İyilik! Dilimizdeki en güzel kelimelerden.

Dünyayı güzelleştirecek en güzel kelimelerden.

Yayılırsa kötülüğün azalacağı ve güzelliğin çoğalacağı muhteşem bir kelime.

Her gün insanlarımıza sorduğumuz bir hal “iyi misin?” Güzel de bir cevabımız var “İyilik sağlık”

Türkiye Diyanet Vakfı bu yıl uluslararası iyilik ödüllerinin üçüncüsünü düzenliyor. Dünyanın her yerinden iyilik haberleri geliyor seçici komisyon en güzel iyilik haberlerini seçiyor ve onları ödüllendiriyor. Hedef iyiliği yeryüzüne yaymak ve yeryüzündekilerin gündemine iyiliği getirmek. Hedef, dünyayı daha yaşanır bir hale getirmek.

İyilik ve kötülüğün mücadelesi kıyamete kadar devem edecektir. Bir diğer adıyla hak ve batıl mücadelesi.

Kötüler, kötülüğü yaymak için her türlü yöntemi uyguluyor hem de en yeni ve akıl almaz yöntemlerle. Gece gündüz her türlü harcamayı yaparak şerri yaymaya çalışıyorlar.

HER GÜN İYİLİK GÜNÜ

Peygamberimizin çok güzel bir sözü var: “Üzerine güneş doğan her gün insanın bir organı için sadaka vermesi gerekir.
• İki kişinin arasında adaletle hükmetmen sadakadır.
• Binitine binmek isteyen bir kimseye yardım ederek¸ ¸bindirmen veya eşyasını yüklemen bir sadakadır.
• Güzel söz sadakadır.
• Namaza giderken attığın her adım sadakadır.
• Gelip geçene sıkıntı veren şeyleri yoldan kaldırman bir sadakadır.” ( Buhari¸ (53) Sulh¸ 11; IV. 170; Müslim¸ (12) )

Her gün iyilik günüdür ve her gün iyilik yapmamız gerekir. Bu hem dünyamızı güzelleştirmek ham de ahiretimizi abad etmek içindir.

Hatta her gün yeni iyilikler yapma günüdür. Çevremizde yapılmayan iyilikleri yaparak yeni iyilikleri çevremize taşımak.

İYİLER CENNETTEDİR.

Rabbimiz şunu bize hatırlatır: “Şüphesiz iyiler naim cennetindedir.” (İnfitar 13)

Eğer Cennete gitmek istiyorsanız iyiliği hayatınızda çoğaltmalısınız. Allah, iyilerin cennete gideceğini bildiriyor. Her Müslüman Cennete gitmek istediğine göre çeşit çeşit iyilik yapacak ve bu yolda yürüyecektir.

İYİLİK YAPABİLMENİN KENDİSİ İYİLİKTİR

İyilik, bir isteme işidir. İstemelisiniz. Talep etmelisiniz.

Tamam iyilik nasip işidir. İste nasibin olsun. İstemezsen araştırmazsan iyiliği tabi ki yapamazsın.

BUGÜN GÜNLERDEN İYİLİK

İyiliği hayatımızın merkezine yerleştirelim. Her olaya iyilik penceresinden bakmaya çalışalım. İyilik merkezli bir hayat yaşayalım. İyilik açısından da “İki günü eşit olan zarardadır.” Hadisini düşünelim.

Her gün iyilik sayımızı arttıracağız.

PATENTİ SANA AİT BİR İYİLİ BUL

İlk defa senin yapacağın bir iyilik bul. Onu uygula ve çevrendekilerin de o iyi yapmaya başlamalarını sağlamaya çalış. Bu yöntem en fazla kazandıran iyiliktir. Senin başlattığın o iyiliği yapanların sevabının aynısı sana da verilecek.

Dünyayı iyilik kurtaracak. İyilik, her toprakta yetişir. İyiliğe ortak ol vesselam.

Muhabbetlerimle.

BİR İYİLİK ÖYKÜSÜ

Kanaatkar Esnaf

İlyas, çarşıda temizlik ürünleri satan bir esnaftır. Günlerden bir gün sabahın erken saatlerinde İlyas, dükkanını açıp temizlik yaptıktan sonra karşı esnaf komşusuyla bir müddet konuşur ve sonra kendi dükkanına geçer. İlyas’a, orta yaşlı kadın bir müşteri gelir ve bulaşık deterjanı ister. İlyas, müşterinin istediği ürün kendisinde olmasına rağmen ona “yok” der ve müşterisini karşıdaki aynı işi yapan komşusuna yollar. Esasında istenen ürün kendisinde vardır ancak kendisi o günün ilk satışını yapmış, karşı komşusu ise henüz satış yapmamıştır.

Komşu dükkana giden müşteri, ilk önce diğer dükkana uğradığını, ama orada istediği bulaşık deterjanını bulamadığını söyler. İlyas’ın ürün çeşitliliği ve stoku, kendisinden daha çok olmasına rağmen buna bir anlam veremeyen komşu dükkan sahibi, müşterisinin işini gördükten sonra, İlyas’ın yanına gelerek ona bulaşık deterjanının gerçekten bitip bitmediğini sorar. O da elinde var olduğunu, kendisinin siftah yaptığını, onun da bu sayede siftah yapmasını arzu ettiğini dile getirir.

Onlar bu şekilde konuşurlarken, dükkanın kapısının önündeki kaldırımda hasbelkader bir arkadaşıyla karşılaşan müşteri, konuşulanlara kulak misafiri olur. İki gün sonra aynı kadın, İlyas’ın dükkanına yine gelir ve ona dua eder, “böyle insanlar var mı hayatta!” minvalindeki cümlelerle hayretlerini ifade eder ve yüklü miktarda alışveriş yapar.

İlyas’ın dükkanının arka sokağında oturan, İlyas’ın annesi yaşındaki bu kadın sık sık yaptığı börek ve kurabiyelerle İlyas’ın dükkanına gelir ve temizlik ürünleri ihtiyacını ondan alır. Şu an bu kadıncağız hayatta değildir. İlyas ise temizlik hizmet sektöründe çalışmaya devam etmektedir

Ömer Osman Faruk AKTAŞ – Kütahya İl Vaizi/KÜTAHYA