Boraboy’ı görmediyseniz bu yazıdan sonra görmelisiniz!

Bu bayram hanım köylüydük!

Köydeki bayram izlenimlerime geçmeden önce köyün ismi hakkında size kısaca bilgi vermek istiyorum.

Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Boraboy daha önce köymüş 1970’li yıllarda belde haline gelmiş. Şimdilerde yine köy konumuna getirilme durumu var. Umarım belediyeliği ellerinden alınmaz Boraboyluların…

Boraboy’un diğer adı gölbeyli. Bu adı da 2 km yukarısındaki muhteşem gölden almış.

Boraboy isminin Türklerin Anadolu’yu fethinden sonra buraya gelen Bora adlı bir Türkmen Bey’inden geldiği söylenmekte.

Ayrıca bu ismin bir zamanlar burada yaşamış Roma Yunan Kültüründe yer alan Rüzgar tanrısı Borais’ten geldiği de rivayet edilmektedir.

İşte dört günümüzün geçtiği Borabay isminin kısa tarihçesi bu.

Borabay’da genelde yaşlılar ikamet ediyor, gençlerin çoğu İstanbul, Ankara, Samsun gibi yerlere dağılmışlar. Bayramlarda daha çok bir araya geliniyor.

Bu bayram da öyle oldu, sanırım diğerlerinden tek farkı Borabay Kültür Eğitim ve Dayanışma Derneğinin öncülüğünde gerçekleşen 6. Boraboy Göl Şenliği’nin Ramazan Bayramına denk gelmesiydi.

 Bayram ve Şenlik bir araya gelince Boraboylular iki sevinci bir arada yaşamış oldular.

 Bu durum Boraboy’a ilk kez gelen benim için de ayrı bir sürprizdi.

Amasya tanıtım afişlerinde bir cümle sanırım şöyle diyordu: “ Bu şehri görmediyseniz, henüz en güzelini görmediniz,” Amasya için bu cümlenin doğru olup olmadığını tam test edemedim bayram trafiğine yakalanmamak adına, ancak Boraboy için kesinlikle bu övgüyü fazlasıyla hak ediyor diyebilirim.

Rüya gibi bir yer Boraboy…

Çamlar içinde, dağın eteğinde kurulmuş köyü büyüleyici kılan en önemli şey muhakkak ki heyelan oluşumu olan muhteşem görünümlü gölü…

Göle doğru eğilen ağaçların oluşturduğu yanımalar bir tablo güzelliğinde sizi karşılıyor.

O tablonun içinde siz de kayboluyorsunuz…

Özellikle sabah saatlerinde kalkıp gölün etrafında bir tur atmanız şehrin görüntü ve gürültü kirliliğinden uzakta yaşamanın ne kadar mutluluk verici olduğunu hatırlatıyor size…

Gölün etrafında kalabileceğiniz Borabaylıların söylediği şekilde ifade edersek “lojmanlar” var.

Lojmanlar burayı gezip görmeye gelenlere kiralanıyorlar. Yeterince bakımlı olmasalar da içinde buzdolabı, ocağı ve beş kişilik yatağıyla size konaklama imkanı sağlıyor. Elektrik ve aydınlanmayla ilgili sıkıntıların yaşandığını söyleyebilirim. Ayrıca gölün girişinde bir de restoran var, oldukça ucuz. Oradan gölün manzarasını doya doya seyredebiliyorsunuz.

Kısacası Boraboy tam anlamıyla kafa dinleyeceğiniz dört dörtlük bir kamp alanı…

Buradan Borabaylılar hakkında da bir iki kelam etmek istiyorum.

Boraboylular misafirperver insanlar. Bizi oldukça iyi karşıladılar.

Bizi burada dört gün boyunca ağırlayan Borabaylılara Varlı ailesine özellikle de Hakime Hala, Mustafa Amca, Naciye teyze ve ailelerine ve adını sayamadığım teşekkürlerimi sunuyorum.

Yediğimiz yağlılar ve gözlemeler, saç üstü patlıcan, kızartma ve mısırlar hala damağımızda Boraboy tadı olarak kaldı desek abartmış olmayız.

Borabay’ı mutlaka görmelisiniz, her ne kadar şenlik çekilişinde bize Borbay bisikleti çıkmasa da gezinizi Borabay Göl Şenliğine denk getirirseniz çok daha eğlenceli bir gezi sizi bekliyor demektir…