Bin yıllık fresklere Türk ve İtalyan dokunuşu
Kapadokya'da, 10. yüzyıl başlarında tüf kayanın içi oyularak yapılan Tokalı Kilise'deki duvar resimleri, Türk ve İtalyan uzmanlar tarafından özel kimyasal ve boyalar kullanılarak restore ediliyor- Restorasyon projesi başkanı Prof. Maria Andaloro:- "Burada
NEVŞEHİR (AA) - BEHÇET ALKAN - Kapadokya bölgesinde her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği kayadan oyma tarihi Tokalı Kilise'deki bin yıllık freskler, Türk ve İtalyan uzmanlar tarafından restore ediliyor.
Bizans sanatının önemli eserlerinden biri kabul edilen ve 10. yüzyıl başlarında tüf kayanın oyulmasıyla yapılan Tokalı Kilise'de, Hz. İsa'nın doğumundan çarmıha gerilmesine kadar hayatından kesitlerin yansıtıldığı fresklerin yanı sıra "Beytüllahim'e yolculuk", "Mısır'a kaçış", "Hz. Zekeriya'nın öldürülmesi", "Hz. İsa'nın vaftizci Yahya ile buluşması", "Havarilerin görevlendirilmesi", "Lazarus'un diriltilmesi", "Son akşam yemeği" ve "Hz. İsa'nın göğe çıkışı" sahnelerini içeren duvar resimleri bulunuyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İtalya Tuscia Üniversitesi iş birliğiyle 4 yıldır belirli dönemlerde sürdürülen çalışma kapsamında, 1985 yılından beri UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan bölgedeki tarihi kilisenin bazı duvar ve tonozlarında sağlamlaştırma yapılıyor.
Fresklere, çeşitli kimyasal ve boyalarla orijinaline uygun şekilde fırça yardımıyla dokunuşlar yapılırken, kayalarda oluşan çatlak ve dökülmeler de yine aslına uygun olarak onarılıyor.
Nevşehir Müze Müdürü Murat Gülyaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, restorasyon çalışmalarının yapıldığı kilisenin, Hz. İsa'nın tüm hayatının duvarlara resmedilmesi yönünden dünyanın farklı yerlerindeki diğer tarihi kiliselerden ayrı bir özellikte olduğunu belirtti.
Son iki yıldır Argos Yapı tarafından finanse edilen çalışmanın gelecek yıllarda da çeşitli dönemlerde devam edeceğini dile getiren Gülyaz, "Bin yıllık bir kilise olduğu için restorasyona gerek duyuldu. Çalışma, kuzey duvarında başlamıştı, apsislerde devam etti, gelecek yıllarda ise diğer duvarlarda sürecek. Duvar resimlerindeki pigmentlerde çatlaklar ve dökülmeler vardı, bunlar onarılıyor." dedi.
Restorasyon projesi başkanı, Tuscia Üniversitesi'nden Ortaçağ sanat tarihi profesörü Maria Andaloro ise bir bütün olarak çok önemli kültürel ve tarihi değerlere sahip olan Kapadokya'da, geçmişi bin yıl öncesine dayanan tarihi bir kilisede çalışma yapmaktan heyecan duyduğunu ifade etti.
Yapının korunması için çalışan İtalyan ekibin, ülkelerinin yanı sıra Ürdün, Lübnan ve Afganistan'da tarihi ve kültürel değer kabul edilen binalarda da restorasyon çalışması yaptığını anlatan Andaloro, edinilen tecrübeler ışığında burada çalıştıklarını kaydetti.
Andaloro, "Burada çok önemli duvar resimleri var. Dünyanın farklı ülkelerinden insanlar Kapadokya'ya geliyor. Tokalı Kilisesi'nde çalışan restoratörler, tarihsel bir sorumluluk aldı. Bin yıl önce yapılan freskler, bin yıl sonra bizim tarafımızdan onarılıyor, bu çok önemli ve heyecan verici. Umarım, burayı görmeye gelen insanlar için güzel şeyler yapıyoruzdur." diye konuştu.
Bakanlık adına çalışmada yer alan Niğde Müze Müdürü arkeolog-restoratör Fazlı Açıkgöz de tarihi değerlerin gelecek kuşaklara orijinal haliyle bırakılabilmesi amacıyla yürütülen projede, uygulamaların titizlikle yapıldığını, küçük bir hatanın telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğurabileceğini aktardı.
Restorasyon çalışmasının detaylarını anlatan Açıkgöz, şunları kaydetti:
"Burada freskler üzerindeki toz birikintilerini aldık, yüzeylerdeki bozulmaları tespit ederek müdahalede bulunduk. Boyalı yüzeyde çeşitli kimyasallar kullanarak sağlamlaştırma çalışması yaptık. Estetik sunumda ise ziyaretçiler, orijinal resmi daha iyi algılayabilsin diye boyaların düştüğü alanlara noktasal boyutta müdahaleler yapıyoruz. Her yıl bir 1,5 ay süreyle çalışma yürütüyoruz. Çok sabır isteyen, el becerisinin önemli olduğu bir iş. Temizlik yaparken çok dikkat edilmesi gerekir. Dozajını biraz kaçırırsanız veya yanlışlık yaparsanız bu yüzeyleri kaybedebiliriz. Amacımız bu resimleri en şekilde koruyarak, orijinaline uygun haliyle gelecek nesillere aktarabilmektir."
AA
Kaynak: