İSTANBUL (AA) - Yazar Derya Kılıçlar, Mavi Marmara gemisine İsrail donanması tarafından yapılan saldırıda hayatını kaybeden eşi Cevdet Kılıçlar'ın, uğruna ölmeyi istediği önemli değerlere sahip olduğunu belirterek, "Onun örnekliğine ihtiyacımız olduğunu düşünerek 'Cevdet: Bir Şehidin Hikayesi' kitabını yazdım." dedi.

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen "İlk Kitaplar İlk Heyecanlar" programında, Gazze'ye insani yardım götürmek için yola çıkan Mavi Marmara gemisine İsrail donanması tarafından yapılan saldırıda hayatını kaybeden Cevdet Kılıçlar konuşuldu.

Açılış konuşmasını yapan TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, Derya Kılıçlar'ın "Cevdet: Bir Şehidin Hikayesi" adlı kitabının hak ettiği yeri bulacağına inandığını kaydetti.

Mavi Marmara'nın tarihin en insani eylemlerinden biri olduğunu vurgulayan Bıyıklı, şöyle devam etti:

"Bütün haklarından mahrum edilen bir halka dünyanın her yerinden gelen vicdan sahiplerinin gerçekleştirdiği bir iyilik seferiydi. Fakat terör devleti İsrail bu masum seferi kana bulayarak kardeşlerimizi katletti. Şehitlerimizin aziz hatıralarını yaşatmak için sanatın ve edebiyatın gücünden istifade etmek gerekiyor. Eğer biz bunu yapmazsak yarın bizim çocuklarımız zalimleri mazlum, mazlumları da zalim olarak öğrenmek durumunda kalır. Sorumluluk duygusu içinde çok önemli bir esere imza atan Derya Kılıçlar'ı tebrik ediyor, şehidimizi rahmet ve minnetle anıyorum."

- "Geleceğe bir miras bırakmak istedim"

Yazar Derya Kılıçlar, Mavi Marmara şehidi Cevdet Kılıçlar'ın hayattaki duruşunun çok kıymetli olduğunu ifade ederek, "Uğruna ölmeyi istediği önemli değerleri vardı. Onun örnekliğine ihtiyacımız olduğunu düşünerek 'Cevdet: Bir Şehidin Hikayesi' yazdım." şeklinde konuştu.

Dünyada olup bitenleri ruhunda hisseden eşiyle ilgili yazarken oldukça zorlandığını anlatan Kılıçlar, "Amacım onu hakkıyla anlatabilmekti. Çocuklarıma torunlarıma ve geleceğe bir miras bırakmak istedim. Bunun için Ali Ural'ın atölyesine dahil oldum ve kendisinin bana çok önemli katkıları oldu ve onun sayesinde bu kitap ortaya çıkabildi. Uzun bir yolculuktu. Doğru bir adreste olabildiğim için Allah'a hamdediyorum." dedi.

Ali Ural ise konuşmasında Derya Kılıçlar'ın çalışmasının sanatla hakikate ulaşma çabasında özgün bir yere sahip olduğunu ifade etti.

Derya Kılıçlar'ın kitabında bir anıdan ve hayat arkadaşının yansımasından daha fazlasını okuyucuya aktardığının altını çizen Ural, "Mavi Marmara gittiği zaman içinde ben de olsaydım diye düşünenlerden biriyim. Çok önemli bir olaydı ve asla unutulmaması gerekiyor. Yeryüzünde zulüm gören Müslümanlara karşı duyarlılık gösteren ve bizim yapamadığımızı yapanlardan biriydi Cevdet Kılıçlar." diye konuştu.

- "Elinden, dilinden emin olduğumuz biriydi"

Gazeteci Kemal Gümüş, Cevdet Kılıçlar'dan çok şey öğrendiğini belirterek, "Elinden, dilinden emin olduğumuz biriydi. Müslümanlar olarak içimizde böylesi değerleri taşıdığımız için gurur duyduğumuz insanlardan biriydi. Bu durum şehadetinden sonra fark edildi." şeklinde konuştu.

Fatma Gülşen Koçak, şehitlerin yaşantılarında şehit olmaya hazırlandıklarına inandığını ifade ederek, "Derya Kılıçlar belki de en zor yerden başladı. Çünkü eşinin yani kendinin bir parçası olan hayatı anlattı." dedi.

Cihangir Yıldız, Cevdet Kılıçlar ile çok kısa bir dönem geçirmelerine rağmen üzerinde büyük tesir bıraktığını anlatarak, şunları söyledi:

"Fotoğrafçılık sevgisini bana Cevdet aşılamıştır. Yaşayışıyla şehadeti hak eden bir insandı. O vermiş olduğu sözü tuttu. Sözünün altına canıyla imzasını attı. Ne mutlu sözünü tutanlara."

Şule Yayınları tarafından okuyucuyla buluşturulan "Cevdet: Bir Şehidin Hikayesi" kitabında, Mavi Marmara'nın şehitlerinden Cevdet Kılıçlar'ın hayat hikayesi, Derya Kılıçlar'ın anlatımı ve eşinden kalan fotoğraf kareleri eşliğinde sunuluyor.

Gazze'deki abluka ve ambargoyu delmek ve İsrail'in yaptığı hukuksuzluğa dikkati çekmek amacıyla yola çıkan Mavi Marmara gemisi 31 Mayıs 2010 tarihinde Akdeniz'de İsrail donanması tarafından saldırıya uğramıştı. Saldırıda silahsız 10 insani yardım aktivisti şehit olmuş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.