Var mı?
Ne dersiniz?
Bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin diyor şarkıda… Bizim için öyle değil tabii. Niye ölelim şimdi?
Bir ihtimal daha var mı bilmiyorum ama olmalı. Hiçbir şey hemen ve hızlıca kırılmalık dökülmelik olmamalı. Her iş için bu böyle. Yani her zaman ve her şartta ikinci bir ihtimal olmalı. Yoksa yaşanır mı?
Bütün ihtimaller denendikten sonra karşılaşılan şeydir bence yüzleşilmesi gerekilen.
Mesela birini sevebilmek birinin sizi sevebilmesi ve birlikte mutlu olabilmeniz bir ihtimaldir. Bunun tam aksi ise ikinci ve maalesef kötü ihtimaldir.
Hayatını birlikte geçirmek için oluşturduğunuz denklemde doğru kişiyi bulmak da bir ihtimaldir. Ancak bulamamak da en az bulmak kadar güçlü bir ihtimaldir.
Warwick Üniversitesinde matematik öğretmenliği yapan Peter Backus’a göre doğru insanı bulma şansınız 285 binde 1'e denk geliyor. Bunu okuyunca bulamama ihtimali korkutuyor değil mi?
İlginç bu ihtimaller dünyası. Pamuk ipliği…
Kesin olduğunu bildiğimiz, iman ettiğimiz bir şey var; ölüm. Geri kalan her şey ihtimal…
Sevip sevilmek ya da tam aksi, anlayabilmek ve anlaşılabilmek veya tam tersi her şey bu kadar ince...
İnsanoğlunun yükü azmış gibi, yaşamak yeterince zor değilmiş gibi bir de bu ihtimallerden falan konuşuyoruz.
Biz iyisi mi, bir parça ağaç kabuğunun en derin yaralarımızı bile iyileştirebileceği ihtimalini düşünelim.
Biz iyisi mi, attığımız bütün tohumların yeşerme ihtimalini düşünelim, buna kafa yoralım.
Biz iyisi mi, aradığımızı bulacağımız ve güzel günlerin geleceği ihtimalini sevelim. Bu ihtimale dayanalım.
Diğer ve kötü ihtimaller bizden uzakta olsunlar.
Burada bitirelim.
Sizi bu yazıyı okuma ihtimali ile baş başa bırakıyor ve gidiyorum.