Bir insanın ölümü ABD'yi yakacak gibi görünüyor
ABD'nin Minneapolis kentinde siyahi George Floyd'un polis şiddeti sonucu ölmesinin ardından başlayan protestolar, ülke genelinde kaosa neden oldu.
ABD medyasında yer alan haberlere göre, Ohio'da gösteriler sırasında Eyalet Meclisinin camları kırılırken, polis kalabalık protestoculara karşı biber gazı kullandı.
Colorado'nun Denver kentinde ise gösteriler sırasında silah sesleri duyuldu.
Arizona'da polis merkezine taş atıldı
Arizona eyaletinin Phoenix kentinde barışçıl başlayan gösterilerde ise gerginlik arttı ve Eyalet Meclisine yürüyen göstericiler polis merkezine taş attı.
Oregon eyaletinin Portland kentinde ise bir grup gösterici polis merkezinin önünde polis şiddetine karşı dövizler taşıdı.
New York'ta 40'ın üzerinde gözaltı
New York'ta yüzlerce kişinin katılımıyla düzenlenen gösterilede ise 40'ın üzerinde kişi gözaltına alındı. Polisin bir protestocu kadını sürükleyerek araca götürmesi ise dikkati çekti.
CNN muhabirleri gözaltına alındı
Minneapolis'te ise protestoları takip eden CNN muhabiri ve ekibi gözaltına alındı. 3 gazeteci kısa süre sonra serbest bırakıldı.
Floyd'un öldürüldüğü Minneapolis'te dün gece göstericilerin polis merkezini ateşe vermesinin ardından 500'den fazla ulusal muhafız, banka, market ve eczaneler dahil kentteki çeşitli noktalara konuşlandırıldı.
Floyd'un "Nefes alamıyorum" feryadı, polis şiddetini gündeme taşıdı
46 yaşındaki George Floyd, önceki akşam, dolandırıcılık şüphesiyle Minneapolis’te polisler tarafından gözaltına alınırken, bir polisin uzun süre ensesine diziyle basması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmıştı.
Floyd'un, olay yerine gelen acil sağlık ekipleri tarafından kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmesinin ardından yoldan geçen vatandaşların cep telefonlarıyla kaydettiği görüntüler sosyal medyada paylaşılmıştı.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını tekrar alevlendirmiş ve Minneapolis başta olmak üzere birçok şehirde protestolara yol açmıştı.
Eyalette acil durum ilan eden Vali Walz, bölgede polise yardımcı olmaları ve durumu kontrol altına almaları için Ulusal Muhafızları görevlendirdiğini açıklamıştı.