Başbakan Yardımcısı Canikli Hatay'da
Canikli: (1)"(DEAŞ'la mücadele etmiyorsunuz, hatta destek veriyorsunuz) diye bize uluslararası alanda ahlaksızca saldırılar oldu. Haksız saldırılar oldu. Tek mücadele eden de biziz. Başka hiçbir ülke samimi olarak mücadele etmiyor"- "En son 28 Ocak'ta der
HATAY (AA) - Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "(DEAŞ'la mücadele etmiyorsunuz, hatta destek veriyorsunuz) diye bize uluslararası alanda ahlaksızca saldırılar oldu. Haksız saldırılar oldu. Tek mücadele eden de biziz. Başka hiçbir ülke samimi olarak mücadele etmiyor." dedi.
Canikli, Hatay'da, AK Parti İl Başkanlığınca bir otelde düzenlenen "Güçlü ve Büyük Türkiye Yolunda Geçmişten Günümüze İl Yönetimleri Buluşması"nda yaptığı konuşmada, AK Parti'nin zor şartlar altında kurulduğunu söyledi.
AK Parti'ye, teşkilatlarının kurulma aşamasında birçok insanın katılmak istemediğini, onları ikna etmek için çalıştıklarını belirten Nurettin Canikli, "Yani şimdi teveccüh çok fazla. Şimdi bu hareketin herhangi bir noktasında, bu harekete dahil olmak isteyen ve bu hizmet kervanını sürdürmek isteyen çok insan var. Ama 2001 yılında partimizin kurulduğu dönemde böyle değildi. İnsanlar yaklaşmak istemiyorlardı, tereddüt ediyorlardı. Toplumun egemen kesiminin yönlendirdiği hava buydu." diye konuştu.
Canikli, 2002 seçimlerinden sonra iktidara geldiklerinde yanlışları düzeltme imkanı bulacaklarını tahmin ettiklerini belirterek, iktidar olduklarında ise iyimser düşündüklerini fark ettiklerini anlattı.
İktidara geldikleri günden bu yana oyun dışına itilmek istendiklerini dile getiren Başbakan Yardımcısı Canikli, şöyle devam etti:
"İlk günden itibaren bu hareketin ortadan kaldırılması, tamamen oyun dışına itilmesi için inanılmaz çalışmalar yapılmış. Kapalı kapılar ardında inanılmaz senaryolar üretilmiş ve hayata geçirilmiş. 27 Nisan e-muhtırasına kadar, muhtıralar Türk siyasi tarihinde hükümetlerin alaşağı edilmesinde çok etkili bir yöntem olarak kullanılmış. Bundan önceki dönemde askerden muhtıra yiyip de görevinin başında kalan hiçbir hükümet yok 27 Nisan e-muhtırasına kadar. Muhtıra yoluyla milli iradenin ortadan kaldırılması tamamen tarihe karıştı. Muhtıranın mürekkebi kurumadan almış başını gitmişler."
- "DEAŞ'la mücadele eden tek ülke biziz"
Gezi olaylarına da değinen Canikli, bu eylemlerde bir kesimin organize olduğunu, ancak başarılı olamadığını hatırlattı.
Nurettin Canikli, taşların yavaş yavaş yerine oturduğunu aktararak, "üst akıl"ın ete kemiğe büründüğünü ve fotoğrafının ortaya çıkmaya başladığını anlattı.
Türkiye'nin PKK, FETÖ ve DEAŞ'la mücadele ettiğini anımsatan Canikli, şunları söyledi:
"(DEAŞ'la mücadele etmiyorsunuz, hatta destek veriyorsunuz) diye bize uluslararası alanda ahlaksızca saldırılar oldu. Haksız saldırılar oldu. Tek mücadele eden de biziz. Başka hiçbir ülke samimi olarak mücadele etmiyor. El Bab'ın kontrol edilmesinden sonra DEAŞ elinde bulundurduğu bazı toprakları hiç çatışma olmaksızın PYD'ye bırakıyor. PYD Suriye rejimine bırakıyor. Suriye rejimi bazı yerlerde PYD'ye bırakıyor. Şu hale bakın Allah aşkına. Biz bunları zaten biliyorduk. Artık hiç saklı bir şey kalmadı. Üst akıl da artık somutlaşmaya başladı."
- "15 Temmuz darbe girişimine Avrupa sessiz kaldı"
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine Avrupa'nın bütün ülkelerinin sessiz kaldığını dile getiren Başbakan Yardımcısı Canikli, şunları kaydetti:
"Seçimle gelmiş bir iktidar topla tüfekle alaşağı edilmek isteniyor. Demokrasiye saldırı var. Dolayısıyla bu değerlerin savunucusu olduğunu iddia eden ülkelerin her türlü desteği bize vermesi gerekmez mi? Ama günler geçiyor çıt yok. Sadece bir şaşkınlık var. Sanki bekledikleri bir sonucun istedikleri gibi gerçekleşmemiş olmasının bir şaşkınlığı var. Ne diyeceklerini, nasıl tavır alacaklarını, nasıl bir pozisyon belirleyeceklerini bilememenin sanki bir şaşkınlığı var. 15-20 gün sonra yalandan da olsa cılız sesler ortaya çıkmaya başladı. Fakat esas olan 16 Temmuz sabahı Avrupa'nın bütün ülkelerinin istisnasız ortaya koyamadıkları tavırdır."
Canikli, Avrupa'nın darbecilere ilk kez destek vermediğinin altını çizerek, "Mısır'da kime destek verdiler? Seçilmiş cumhurbaşkanını deviren Sisi'ye destek verdiler. Hiç eleştirmediler. Onlar öyle samimi demokrat değiller." ifadelerini kullandı.
- "Ellerinde hiçbir silah kalmadı"
Türkiye'nin kredi derecelendirme kuruluşları aracılığıya da ekonomik olarak yıpratılmaya çalışıldığını dile getiren Nurettin Canikli, "En son 28 Ocak'ta derecelendirme kuruluşu Fitch, 'yatırım yapılabilir' seviye notunu, 'yapılamaz' hale getirdi. Bunun sonucunda da dolarda çok ciddi sıçramalar bekliyorlardı ama tam tersi oldu. O tarihten bu tarihe kadar bakarsak Türk lirası yüzde 6'nın üzerinde değer kazandı. Artık bu noktada ellerinde hiçbir silah kalmadı. Fitch peşinden, en güçlü 5 tane bankamızın görünümünü 'durağandan negatife' çevirdi. O da etkilemedi. Derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye yönelik kararlarının subjektif olarak alındığı çok net bir şekilde ortaya kondu. 'Takke düştü kel göründü' yani." şeklinde konuştu.
Canikli, Avrupa Konseyi'nin ocak ayında verdiği kararla, Türk bankacılık sisteminin yönetim açısından da denetim açısından da çok güçlü olduğunu ortaya koyduğunu dile getirdi.
(Sürecek)
AA
Kaynak: