YOZGAT (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Usame Bin Ladin ABD halkı ve ABD için ne anlam ifade ediyorsa, terörist başı Gülen Türkiye ve Türk halkı için aynı anlamı ifade etmektedir." dedi.

Bozdağ, Yozgat'ta Anadolu Ajansı bürosunu ziyaretinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, seçim sürecinde sona gelindiğini, milletin büyük oranla kararını verdiğini söyledi.

Seçimlerin ilk turda biteceğine inandıklarını vurgulayan Bozdağ, "İlk turda cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimi biter. 24 Haziran'da saat 22.00-23.00 gibi her şey netleşir. Türkiye önüne bakar. Yeni hükümet sistemiyle yoluna devam eder. İkinci tur ihtimali gözükmüyor." diye konuştu.

ABD Senatosunun F-35 kararına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, şunları belirtti:

"Bugünkü teslimatta bir sorun çıkacağını beklemiyorum. Teslimat büyük ihtimalle tamamlanacaktır. F-35 projesi bir Amerikan projesi değildir. Türkiye'nin de projesidir. Başka ortaklar var, çok taraflı bir projedir. Dolayısıyla bu proje nedeniyle Türkiye'nin dışlanması veya Türkiye'ye karış bir tavır geliştirilmesi söz konusu olamaz. Tükiye F-35'lerle ilgili ödemesi gereken bütün bedelleri ödemiştir, altyapı çalışmalarını tamamlamıştır. Orada da bir sıkıntı yoktur. Bugün de inşallah teslimat yapılacaktır. Senatonun ve Temsilciler Meclisinin bu konuda bir yasa tasarısı içerisine birtakım görüşler ilave etmesi, bizim kabul edebileceğimiz bir şey değildir. Çünkü Türkiye'ye karşı bir baskı olarak kullanılıyor. Tehdit olarak kullanılıyor. Buna bakarak yolumuzu değiştirmemiz mümkün değildir. Rahip Brunson yargılanması tamamen adli bir süreçtir, siyasi bir karar değildir. Kendisine isnat edilen ciddi suçlar, bu suçların işlendiğini gösteren deliller var. Mahkeme ve savcılık tarafından değerlendirilmiş, ona göre iddianame hazırlanmış, dava açılmış, yargılaması devam ediyor. Kararı yargı verecektir."

FETÖ elebaşı Gülen'in Pensilvanya'da ikamet etmesi ve Türkiye'nin iade talebinin 2 yılı aşkın süredir askıda tutulmasının siyasi bir tutum olduğunun altını çizen Bozdağ, "Şu an da Türkiye aleyhine terör faaliyetlerini sürdüren FETÖ kurucusu, yöneticisi ve 15 Temmuz darbe teşebbüsünün 1 numaralı sanığı terörist başı Gülen ve onun teröristleri Pensilvanya'da özgürce faaliyetlerini sürdürüyorlar. Türkiye'nin aleyhinde olan terör faaliyetlerinde temposunu artırarak devam ediyorlar. Türkiye'nin iade taleplerine ilişkin dosyalar 2 yılı aşkın süredir bekliyor. Bu dosyaları adli süreçlere göndermediler. Bu kesinlikle siyasi bir tutumdur, idari bir tasarruftur." ifadelerini kullandı.

Bozdağ, Türk yargısının bağımsız olduğunu ve hiç kimsenin yargıyı etkileme gibi bir gücünün bulunmadığını vurguladı.

Rahip Brunson soruşturmasında da bağımsız Türk yargısının vereceği karara uymak zorunda olduklarını aktaran Bozdağ, şöyle devam etti:

"Biz FETÖ liderinin iadesi konusunda adli mercilerin karar vermesini istiyoruz. Bizim aleyhimizde bir karar çıkarsa biz onu daha üst bir adli merciye götürürüz. Ama ABD'li yetkililer bunu Adalet Bakanlığında tutmakta ısrar ediyorlar, ipe un seriyorlar. Türkiye'de Rahip Brunson konusunda idari bir süreç yok. Tamamen adli bir süreç işliyor. Siz, elinde bu kadar insanın kanı olan, Türkiye'nin Meclisini, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni bombalatan, insanların üzerine hedef gözetmeksizin ateş eden, halkın üzerine tank süren bir terör örgütünün liderini, ele başını ABD'de tutarsanız Türkiye-ABD ilişkileri zarar görür. Bir vatandaşıyla ilgili bu kadar hassasiyet gösteren ABD'nin, Türkiye aleyhine terör faaliyetinde bulunan birini himaye ederken Türkiye'nin hassasiyetlerini gözardı etmesini anlamak mümkün değildir. Türkiye bir hukuk devletidir, yargımız bağımsızdır, kimse yargıya müdahale edemez. Yargı ne karar verirse Türkiye buna uyacaktır."

- "ABD için Usame bin Ladin neyse Türkiye için Gülen aynı anlam ifade ediyor"

ABD'li yetkililerin FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi konusundaki anlamsız tutumundan vazgeçmeleri gerektiğini vurgulayan Bozdağ, "Usame Bin Ladin ABD halkı ve ABD için ne anlam ifade ediyorsa, terörist başı Gülen Türkiye ve Türk halkı için aynı anlamı ifade etmektedir. Eğer Usame Bin Ladin'i Türkiye ABD'nin FETÖ'yü himaye ettiği gibi himaye etseydi ABD ve ABD halkı Türkiye'ye ne gözle bakacaktı? Umarız ki ABD yetkilileri bu tutumlarını daha fazla sürdürmezler." dedi.

Bozdağ, Kandil operasyonunun devam ettiğine, seçim sürecinde de terörle mücadelenin hız kesmeden devam ettiğine işaret ederek, şöyle dedi:

"Seçim var diye terörle mücadele askıya alınamaz, durdurulamaz. Türkiye bundan önce de defalarca seçim yaşadı, halk oylaması yaptı. Hiçbirinde terörle mücadelesini askıya almadı. 1 Kasım seçimleri sırasında da PKK terör örgütü bazı yerleşim yerlerimizin bir bölümünde hendekler kazdı, barikatlar kurdu, vatandaşımızın mal ve can güvenliğini tehdit etti ve oralarda ölüm ve terör estirdi. Türkiye 1 Kasım seçimlerine giderken bunlarla etkin ve kararlı bir mücadele yaptı. 16 Nisan halk oylaması sırasında da terörle mücadelemiz hız kesmedi. O zaman CHP, 'Hükümet terörle mücadeleyi durdursun.' demedi. O zaman şehitlerimiz vardı. 'Her gelen şehit halkın hükümetin aleyhine bir tutum almasına yol açar.' diye hiç ses çıkarmadılar. CHP şunu düşünüyor, 'Terörle mücadele devam ederken bir başarı elde edilirse bu başarı AK Parti'ye yazar ve daha çok oy almasını sağlar.' diye düşünüyor. Terörle mücadelede başarılı olmamızı istemiyorlar. 'Hükümet operasyonları durdursun. Böyle bir başarı elde etmeden seçime gidelim.' diyorlar. Böyle bir muhalefet anlayışı olabilir mi? CHP'nin, 'Terörün başı ezilsin de ne zaman olursa olsun.' demesi gerekiyor. Ama öyle demiyor. Türkiye'nin kaybetmesini istiyorlar. Bunu milletimiz de yakınen görüyor, değerlendiriyor ve bu terör sevicilere karşı en güzel cevabı sandıkta verecektir."

(Bitti)

AA