Üst akıl küreselcilerce hammaddesi, tasarımı ve montajı dışarıda oluşturulan bir masa hediye edilmişti ülkeye. Yine onlar tarafından belirlenenler bu masa etrafına oturtuldular nedenini bilmeden. Bu masada siyasi kumar oynanacağını, kuralların ve rollerin kendi planları dâhilinde olduğunu emir buyurdu üst akıl. İlk kâğıdı kurması için masanın kullanışlı şefine verdi. Diğerleri şefin elindeki kâğıtların anlam ve etkinliğine, rengine odaklanıp izlemeye başladılar. Hepsi şefin elinde kardığı kâğıtları pür dikkat takip ediyorlardı.

Abla aniden ayağa fırladı. Kâğıdı karan bay müdürün raks eden bir dansöz edasıyla kol içinden çıkarıp araya kattığı papazı görmüştü. Mitomani üstadı bay şefin soğukkanlı bir bakışla ‘’Otur yerine ya da terk edebilirsin.’’ tavrı belirdi yüzünde. Çünkü yüz kızarma fonksiyonu şimdiye kadarki söylemleri ile katmerleşmiş bir simaya evirilmişti. ‘’Hayır, ben namusluyum öyle hile hurda olmaz.’’ dese de abla görmüştü. Üstelik gözlüğü de gözlerindeydi nasıl görmesin ki. Masanın diğer oyuncuları azıcıkta olsa kumarda daha vasıfsız eleman sayılırdı.

Onlar bu masaya ve kumar işine yeni katılmış şaşkın acemilerdi. Süleyman peygambere kanadı kırık kuşun şikâyet ettiği misaldekinin tıpkısının aynısı sakalı vardı en yaşça ileri olanın. Diğer ikisi az da olsa mutaassıp başkan bilinirdi halk arasında. Kalıplı olan kimdi? Bıden amca bunu nereden buldu ki? Masanın diğerleri birbirlerine soruyorlardı. Masanın altından da gıcırtılar geliyordu derinlerden.

Abla aniden fırlayıp ‘’Ben bu masayı dağıtıyorum.’’ resti çekince, masanın yaşlısı ‘’Otur bacım bozma şu oyunu. Yoksa masayı kuranlar bizim başımıza geçirirler bu masayı, buradan çıkamayız.’’der. Abla amazon cesareti ile ‘’Gideceğim beni kimse tutamaz.’’ der. Baş kâğıtçı müdür ‘’Sen bilirsin.’’ der ve abla süratle masayı terk eder. ‘’Ben kumar masasında olmam ben noter miyim?’’ Masanın bacakları fay kırılması şiddetinde dağılmıştır artık. Ortalık toz duman. Masa enkaza dönüşmüştür. Masanın dağılma haberini sağır sultan bile duyar da kumarhane kralı sam amca duymaz mı?

Hemen ‘’Çağırın bana şu belediye koltuğuna oturttuğumuz elemanlardan ikisini.’’ Hemen haber ulaştırılır jön başkan ve sessiz birazda yaşlıca olana. Apar topar soluğu merkezde alırlar. Okyanus ötesinde Sam amcanın konağındaki loca efendiden de gelen talimatla rüzgârsız havada üfürmelerle dönen rüzgârgülleri devreye girer. ‘’Abla bize gelen emir seni ikna edip masaya dönmemiz. Yoksa masanın uzman şefinin eline tutuşturulan önceden hazırlanmış seninle olan dosyayı bize gösterdiler.. Senin dönmem şart. Yoksa seni de bizi de bitirir dosya.’’Abla sözünü yer, tıpış tıpış halsiz ve asık bir yüzle masaya oturtulur. Sözcülüğe de en yaşlı olan atanmıştır. Masa kurucusu ve masadakilerin dayatması ile açıklanması istenen bay şefin ilanını kendi ilkelerine ihanet edercesine kabul eder. Partisinin kuruluş ruhuna aldırmadan ülkeyi yeniden büyük şeytanın köleliğine götürecek şefin takdimini yapar ihtiyar.

Baştan çürük ve eziklerle, ilkesizlerle, benzemezlerden oluşan masa. Şunu bilin! Bu kumar masasının kaybedeni siz olacaksınız. Millete rağmen oynadığınız sonu köleleşme kazanımınıza bu millet asla müsaade etmeyecek. Çünkü bu halk feraset sahibidir ve ülkesine, bayrağına, ezanına sevdalıdır. Sandıkta bu ruhu gösteren ve resmeden siyasi amblemlere mührünü basacak. Kaybeden küresel baron şeytani güçler olacak. Sizler de kaybederken bile kazanan ülke evlatları olarak kalacaksınız. Sayısı az, yüreği büyük olan ittifak bu oyunu bozacak. Sayısı çok, yüreği küçük olanların bacasından beyaz duman çıkmayacaktır. Bu masadakiler siyaseten kaybolup enkaz altında kalacaktır.

Bir uyarı da ülke, memleket ve ümmet sevdalısı, et ile tırnak gibi bir olan ittifak liderlerine!.. Seçilecek vekiller sermayesi samimiyet, dürüstlük, doğruluğundan emin, adanmış kimselerden seçilmeli. Günümüzde halka tepeden bakan, ekonomik gücü olan konjonktür den nemalanmak isteyen menfaatçi, değeri beş para etmeyenlerin sürüsüne bereket.

En önemlisi Rahmetli Muhsin Reis’in dediği gibi ‘’Üç günlük dünya için fırıldak olanlara’’ çok dikkat edilmeli. Çağımızda seküler, çağdaş, dindar, milliyetçi, etnik köken görünümlü fırıldak enflasyonu hayli yükselişte. Bu sandık dünya tarihinin medeniyet ekseninin yönünü tayin edecektir. İradeyi sandığa yansıtıp hakikat medeniyetine dönüştürme çizgisini çizecek olan sizlersiniz.

Materyalist ve kapitalist kafa ve sistemler insanın kul olma önceliğini devre dışı bırakır. Çanakkale şehitlerimizi rahmet ve minnetle.

Söz de karar da milletin!...