Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Müezzinoğlu:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Müezzinoğlu:

"Milletin kürsüsünün hak ve hukukunun nasıl olacağını millete götürmek istiyoruz, milletten kaçırmıyoruz tam aksine millete gidiyoruz. O zaman ne kadar ideolojik olduklarını orada görüyoruz. Millete gidecek bir yolu engellemenin bütün gerekleri yapılıyor"

BURSA (AA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ''Milletin kürsüsünün hak ve hukukunun nasıl olacağını millete götürmek istiyoruz, milletten kaçırmıyoruz tam aksine millete gidiyoruz. O zaman ne kadar ideolojik olduklarını orada görüyoruz. Millete gidecek bir yolu engellemenin bütün gerekleri yapılıyor.'' dedi.

Müezzinoğlu, AK Parti Yıldırım İlçe Bakanlığı Danışma Meclisi'nin Barış Manço Kültür Merkezi'ndeki toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin zor bir yıl geçirdiğini söyledi.

16 Temmuz sabahından itibaren kendilerinin sorumluluğunun bir kat daha arttığını kaydeden Müezzinoğlu, şöyle konuştu:

"15 Temmuz gecesinde şehit olanlar 80 milyonun kaderine sahip çıktı. 15 Temmuz gecesi şehit olanlar şehitliği göze almasaydı, o gazilerimiz can pahasına tankın paletinin altına başına koymasaydı, kadınlarımız o silahı elindeki askerin veya asker bozuntusunun karşısında dimdik durmasaydı, bugün hiçbirimiz gelecek Türkiye'den, gelecek hayallerden bahsedemeyecektik. Dolayısıyla onların o duruşuna borcumuz. Bu ülkenin geleceğini planlamakta sorumluluklarımız var. İnşallah 2017'ye bu bilinçle yürüyeceğiz.''

- "Çalışma hayatında 'milli seferberlik' diyoruz"

Müezzinoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak 2016'da daralan istihdamı, artan işsizliği yeniden azalan işsizliğe artan istihdama dönüştürecek çalışmaları başlattıklarına değinerek, şunları aktardı:

''Yaklaşık 3 haftadır çalışma hayatında 'milli seferberlik' diyoruz ve 36 ili çalışanıyla, esnafıyla, işvereniyle, sanayicisiyle, sendikalarıyla, engellisinin evine giderek, askeri ücretlinin, emeklinin evine giderek onları normal yaşam koşullarındaki sıkıntılarını paylaşarak azaltma gayreti içindeyiz. Önceki gün Sayın Başbakanımızın da onayıyla 1 milyon istihdama 10 milyarlık desteği Bakanlık olarak bütçeledik. İnşallah 'İş arıyorum, çalışmak istiyorum, alın terimi dökmek istiyorum, ülkemin üretimine katkı sağlayarak evime helal rızk götürmek istiyorum' diyen hemen hemen herkese kapımız da gönlümüz de açık. Her türlü desteği vermeye de hazırız.''

Müezzinoğlu, anayasa çalışmalarına da değinerek, şunları söyledi:

"15 Temmuz'dan sonra gördüm ki bu büyük Türk milleti ve bu milletin o büyük ve güçlü lideri Recep Tayyip Erdoğan, dünyaya diyor ki, 'Ey dünya, artık hiçbir şey dünyada da eskisi gibi olmayacak.' İşte Türkiye'nin bu duruşu içeride ve dışarıda bazı bu milletten korkanları rahatsız etti. Çünkü bu milletin o medeniyet algısından, medeniyet değerlerinden korkan bir dünya var ve o korkan dünyaya eşlik eden içeride korkaklar var. İçerideki korkaklara bir bakın, o 'hayır'cılar bu milleten korktukları için 'hayır' diyorlar. Hiçbiri millete inanmanın, güvenmenin, sırtını yaslamanın gerekenlerini yapamıyor.''

- "İpin ucu milletin elindeyse bunun adı demokrasidir"

Anayasa değişikliğini TBMM'de geçirmek için gece gündüz çalıştıklarını dile getiren Müezzinoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

''Sabaha kadar çalışırız şikayet değil ama anlamsız ve çatışmacı, işgalci bir anlayışla milletin kürsüsünü işgal ettiler. Dediler ki 'Milletin kürsüsünü koruyoruz'. Arkadaşlar saçmalığın, ahmaklığın, daha çok kelime söylenir ama söylemeyeceğim. Çünkü milletini edebine yakışmaz, değerlerine yakışmaz. AK Parti ve MHP, orada milletin temsilcisi. Peki AK Parti ve MHP ne diyor? Milletin kürsüsünün hak ve hukukunun nasıl olacağını millete götürmek istiyoruz, milletten kaçırmıyoruz tam aksine millete gidiyoruz. O zaman ne kadar ideolojik olduklarını orada görüyoruz. Millete gidecek bir yolu engellemenin bütün gerekleri yapılıyor. Hani milletten korkmuyordun? Şimdi 'Hodri meydan' dedin son anda. 339'u görünce 'Hodri meydan' dediler. Peki hodri meydan ise evet başka çaren yok zaten. Desen de demesen de hodri meydan zaten oldu. Peki niye gidiyorsun Anayasa Mahkemesine? Arkadaşlar alıştılar tabii, 367 gibi bugün bile utandıkları bir kararı, 'Olsun biz bir daha utanalım ama bu milletin eline geçmesin' diye bakıyorlar. İpin ucu milletin elindeyse bunun adı demokrasidir.''

AA

Kaynak:Haber Kaynağı