Çocuklarını haczettiren baba
Boşandıktan sonra iki çocuğunun velayeti eski eşine verilen baba, annelerinin çocukları göstermek istememesi nedeniyle icra memuruyla gidip çocuklarını görebiliyor.
Boşandıktan sonra iki çocuğunun velayeti eski eşine verilen baba, annelerinin çocukları göstermek istememesi nedeniyle icra memuruyla gidip çocuklarını görebiliyor. Çocuklarını haczettiren baba İbrahim Aksoy, bu durumu “İnsan Hakları Sözleşmesi”ne aykırı bulduğu için de hukuk mücadelesini Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı.
2009 yılında açılan dava sonucunda eşinden boşanan İbrahim Aksoy, velayetleri annelerinde olan biri down sendromlu iki çocuğunu görebilmek için her ay ‘icra’ yoluna başvuruyor. Yerel mahkemenin ayın belirli günlerinde çocuklarını görebilmesini karar verdiği İbrahim Aksoy, eski eşi çocuklarını göstermediği için her ay İcra Dairesi’nin yolunu tutuyor. Bu işlemler için her seferinde yaklaşık bin 200 lira ödeyen baba Aksoy, icra memuruyla gidip çocuklarını haczediyor, evlatlarını ancak bu şekilde görebiliyor.
Aylık yaklaşık bin 200 lira para yatırarak çocuklarını haczettirdiğini söyleyen baba, yerel mahkemenin kararını Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı.
“EVCİL HAYVANLAR BİLE HACZEDİLEMİYOR”
Şu anda 17 yaşında ve 6 yaşında olan erkek çocuklarını icra memuru eşliğinde gidip alarak onlarla vakit geçirebilen Aksoy, “İnsan kendi çocuğunu haczederek görür mü? Maalesef, Türkiye Cumhuriyeti’nde bu görülür. İcra ve İflas Kanunu’nun içerisinde ‘kullanılan ev eşyalarının haczedilemeyeceği, evcil hayvanların haczedilemeyeceği’ hükümleri vardır. Buna rağmen öz çocuğumu icra marifetiyle görüyorum. Bu da bir babaya yapılacak en büyük zulümlerden biridir. Özellikle maddi gücü olmayan babanın çocuklarını görebilmesi mümkün değildir” dedi.
“İNSAN HAKLARINA AYKIRI”
Çocuklarının ve kendisi gibi mağdur olduğunu söylediği babaların hakkını aramaya devam edeceğini söyleyen Aksoy şöyle konuştu; “Barolar Birliği’ne yaptığım bir müracaat üzerine, çocuk icrasının İnsan Hakları’na aykırı olduğuna dair bir karar ulaştı bana. Tek şansım kaldı baba olarak. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitmem gerekiyordu ama son değişiklikler nedeniyle bu başvuruyu Anayasa Mahkemesi’ne yapmak durumunda kaldım. Ve şu anda Anayasa Mahkemesi’ne çocuklarımı göremiyor olmam ve İcra-İflas Kanunu’nun insan Hakları’na aykırı olması nedeniyle, Çocuk Hakları nedeniyle açmış olduğum bir dava var. Mücadelem, hukuk bazında devam ediyor.”
“KADINLARDAN DAHA MAĞDURUZ”
Erkek ve baba olarak kadınların mağduriyetinden çok daha fazla mağduriyet yaşadıklarını savunan baba Aksoy, “Bizim Mağduriyetimizi biz baba olarak kaldırabiliriz ama burada önemli olan, Anayasa’nın 1. maddesinde istisna olarak ta görülen çocukların haklarının ihlali, çocukların yaşadığı olumsuzluklar önemlidir. Bunu da Türkiye Cumhuriyeti’nde Kamu Kurum ve Kuruluşları, hiçbir şekilde çocukların mağdur olduğunu görmek istemiyor. Haklı veya haksız olduğuna bakılmaksızın kadınlar korunmaya çalışılıyor” diye konuştu.
Adil yargılama hakkının ihlali, cinsiyet ayrımcılığı, eşler arasındaki eşitlik ilkelerine aykırılık gerekçeleriyle Anayasa Mahkemesi’ne başvuran İbrahim Aksoy, devletten 20 bin lira maddi ve 100 bin lira da manevi tazminat talebinde bulundu. Aksoy, “Bu karar çıktığında bir çok baba ve anne çocuk icrası zulmünden kurtulacak” dedi.
iha