Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Lavrov'a cevap: Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Lavrov'a cevap: Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un Afrin açıklamasına ilişkin, "Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz. Yeri geldiği zaman Afrin'i, Afrinlilerin kendisine bizzat teslim ederiz. Ama bunun zamanı bize aittir." dedi.

 Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik, "Şimdi duydum ki Hatay'a gidiyormuş. Hayırdır ya günaydın. Ne oldu? O zaman yapman gereken bir şey var. Postalın eksikse sana postal da gönderelim. Olur ya parka filan eksikse onu da gönderelim." dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Son iki haftadır çok önemli gündem maddeleriyle milletin hizmetinde olduklarını belirten Erdoğan, 28 Mart'ta yatırım ortamının iyileştirilmesi konusundaki son çalışmaları tanıttıkları kritik bir toplantıya katıldıklarını anımsattı. Erdoğan, bu düzenlemeyle şirket kuruluşundan inşaat izinlerine kadar pek çok alanda yatırımcılara, esnafa zorluk çıkartan prosedürlerin kolaylaştırıldığını söyledi.

Erdoğan, aynı gün yaptıkları Milli Güvenlik Kurulu toplantısında da ülkenin ve bölgenin karşı karşıya kaldığı krizler konusundaki tavırlarını gayet net bir şekilde kamuoyuna ve dünyaya duyurduklarını ifade etti.

Savunma Sanayi İcra Komitesi toplantısı yaparak çok önemli projeleri görüştüklerini ve karara bağladıklarını da aktaran Erdoğan, her ay yaptıkları il başkanları toplantısını da 30 Mart'ta gerçekleştirdiklerini, il başkanları, MKYK ve MYK toplantılarında kongreler başta olmak üzere partinin gündemindeki konuları enine boyuna konuştuklarını, tartıştıklarını ve yol haritalarını belirlediklerini anlattı.

Erdoğan, Pendik ve Ümraniye ilçe kongreleriyle, Adana ve Hatay'daki il kongrelerine iştirak ettiklerine değinerek, şöyle devam etti:

"Hatay'da askerlerimize destek için bir sınır karakolumuzu ziyaret eden sanatçı, sporcu ve medya mensuplarımızla da buluşarak Mehmetçiklerimize moral verdik, yanlarında olduğumuzu gösterdik. Bu durum birilerini rahatsız etmiş olmalı ki, oraya giden sanatçılarımıza olmadık ifadelerle hakaret etmeye kalktılar. Gerek biz gerekse sanatçılarımız hak ettikleri cevabı kendilerine verdik. Buna rağmen hala nasıl olur da bu ülkenin bir sanatçısı, askerine desteğe giden sanatçıya kem söz söyleyebilir, inanın aklımız almıyor.

Bununla kalmadık, aynı şekilde, tabii şahsıma olan hakaretler yine tavan yaptı. Tabii bütün bunlar karşısında maalesef zaman zaman 'bunlara gereken cevabı siz vermeyin, biz verelim' diyen arkadaşlarımız var. Tamam da sözün şiddeti önem arz ediyor."

- "Postalın eksikse postal..."

Erdoğan, bulunduğu makamın, bu hakaretleri kabul eden makam olmadığını, bulunduğu makamın o kişilere akıllarının alacağı şekilde gerektiğinde cevabı vermesi gereken makam olduğunu bildirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik, "Şimdi duydum ki Hatay'a gidiyormuş. Hayırdır ya günaydın. Ne oldu?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"O zaman yapman gereken bir şey var. Postalın eksikse sana postal da gönderelim. Olur ya parka filan eksikse onu da gönderelim. Şunu bir defa bilmen lazım; bu ülkede biz askerimizle doğduk, askerimizle yürüyoruz, Mehmetçiğimizle doğduk, Mehmetçiğimizle yürüyoruz. 'Afrin'de ne işiniz var? Afrin'in merkezine kadar sakın girmeyin ha' diyen kimdi? Siz değil miydiniz?

İşte biz, size rağmen Fırat Kalkanı Harekatı'nı yaptık. Biz, Bay Kemal'e rağmen Zeytin Dalı Operasyonu'nu yaptık. Bu sabah itibarıyla etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4 bin 71. Herhalde gözyaşı dökmeyi de unutmazsın. Onlarla zaten kol kola gezdin, yürüdün şimdi bir de göz yaşı dökmeyi ihmal etme."

- "Bir tane Türk bayrağı var mıydı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların dışında Kuzey Irak'ta etkisiz hale getirilen terörist sayısının 337, yurt içinde etkisiz hale getirilenlerin sayısının da 165 olduğunu açıkladı.

Bu mücadelenin sonuna kadar kararlılıkla devam edileceğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Tek terörist bu ülkede evelallah kalmayıncaya kadar bu mücadelemizi devam ettireceğiz. Aksi takdirde şehitlerimize biz bunun hesabını veremeyiz. Biz, bu noktada özellikle şehitlerimizi, onların ailelerini yalnız koyamayız. Biz şehitlerimizle beraberiz çünkü biz bir şeye inandık; Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, onlar diridirler siz anlamazsınız.

Ama şu anda Bay Kemal ve onunla beraber iş birliği yapan koalisyon ortakları; onların böyle bir derdi yok. Onlar bundan anlamazlar. Onların bu noktada hassasiyeti yok, onlar bundan anlamazlar çünkü onların derdi bu ülkeyi bölmekti, parçalamaktı. Bay Kemal, sen Hakkari'de mitingini yaptığın zaman bir tane Türk bayrağı var mıydı onu söyle. Orada o zaman işte bu malum partinin destekleriyle gittin, miting yaptın. Yapamazsın, sende o irade yok, sende o güç yok. Sende o güç olsaydı biz seni oradan tanırdık, bilirdik."

yrı bir mesele olduğunu vurguladı. Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun böyle bir meselesi olmadığını belirterek, terör örgütüyle iç içe olanlarla kol kola, omuz omuza adalet yürüyüşü yaptığına işaret etti.

Bunun hesabını sorma zamanının geldiğini ifade eden Erdoğan, "Sandık önümüze geldiği zaman bunu hesabını sormaya var mıyız? Bu sözde, lafla olmuyor, çalışarak, kapı kapı dolaşarak olacak, çalmadık kapı bırakmamaya var mıyız?" diye sordu.

Erdoğan, İstanbul'da 2 Nisan'da yapımı tamamlanan 80 okul ile 59 okulun spor salonunun toplu açılış törenine katıldığını anımsatarak, 2 bin 47 derslikli eğitim yatırımlarının, İstanbul ve ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.

-"Yüzde 10'unu karşılayacak"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen salı, Türkiye açısından tarihi bir hadiseye şahitlik ettiklerine işaret ederek, "Türkiye'de bir ilk, bu ilki AK Parti iktidarı yapıyor. O da Mersin Akkuyu'da Türkiye'nin 60 yıllık rüyası olan ilk nükleer güç santralinin temelini, Rusya Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin ile canlı bağlantıyla attık." diye konuştu.

Erdoğan, 4 etabı olan güç santralinin yatırım bedelinin, yaklaşık 22 milyar doları bulacağını ifade ederek, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin tüm reaktörleriyle devreye girdiğinde Türkiye'nin elektrik tüketiminin yüzde 10'unu tek başına karşılayacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk ünitesini 2023'de devreye almayı hedefledikleri bu santralle, Türkiye'nin dünyada az sayıdaki nükleer güç santrali sahibi ülkeler arasına gireceğini vurguladı. Erdoğan, bunu ikinci, üçüncü projelerin izleyeceğini dile getirerek, en son teknolojiyle inşa edilecek bu santralin, Türkiye ve millete hayırlı olmasını temenni etti.

-"Bu işlerin nasıl yapılacağını öğrenen ülke"

Rusya'da şu anda gençlerin eğitim aldığını, bunların peyderpey gelmeye başladığını anlatan Erdoğan, ilk etapta 3 bin 500, daha sonra inşaat süresince de 10 bin kişinin istihdam edileceğini kaydetti. Erdoğan, "Hem istihdam hem de bir taraftan da artık bu işlerin nasıl yapılacağını öğrenen bir ülke." dedi.

Erdoğan, aynı gün Rusya ile üst düzey işbirliği konseyi toplantılarının 7'ncisini gerçekleştirdiklerine değinerek, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile baş başa görüşürken, bakan ve kurum yöneticilerinin de kendi muhataplarıyla bir araya geldiğini söyledi.

Hep birlikte yaptıkları değerlendirme toplantısında ise gündemlerindeki tüm hususları detaylı şekilde ele aldıklarını anlatan Erdoğan, Türkiye'nin Rusya ile enerjiden savunma sanayine, turizmden tarıma kadar çok geniş bir alanda ve çok derinlikli ilişkileri olduğunu dile getirdi.

-"Hedef 100 milyar dolar"

Bu toplantıda diğer hususların yanı sıra yakın iş birliği içinde oldukları bölgesel meseleleri de ayrıntılı şekilde görüştüklerini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ticaret hacmimiz şu anda 22 milyar doları buldu. Hedefimiz 100 milyar dolar. Rusya ile önümüzde kullanılmayı bekleyen daha pek çok fırsat olduğunu biliyoruz. Akkuyu ve TürkAkım gibi enerji projeleriyle, S-400 gibi savunma sanayi projelerinin lokomotifliğinde bu fırsatları imkana çevireceğimize inanıyorum.

Çarşamba günü ise Rusya ve İran ile birlikte ilkini Soçi'de yaptığımız zirvenin ikincisini Ankara'da gerçekleştirdik. Rusya ve İran ile Suriye krizinin çözümünde bir dönüm noktası olan bu zirveleri ve aramızdaki yakın iş birliğini devam ettirmekte kararlıyız. Bununla kalmıyoruz, üçüncüsü inşallah Tahran'da olacak. Bu vesileyle burada bir gerçeği söylemem lazım; Doğu Guta ve Duma, bu katliamı yapanları lanetliyorum. Kimden gelirse gelsin, bu katliamı yapanlar bunun hesabını, bunun bedelini kesinlikle ağır ödeyeceklerdir. Bununla ilgili görüşmelerimizi, çalışmalarımızı da sürdürüyoruz. Dün Sayın Putin ile bir telefon görüşmem oldu. Görüşmeler bugün, yarın yine aynı şekilde devam edecek."

-"Asla esneme yok"

Erdoğan, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla bir grup avukatla, avukatların ve hukuk sisteminin genel sorunları ve devam eden FETÖ davaları konusunda samimi sohbetleri, değerlendirmeleri olduğunu belirtti. Erdoğan, bu avukatların, FETÖ davalarını sürekli takip ettiğini, asla esneme olmadığını bildirdi.

Polis teşkilatının kuruluş yıl dönümünü kutladıklarını ifade eden Erdoğan, polis teşkilatının bunca yıldır verdiği şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır diledi.

Erdoğan, hafta sonu Aydın, Denizli, Siirt ve Van il kongrelerine katıldığını, bu kongrelerin muhteşem olduğunu dile getirerek, kongrelerini sadece kapalı salonda yapmadıklarını, önce salon dışında adeta bir meydan mitingi gibi yaptıklarını, sonra salon içine geçtiklerini söyledi.

İzmir ve İstanbul il kongreleri ile bu maratonu nihayete erdirmeyi ve büyük kongreye hazır hale gelmeyi hedeflediklerini ifade eden Erdoğan, salondan atılan sloganlara karşı "Hadi bakalım, İzmir'e geldiğimizde göreceğiz." diye konuştu.

Proje bazlı teşvik sisteminin tanıtımını dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yaptıklarını anımsatan Erdoğan, 19 firmaya ait 23 projeye ilişkin teşvik belgelerini sahiplerine teslim ettiklerini dile getirdi.

Yatırım bedeli 135 milyar lira, doğrudan istihdamı 34 bin kişi, dolaylı istihdamı 134 bin kişi olan söz konusu projelerle ihracatı 6 milyar doların üzerinde artırıp, ithalatı da 12 milyar doların üzerinde azaltacaklarını anlatan Erdoğan, "Böylece geçtiğimiz yıl 47 milyar doları bulduğu için eleştiriye uğradığımız cari açığımızda 19 milyar dolarlık bir iyileştirmenin temelini atmış oluyoruz." dedi.

- FETÖ ile mücadele

Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldikten sonra ilk ziyaretlerinden birini Türkiye'ye yapan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov'u dün ağırladıklarını hatırlattı.

Ceenbekov ile başta FETÖ ile mücadele olmak üzere iki ülkenin güvenliği, huzuru ve ilişkilerinin geleceği açısından kritik meseleleri ele aldıklarını belirten Erdoğan, "İnşallah Kırgız makamlarıyla el ele verip FETÖ'yü bu ülkede de tasfiye edeceğiz. En son Gabon 3 tane önemli FETÖ'cüyü ülkemize teslim etti. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, onlar kaçacak biz kovalayacağız. Kosova'dan 6'sını aldık. Şimdi Gabon'dan 3'ünü aldık. Milli İstihbarat Teşkilatımız kovalıyor. Şimdi bakalım yenisi nereden çıkacak?" diye konuştu.

- "Kale almayayım diyorum ama..."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Suriyeli sığınmacılara yönelik ifadelerini eleştiren Erdoğan, şunları söyledi:

"Her defasında, 'şu ana muhalefetin başındaki zatı kale almayayım, zırvalarına cevap vermeyeyim' diyorum ama milletimize olan sorumluluklarımız en azından bazı konularda bizi harekete geçmeye mecbur bırakıyor. Bu zat, geçtiğimiz günlerde Roman vatandaşlarımızla bir araya gelmiş, iyi de etmiş. İhtiyacı var, çok önemli. Grup kürsüsünde 'kendin çal kendin oyna' misali zırvalayacağına hiç değilse gerçek hayatın içine girmiş. Tabii niyet bozuk olunca, her nasılsa bu zat en makul işi bile skandal hale getirmeyi başarıyor. Geçmişte Suriyeli kardeşlerimiz için sıkça kullandığı nefret dilini bu defa güya Roman kardeşlerimizi tahrik etmek üzere yeniden devreye almış. Bu zat, 2014 yılında Suriyeliler için 'çocuklar dilenci, kadınların ne olduğunu bir araştırın' demişti. 'Vatana ihanet etmek 1,5 milyon Suriyeliyi Türkiye'ye sokmak demektir' sözlerini edebilmişti. Aynı zat 2015 yılında, 'Suriyelileri kendi ülkelerine geri göndereceğiz' demişti. 2016 yılında bu defa Suriyelilerin yeraltı dünyasının önemli aktörleri olacağı, düzenimizi bozacağı kehanetinde bulunmuştu. Hatta hızını alamayıp demokrasi bakımından Suriye ile Türkiye'yi karşılaştırmıştı. Bu yıl ise Suriyeli sayısına ve bunlar için harcanan paraya kafayı taktı. Suriyeli sayısının ne kadar olduğunun bilinmediğini iddia ediyor. Halbuki ilgili kurumlara sorsa günü gününe tam sayısını alabilir."

Kılıçdaroğlu'nun, Suriyelilerin kendi vatanları için savaşmadığını iddia ettiğini anımsatan Erdoğan, Cerablus'ta, Dabık'ta, El Bab'da, Afrin'de Türk Silahlı Kuvvetleriyle omuz omuza mücadele eden ve şehit edilen binin üzerindeki ÖSO mensubunu yok saydığını söyledi.

- "31 milyar dolara göz dikecek kadar aç gözlü olduğunu gösterdi"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrin'deki ÖSO'nun komuta kademesinin ziyarete geldiğini anımsatarak, şöyle devam etti:

"Enteresandır ki rütbesi albay olan komutanlardan bir tanesi için 'bu komutan cephedeki en fedakarlardan bir tanesi' denildi. 'Hayırdır' diye sorduğumda ise 'karnını aldılar' dediler. Açtılar ki tamamıyla karın bölümü operasyon geçirmiş. Sadece o değil, omzundan, kalçadan her taraftan mermiler almış. Fakat durmamış ve daha sonra tekrar cepheye gitmiş ve hala cephede. Bakıyorum bunların kolunda Türk bayrağı kokartı var, öbür tarafında da Suriye bayrağı var. Ey Kemal; sende bunlardaki cesaret, bunlardaki ruh, bunlardaki iman var mı? Sen ancak adamlarını Esed'e gönderirsin, en sonunda da sen onun yanına gidersin. Biz nasihat ettik olmadı, olmayınca da ilişkilerimizi kestik. Zaten bizim askerimizin oralara niçin gittiğine kafası basmadığı için 'benim askerimin hayatı o kadar ucuz değil' yaygaraları kopartabilmişti. Daha da ileri gidip Suriyeliler için harcanan 31 milyar dolara göz dikecek kadar aç gözlü olduğunu da göstermiştir."

-Lavrov'a cevap

Lavrov'un Afrin açıklamasını değerlendiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu yaklaşım çok yanlış. Biz şu anda Afrin'i kime geri vereceğimizi çok iyi biliyoruz. Suriye'de şu anda başka ülkelerin kontrol altında tuttuğu yerlerin Suriye'ye teslimi konuşulsun. 'Oraları rejim verdi' ifadesi bizi ikna etmez. Biz yeri geldiği zaman Afrin'i, Afrinlilerin kendisine bizzat teslim ederiz. Ama bunun zamanı bize aittir; onu da biz belirleriz, Sayın Lavrov değil."

 

 

Kaynak:Haber Kaynağı