Bir narko-terör yapılanması olarak PKK

Terör örgütleri için örgüt faaliyetlerinin finansmanı hayati bir sorundur. Terör örgütünün yöneticileri bu sorunu çözebilmek için kaçınılmaz olarak uyuşturucu ticareti, insan kaçakçılığı gibi alanlara yönelir. 

Latin Amerika ülkelerinde örneklerini gördüğümüz bazı mafyatikkriminal yapılarda ise uyuşturucu üretimi, iletimi ve satışı için kurulan örgüt daha sonra dönüşerek bir terör örgütü olarak faaliyetlerine devam eder. Ancak bu tür örgütlerin mensuplarını bu süreçte birarada tutacak bir ideolojiye ihtiyaç vardır. Ve bu ideoloji çoğu zaman etnik milliyetçilikle desteklenen sosyalizmdir. Örgüt için tutkal işlevi gören bu ideolojinin varlığı uyuşturucun üretimi, iletimi ve satışı için gerekli insan kaynağının maliyetini minimize eden bir işlevi de vardır.

PKK, örneklerini bazı Latin Amerika ülkelerinde gördüğümüz uyuşturucunun iletimi ve satışı için kurulan örgütlerden birisidir. PKK için tutkal ideoloji Marksist-Leninist bir Sosyalizmin Etnik Kürtçülük ile sunumudur.

Batılı ülkelerin Anadolu coğrafyasına hapsettikleri imparatorluk bakiyesi bir milleti zayıf tutmak ve Ortadoğu dengelerinin oluşumunda denklem dışı tutmak için kurgulanan modelin en düşük maliyetli seçeneği PKK olunca,  bu mafyatikkriminal yapının mensupları, eklektik ideolojinin metfunları batı medyasınca kurtuluş savaşçıları olarak pazarlanabilmektedir. Birde buna Beyaz Türklerin ‘SekülerBir Türk Ulusu yarattık sıra Kürtlerde’sloganı ile Seküler Kürt Ulusu Yaratma Projesi’ne sahip çıkması Marksist-Leninist muhtevalı Etnik Kürtçülük ideolojisinin etkinliğini arttırmıştır. Artan bu etkinlik uyuşturucu ticaretinin personel maliyetlerini minimize edilmesine katkı sunmaktadır.

Ancak bugünkü yazımda asıl üzerinde durmak istediğim husus Afganistan havzasında üretilen uyuşturucunun İran-Türkiye-Bulgaristan/Yunanistan üzerinden Avrupa pazarlarına iletimi için kurulan PKK, zaman içinde  ticari şirketlerde örneklerini gördüğümüz dikey bir büyüme sergilemiş veAvrupa Kürt Diasporası kullanarak Afganistan havzasından getirdiği uyuşturucuyu nihai tüketiciye sunarak uyuşturucunun tüm katma değerini örgüte finansman olarak aktarma imkanını yakalamıştır. Bu artan gelir daha komplike bir terör örgütünün finansmanını  mümkün kıldı.

PKK büyüyen örgütsel yapısı 10binleri bulan aktif militanı ile devletin nüfuz edemediği  ‘örgüt bunu kendi terminolojisinde kurtarılmış bölgeler olarak tanımlamaktadır.’ alanlarda Diyarbakır-Lice merkezli uyuşturucu üretimine başladı. Uyuşturucu üretim bölgelerini mutlak kontrolündetutan ABD,bunu kendi tekel konumu açısından tehdit olarak değerlendirdi. Batıyı oluşturan iki kanatta (ABD ve Avrupa )meydana gelen çıkar çatışması PKK üzerinden yapılmaya başlandı. Uyuşturucu iletimi ve satışı noktasında ABD için iyi bir partner olan PKK, uyuşturucunun üretimi işlevini de üstlendiğinde ABD’ye ihtiyacının kalmayacağı bir modeli kurmuş olacaktı ve bu ABD açısından kabul edilemezdi. 2010-2013 yılları arasındaki Lice merkezli uyuşturucu ekim alanlarına yönelik Türkiye’nin başarılı operasyonlarına ABD’nin vermiş olduğu istihbarat desteğini böyle okumak gerekir.

Bununla birlikte bu süreçte PKK yeni bir stratejik ortak buldu; Avrupa…

PKK ile mücadelede Türkiye’nin zorluğu işte buradadır. Analistlerin tek bir PKK yok, farklı ülkelerin kontrolunda bir PKK’dan söz etmelerinin sebebi de bu.

Son söz olarak Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suçları Ofisi raporlarında uyuşturucu üretimininAfganistan, Güneydoğu Asya ve Latin Amerika Bölgeleri olmak üzere üç alanda yapıldığı ifade edilmektedir. Mevcut her üç alanda ABD kontrolündedir.

Avrupanınkontrolündeki bir PKK’nın oluşturmak istediği dördüncü uyuşturucu üretim alanının Avrupa-ABD ekseninde Ortadoğu güç ilişkilerini nasıl etkileyeceği ayrı bir yazımızın konusu olacak inş…

Meraklısına Özel Not: PKK’nın ideolojik zeminini oluşturan Seküler Kürt Ulusal Kimlik Yaratma Projesini anlayabilmek için Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Bekir Biçer’in ‘Kürtler’ kitabını okumalarını tavsiye ederim. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum