığı konuşmada, bir taraftan terörle çok büyük mücadele verildiğini, diğer taraftan da derecelendirme kuruluşlarının ekonomide olumsuz algıya neden olabilecek not indirmeleriyle karşılaşıldığını söyledi.

Türkiye’nin bulunduğu bölgenin zor bir bölge olduğuna işaret eden Canikli, "Yapacak bir şeyimiz yok, içinde bulunduğumuz bölge, toprak bizim toprağımız, burada yaşamaya devam edeceğiz.” diye konuştu.

Canikli, bütün bu şokların hepsinin olumsuz etkilerini ortadan kaldıracak şekilde politikalar üretme imkanlarının olduğunu belirterek, "Şunu demedik; 'biz yedi düvele karşı mücadele ediyoruz, güvenlik alanında ülkenin toprak bütünlüğünü korumaya çalışıyoruz, DEAŞ’a karşı Fetullahçı Terör Örgütü, PKK’ya karşı mücadele ediyoruz, orada savaş var, burada savaş var gürültü var, onlarla şu anda uğraşıyoruz dolayısıyla ekonomiyle şu anda ilgilenemeyiz' deme imkanımız yok." değerlendirmesinde bulundu.

Sadece mevcut statükonun sürdürülmesi değil, ekonomide aynı zamanda sürekli milli gelirin artırılması gerektiğini vurgulayan Canikli, şöyle devam etti:

"Yani pedalı çevirmemiz gerekiyor, pedal durduğu anda Allah korusun, geçmiş olsun. Üçüncü çeyrekte karşı karşıya kalmış olduğumuz ve bunun olumsuz yansımaları bunun örneklerinden bir tanesidir. Dolayısıyla hem o mücadeleyi yapacağız hem ekonomide hassas kararlarla ince kararlarla Türkiye’nin ekonomisini büyütmeye devam edeceğiz, insanımızın beklentisini karşılayacağız, yatırımları karşılayacağız, talepleri karşılayacağız.”

Nurettin Canikli, 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde başlatılan ve sonrasında da devam eden faizlerin indirilmesi noktasındaki kampanyayı anımsatarak, “Hakikaten de iki puana yakın özel çalışmalar çabalar sonucunda Cumhurbaşkanımızın da çağrısıyla o talimatı aldıktan sonra biz daha mikro düzeyde bu çalışmaları yürüterek, faizlerin genel olarak indirilmesi noktasında çok önemli adımlar attık.” şeklinde konuştu.

İki puana kadar yakın da indirim gerçekleştiğine dikkati çeken Canikli, şunları söyledi:

"Birçok banka, Türkiye’nin en büyük bankaları açıklama yapmıştı başta konut kredisi olmak üzere, önce 1’in altına düşürüldü sonra diğer bütün kredi faizlerine yansıdı. 15 Temmuz’dan sonra bu trend biraz akamete uğradı doğal olarak, sonrasında tekrar başladık, sonrasında bu dalgalanmalar geldi ama özellikle hem faiz indirimi trendine girilmiş olması hem de 15 Temmuz’dan sonra ama özellikle de 2017 yılının ilk aylarında yoğun bir şekilde faiz artırım talebiyle karşı karşıya kaldık. Hatta önce 300 baz puandan yani yüzde 3 oranla başladı, 500 baz puana kadar çıktı. Dediler ki bize siz bu dalgalanmayı para piyasalarındaki bu dalgalanmayı ortadan kaldırmanız için Türk lirasındaki değer kaybını, erozyonu önlemek için 'En az 300-400-500 baz puan faiz artırmanız gerekir.' şeklinde talepler, değerlendirmeler, yorumlar yapıldı ve biz o faizi artırmadık. O dalgalanmayı da faiz artırmadan atlattık ilk defa."

- "Hala nominal faizler bakıldığında sıfıra yakındır"

Canikli, 2016 yılının son çeyreğindeki büyümenin yakalanmasında iki temel faktör olduğuna işaret ederek, "Bir tanesi talebi artırmak amaçlı kredi alanının oluşturulması, kredi kartları taksit sayıları vesaire. Diğeri de faizlerin bu dönemde artırılmamış olmasıdır. Hala nominal faizler bakıldığında sıfıra yakındır. Bu çok önemli" ifadelerini kullandı.

Peş peşe her biri reform mahiyetinde çok önemli adımlar attıklarını aktaran Canikli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bakın KOBİ’lere sağladığımız o kredi bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti tarihinde KOBİ’lere bu kapsamda bu kadar büyük kapsamda bir kredi alanı tahsil edilmedi. Talep eden hemen hemen bütün KOBİ’lere faizsiz üç yıl vadeli bir yılı ödemesiz kredi veriyoruz. Bugün itibarıyla sanıyorum rakam 150 bin KOBİ'yi geçti, toplam rakam da 4 milyarı geçti, vereceğimiz rakam 10,8 milyar, toplam 460 bin KOBİ'ye bu krediyi vereceğiz. Talep eden zaten 526 bin, 460 binine veriyoruz kalan 60 bini de 2016 yılı cirosu 1 milyon 134 bin liranın üzerinde olanlara veremiyoruz sadece."

Başbakan Yardımcısı Canikli, KOBİ’ler için tarihte görülmemiş bir faizsiz kredi alanı oluşturduklarını vurgulayarak, "Olumlu etkilerini daha sonra göreceğiz, rakamlar yayınlandığında henüz 2016’nın son çeyrek rakamları yayınlandı, 2017’nin rakamları yayınlandığında göreceksiniz daha güçlü büyüme trendinin devam ettiğini." dedi.

Yine aynı şekilde 250 milyar liralık kredi garanti fonu kefaletiyle uyguladıkları kredi hacmine değinen Canikli, şunları kaydetti:

"Bu da Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük kredi garanti fonu kefaletiyle hazine kefaletiyle uygulamaya konulan en büyük pakettir. Burada da ihtiyacı olan herkese, ihtiyacı olan bütün firmalara makul bir fiyatla makul bir maliyetle kredi vermeyi hedefliyoruz. Yani biraz önce anlatmaya çalıştığım gelişmeler nedeniyle olumsuz yönde etkilenen firmalar, kurdan dolayı batmasın, geçici dalgalanma nedeniyle mali yapıları bozulmasın diye hepsine katkı sağlayacak bu uygulamayı da başlattık, hızlı bir şekilde devam ediyor."

Canikli, bazı firmaların sıkıntılı dönemlerde teminat verme imkanı ortaya çıkmayabildiğini dile getirerek, "Firma karlı, firma üretken, müteşebbis de yetenekli ama kredi alacak, krediye ihtiyacı var. Özellikle bu gelişmeler nedeniyle bir takım finansal yapısında sıkıntı var, desteğe ihtiyacı var ama teminat veremiyor, ihtiyacı da çok fazla, bir ufak destekle yoluna devam edecek, onlar için onlara da kredi garanti fonu kefaletiyle teminat almadan kredi verebiliyoruz." diye konuştu.

Yeşil pasaport verilmesi noktasında sınırlamaya neden olan bir problem olduğunu aktaran Canikli, sözlerini şöyle tamamladı:

"Özellikle Avrupa Birliği yeşil pasaport sayısının belli bir sayının üzerine çıktığında onu tanımamaya başlıyor, yeşil pasaport muamelesi değil normal pasaport muamelesi yapmaya başlıyor. Belli bir sayı var, o sayıyı aştığınız takdirde yeşil pasaport tüm ayrıcalığını, tüm özelliğini kaybediyor. Bu nedenle o sınırı tutmak zorundayız. O çizgiyi geçmememiz gerekiyor, geçtiğimiz anda hepsi gidiyor, hiçbir özelliği kalmıyor, o yüzden o limitleri o şekilde belirledik. Artık orada da sınıra geldik ötesine geçemiyoruz. Geçtiğimiz anda herkes kaybeder, yoksa herkese veririz."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı