Dağlara gömülen hayatlar
Umur Talu'nun bugün köşesine taşıdığı uzman çavuşların sorunları Parantez'de tartışıldı. Uzman çavuşlardan şok eden açıklamalar
Uzman Çavuşlar yazdıkları mektuplardan sonuç alamayıp, üstüne bir de ceza alınca mektupları Umur Talu'ya gönderdiler. İşte o feryat mektupları ve Parantez programındaki isyanları...
Umur Talu / Sabah
Eve dönüş, evde umduğunu değil, bulduğunu yiyiş!
"Çocuklar eve döndü" ya...
Üniforması henüz üstünde olanlardan bazıları, elbette gurur da duydukları üniformayı mecburen çıkarma günü yaklaştıkça, hayatta olduklarına şükretmek ile bu hayatta böyle olduklarına üzülmek, öfkelenmek arasında bir yerdeler.
Nasıl olsa, "aydınlar", "aydın gazeteciler" esasında esaslı muhafazakar da olmasına çok şaşırdıkları "muhafazakar demokrat" hükümete "sivil" istida yazıyor... Demokrasi için...
Ben de "içinde savaş geçmeyen asker mektubu" yayınlayayım.
Ne iktidara beğendireyim, ne Meclis'e, ne Genelkurmay'a, ne milletin bir kısmına.
Bunların da bir tür "insan hakkı, adalet, hakkaniyet, samimiyet, cumhuriyet, demokrasi, eşitlik, ifade özgürlüğü, maneviyat" meselesi olduğunu bir kez daha vurgulayarak.
İŞTE UZMAN ÇAVUŞLARIN O FERYATLARI
Sayın Milli Savunma Komisyonu;
Kara Kuvvetleri'nde 3269 sayılı yasaya göre görev yapan uzman çavuşlarız.
Sayın Komisyon, sizden küçük bir isteğimiz var. Kanunun 5'inci maddesindeki '45 yaşına girdikleri yıla kadar çalışabilirler'in '50' olarak değiştirilmesini istiyoruz.
Çünkü bizler, emekliliğimize bir, iki yıl kala, yaşımız 45'e girdiği gerekçesiyle çalıştırılmayarak, emekli de olamadan, Silahlı Kuvvetler'den ayrılmak zorunda kalacağız.
Bir çoğumuzun özürlü çocuğu var, eşler çalışmıyor, evimiz, birikimimiz yok. Şimdiden bunalımdayız.
Emekli Sandığı'na kesilen paramız da orada kalacak.
Bu küçük değişikliği istiyoruz çünkü biz de bu vatanın evlatlarıyız. Tek sermayemiz canımızı, gözümüzü kırpmadan verme pahasına görev yaptık, vergi verdik, kimimiz şehit oldu.
Yüce devletimizden artık bizi düşünmesini istiyoruz. Kimse yazar kasayı başbakanlığa fırlatmadan, ağaca çıkmadan, uzman çavuş cinnet getirip eşini, çocuğunu kesti gibi haberler olmadan bu sorunun çözüleceğine inanıyoruz.
Umur Bey;
Başbakanlık İletişim Merkezi denen yere, uzman jandarma sorunları ile ilgili birkaç kez müracaat ettim.
Cevap geldi, müracaatı amirinize yapın diye. Sonra savunmam alındı, 5 gün oda hapsi ile cezalandırıldım.
25 bin uzman jandarma adına rica ediyorum. Lütfen bu konuları dile getirin.
Hırsızlık yapmadım, yüz kızartıcı suç işlemedim, sadece bir hak aradım.
Meslekte 15 yılım geçti. 7 yılı OHAL bölgesinde.
Üniversite bitiren bir uzman jandarma 3'e 8 kademesine kadar inebiliyor. Diğer devlet memurları gibi tahsili işe yaramıyor. 4 yıllık işletme fakültesi bitirdim ama hala ortaokul statüsünde görülüp özlük hakkım ve maaşımı ona göre alıyorum. Bu ne Anayasa'daki eşitlik ilkesiyle, ne İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'yle bağdaşır.
Bizim sorunlarımızı bilen, ilgilenen duyarlı bir gazeteci olarak, lütfen adımı açıklamadan bu sorunları yazarsanız minnettar kalırız.
İŞTE UZMAN ÇAVUŞLARA YAPILAN O VEFASIZLIK...
Değerli Komutanımız;
Kara Kuvvetleri'nde çalışan Uzman Çavuş... 'in eşiyim.
Eşim bir yıl sonra 45 yaşına gireceği için işine son verilecekmiş. Emekli de olamıyor, iki yılı kalıyor.
İki çocuğumuz var, okuyorlar. Kredi ile bir ev aldık, ödemesi sürüyor. Başka birikimimiz yok. Maalesef ben de çalışmıyorum.
Şimdiden huzurumuz kaçtı. '45'imde işsiz kalınca ben ne yaparım' deyip duruyor.
Sayın Komutanım; kanunlar karşısında boynumuz kıldan ince ama insanları kullan kullan, sonra işime yaramazsın diye at diyen kanun olur mu?İşsiz, sosyal güvencesiz.
45 çok yaşlı değil ki. Diğer işlerde çalışma yaşı yükseltilirken, uzman çavuş işten atılıyor.
Bunlar her yerde canlarını ortaya koyup askerlik yapmadı mı?
Güzelim vatanımızda ikinci sınıf insan muamelesi görmek, böyle itilip kakılmak ağrımıza gidiyor Sayın Komutanım.
Dertlerini yazmaya bile inanın korkuyorlar.
Bu konuda siz bize yardım edebilirsiniz diye sizi rahatsız ettim.
Sayın Milletvekilimiz;
Konyalı bir uzman çavuşum. Yaklaşık 45 bin kişi adına da sesleniyorum.
Köy korucularının özlük hakları dahi değişirken biz hayal kırıklığına uğradık.
Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş bir kanun teklifi verdi. Muhalefetin önerisi diye lütfen desteksiz bırakmayın.