"ByLock" darbe girişimi iddianamesinde
Denizli'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan ve mahkemece kabul edilen iddianamede, Fetullah Gülen'in talimatıyla örgüt mensuplarının kullanmaya başladığı kriptolu yazışma programı "ByLock"un nasıl çalıştığı ve nasıl kulla
Darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) mensuplarının kendi aralarında kullandığı kriptolu yazışma programı "ByLock" un kullanımına ilişkin detaylı bilgiler yer aldı.
Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen, 20 klasör ve 143 sayfadan oluşan iddianamede, örgütün haberleşmede kullandığı şifreli mesajlaşma uygulaması ByLock'un nasıl ortaya çıktığı ve kullanımına ilişkin detaylara yer verildi.
Darbe girişiminin ardından Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilen eski 11. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ın da aralarında olduğu 42'si tutuklu 60 sanık hakkında hazırlanan ve mahkemece kabul edilen iddianamede, başta İngilizce olarak yazılan uygulama sonrasında "Turquoise" adlı güncellemeyle Türkçeleştirilerek, örgütün Türkiye yapılanmasında yaygınlaştırılan gizli yazışma programı "ByLock"un örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in "Tüm üyeler ByLock programı üzerinden görüşmeler yapsın, normal telefonla görüşme yapanlar hizmete ihanet etmiş olur." talimatıyla kullanılmaya başlandığına dikkat çekildi.
Bylock'un, flaş bellek ile kurulum dosyasını telefona kopyalama ile başlayan bir mesajlaşma programı olduğunun belirtildiği iddianamede, tanımlamayla giriş şifresi oluşturulduktan sonra sisteme başka bir ülkenin serverı üzerinden bağlantı sağlanabildiği, bu bağlantının genellikle ABD üzerinden gerçekleştirildiği kaydedildi.
- Veri tabanı Kanada'da
İddianamede ByLock'un veri tabanının Kanada'da olduğuna işaret edildi. Bylock üzerinden gönderilen mesajların, mesajı gönderdikten sonra alıcı tarafından silinmemiş ise 24 saat içerisinde mesajın sistem tarafından otomatik olarak silindiği kaydedilerek, şu bilgilere yer verildi:
"Gönderici mesajı gönderdikten sonra mesajı telefonundan silerse, alıcı mesajı okuduktan sonra sistem mesajı otomatik olarak silmekte, ByLock içerisinde gelen mesajlardan telefonların özelliklerine göre ekran görüntüsü kopyası alınabilmektedir. ByLock programı ilk başta İngilizce yazılım olarak üretilmiş ve örgütün kullanımına sunulmuş, daha sonra Türkçe yazılım güncellemesi yapılarak Turquoise ismi ile özellikle tüm Türkiye'de FETÖ/PDY hizmetine sunulmuştur. Türkiye'de örgüt tarafından yazışma ve mesajlaşma olarak bu iki Türkçe ve İngilizce versiyonu kullanılmaktadır. Bu programlara ait ByLock ve Turquoise isimli versiyonlar App Store ve Google Play gibi kamuya açık mobil uygulama mağazalarında bulunmamaktadır. FETÖ/PDY üyeleri, Bylock ve Turquoise yazışma ve mesajlaşma programı haricinde App Store ve Google Play mağazalarında bulunan LİNE, Tango, Kakoa Talk, CoverMe gibi sesli görüşmeler, fotoğraf, video gönderebilen programları kullanmaktadır."
İddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'den gelen mesajların, emir ve talimatların bölge imamlarına, bölge imamları vasıtasıyla il ve ilçe imamlarına ByLock (Turquoise Türkçe Versiyonu) üzerinden ulaştırıldığının bilindiği ve örgüt içerisinde gizliliğin en üst seviyede olduğunun anlaşıldığı kaydedildi.
- Sadece örgüt üyelerinin kullandığı özel program
İddianamede özel bir yazılım olarak üretilen ByLock'un özel bir server üzerinden sadece FETÖ/PDY mensuplarınca kullanılabildiğine vurgu yapıldı.
İddianamede, "Örgüt mensuplarının deşifre olmadan kendi aralarındaki haberleşmeleri sağlamaları amacıyla kullanımına sunulan ByLock isimli kriptolu program üzerinden haberleşmeyi sağladıkları anlaşıldığı, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmış olduğu ByLock isimli kriptolu programın kurulum dosyası olmadan internet üzerinden temininin mümkün olmayacağı, yani bu programa erişimin ancak örgüt üyeleri arasında birbirlerine kurulum dosyasını bluetooth, flash bellek gibi digital ortamdan vererek sağlanacağı kesin ve net olduğu, dolayısıyla ByLock isimli programa FETÖ/PDY silahlı terör örgütü içerisinde faaliyet göstermeyen bir kişinin ulaşmasının mümkün olmayacağı açıktır." değerlendirmesinde bulunuldu.
İddianamede, şunlar kaydedildi:
"Ülke genelinde FETÖ/PDY terör örgütü ile ilgili yürütülen soruşturmalar kapsamında şüpheliler tarafından gizlilik içerisinde iletişim kurmak için kullandıkları ByLock programı ile ilgili yapılan incelemede, yürütülen soruşturmalar kapsamında alınan ifadelerden anlaşıldığı üzere, 17 Aralık 2013 tarihinden sonra FETÖ/PDY üyeleri tarafından telefon dinlemeleriyle ilgili tedbir alınmaya başlandığı, Türkiye'de bulunan tüm telefonların güvenlik zafiyetleri ve dinlenmesinin çok kolay olduğunun örgüt tarafından bilindiği, bu konunun sohbetlerde anlatılıp toplantılarda örgüt görüşmelerinin Line, WhatsApp, Viber, Hi, Kakoa Talk, CoverMe gibi programlar üzerinden yapıldığı, bu programların güvenlik zafiyeti olduğundan örgütün bu programları kullanmaktan vazgeçtiği, örgütün kritik noktalarına bakan tüm üyelerinin yoğun olarak ByLock denilen programı kullandığı, örgüt üyelerinin Bylock üzerinden mesajlaşmak suretiyle bilgi alışverişini sağladıkları, ByLock ile ilgili FETÖ/PDY lideri Fetullah Gülen'den gelen talimatta, 'Tüm üyeler ByLock programı üzerinden görüşmeler yapsın, normal telefonla görüşme yapanlar hizmete ihanet etmiş olur' denildiği, 15/07/2016 günü anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca gerçekleştirilen ve başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişimi sonrası ülke genelinde örgüt mensuplarına yönelik başlatılan operasyonlar ve gözaltılar kapsamında, örgüt mensuplarının kriptolu ByLock programı üzerinden yaptıkları mesajlaşmalarda, deşifre olmamaları için alınacak tedbirler yönünden, telefonlarından ve bilgisayarlarından ByLock programını silmek suretiyle formatlamaları gerektiği ve güvenlik güçlerine karşı soruşturma aşamasında nasıl hareket etmeleri gerektiği yönünde talimatlandırıldığı görüldü."
Gizliliği en üst seviyede tutan FETÖ/PDY'nin devletin birçok kurum ve kuruluşları içerisine sızdığına işaret edilen iddianamede, örgüt mensuplarının kendilerini kamufle ederek bulundukları yerlerde örgüt adına eylem ve faaliyetlerine devam etmeye çalıştıkları, soruşturma kapsamında yakalanan ve ByLock programını kullandıkları anlaşılan kişilerin de FETÖ/PDY terör örgütünün hiyerarşisi içerisindeki talimatlar doğrultusunda hareket ettiklerinin değerlendirildiği aktarıldı.
AA
Kaynak: