TBMM (AA) - CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil, "LÖSEV tarafından kurulan hastanenin tam kapasite olarak çalışması için izin verilsin, Lösemi Haftası çocuklar için bayrama dönüşsün" dedi.

İrgil, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, 2-8 Kasım haftasının "Lösemili Çocuklar Haftası" olduğunu anımsatarak, lösemili hasta yaşının çocuklarda bir yaşın altına kadar indiğini söyledi.

Çocuk kanserleri içerisinde ilk sırada lösemi hastalığının geldiğini, bu hastalığın tedavi sürecinin zor ve pahalı olduğunu aktaran İrgil, her yıl iki bin civarında çocuğun tedavi aldığını, iyi bir tedavi verilirse iyileşme oranlarının yüzde 92 olduğunu ifade etti.

Lösemili çocuklar tedaviye ulaşırsa, hastalığın tedavisinin olabildiğine işaret eden İrgil, Anadolu'nun birçok yerinde çocukların tedavi amacıyla Ankara, İstanbul veya İzmir'e gönderildiğini anlattı.

Lösemili çocuklarla ilgili tek bir kurumun bulunduğunu ve onun da Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV) olduğunu vurgulayan İrgil, LÖSEV'in buna ilişkin Ankara'da büyük bir hastane kurduğunu hatırlattı.

LÖSEV'in kurduğu 400 yataklı hastanenin tamamlandığını ifade eden İrgil, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin en lüks ve gelişmiş cihazlarına sahip LÖSANTE Hastanesi, ücretsiz hizmet vermek üzere hazır, fakat ilginç bir sorun var. Sağlık Bakanlığı, hastanenin sadece 75 yatağına ruhsat verdi; tamamını açtırmıyor. 'Hastane ihtiyacımız var' dendiği bu dönemde, beş yıldızlı hastaneye bürokratik olarak engel oluyoruz. Maalesef bürokrasi kurbanı oldular. Lösemili çocuklar ve kanser hastaları tedavi olmak için sıra beklerken biz bu hastaneyi açamıyoruz. Buraya, dünyanın en iyi radyoterapi cihazı alındı. Kuruluş izni verilmiş olmasına rağmen Sağlık Bakanlığı, çalıştırılması için ruhsat vermedi.

LÖSEV tarafından kurulan hastanenin tam kapasite olarak çalışması için izin verilsin, Lösemi Haftası çocuklar için bayrama dönüşsün."

Bir gazetecinin, Bursa'da iplik-boya fabrikasındaki patlamaya ilişkin sorusunu yanıtlayan İrgil, patlamada 5 kişinin hayatını kaybettiğini anımsatarak, "Ölenlerden birisi fabrika sahibinin oğlu, diğeri de yan fabrikada sigara molası için dışarıya çıkan bir işçidir. Diğer ölen üç işçinin de Suriye uyruklu olduğu iddia ediliyor. Burada sıkıntılı şey şu: Gürsu'daki OSB, patlamanın önüne geçmek için ortak merkezi buhar sistemi oluşturmuş. Bu fabrika, bu sisteme dahil değil. Bölgedeki kendini yenilemeyen ve kazan sistemlerini tekrar revize etmeyen 2-3 fabrikadan bir tanesidir. Burada çalışan işçilerin çoğunun sigortasız olduğu iddia ediliyor." diye konuştu.

İrgil, iş güvenliğinin, nerede olursa olsun sermayenin gönlüne terk edilemeyeceğini, bunun denetiminin devletin görevi olduğunu söyledi.

AA