Kasım Çakır
DARBEYİ ‘’KÖTÜ ADAMLAR’’ YAPTI
Kötü’nün sözlük anlamı:
1-İstenilen, beğenilen nitelikte olmayan, fena, iyi karşıtı, zararlı tehlikeli olan adam.
2-Korku, endişe veren, kişi veya toplum üzerinde olumsuz etkileri olan.
3-İyinin karşıtı olan. Düzen bozucu ve yıkıcı olarak beliren şeyler.
4-filmlerde izleyiciye sevimsiz gelen, filmin kahramanıyla çekişme durumunda olan ve sonunda çoğu kez alt olan kimse.
KÖTÜ ADAM: :Birinin yararlandığı, birinin yanında bulunan,onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse. Görevli kimse.
Biz Müslümanlar taratılmışı yaratandan ötürü sevdik. Batı ülkelerinin, egemen güçlerin yöneticileri Müslümanları hiç sevmediler. Son yüzyılda Müslümanlara, bölge ülkelerine çok zarar verdiler. Ülkemize onlarca defa darbe yaptılar, anamızı ağlatılar. Tüm bunları ‘KÖTÜ ADAM’ yaptı. Afrika’nın insanları yıllar önce bunlara ‘kötü adam’ demişti.
Özellikle bize yapılan darbelerde, dış görünüşü bize benzeyen, bu ülkenin aşını ekmeğini yemiş, kalpleri, beyinleri dış güçler tarafından satın alınmış bizden birileri her darbede onlarla işbirliği yaptılar.
Hata yapmaktan, günah işlemekten Yüce Allah’a sığınırım. Rabbim beni affetsin! Devletime, halkıma, yöneticilerime zarar veren dış geçlere ve içimizden onlarla işbirliği yapanlara ‘KÖTÜ ADAM’ diyorum.
Geçmiş darbelerin hepsinde, darbeleri yaptırtan ve yapan KÖTÜ ADAMLAR gülmüştü. Allah(cc) yardım etti, bu defa darbesavarlar, bizler güldük.
Ülkemin iyi insanlarının saçının tek bir kılını kötü adamların dünya malına değişmem. Rabbim aklımızı başımızdan almasın, kötü adamların şerrinden bizleri korusun.
*******************************************************
*Bunların örneği, ateş yakan adamın örneğine benzer; (ki onun ateşi) çevresini aydınlattığı zaman, Allah onların aydınlığını giderir ve göremez bir şekilde karanlıklar içinde bırakıverir. (Bakara Suresi, 17)
*Burcun üstündeki adamlar, kendilerini yüzlerinden tanıdıkları (ileri gelen birtakım) adamlara seslenerek derler ki: "Ne (güç ve servet) toplamış olmanız, ne büyüklük taslamanız (istikbarınız) size bir yarar sağlamadı." (Araf Suresi, 48)
*"Bir de şu gerçek var: İnsanlardan bazı adamlar, cinlerden bazı adamlara sığınırlardı. Öyle ki, onların azgınlıklarını arttırırlardı." (Cin Suresi, 6)
*Onlar, insanlardan gizlerler de Allah'tan gizlemezler. Oysa O, kendileri, sözden (plan olarak) hoşnut olmayacağı şeyi 'geceleri düzenleyip kurarlarken,' onlarla beraberdir. Allah, yaptıklarını kuşatandır. (Nisa Suresi, 108)
*Onlar, mü'minleri bırakıp kafirleri dostlar (veliler) edinirler. 'Kuvvet ve onuru (izzeti)' onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz, 'bütün kuvvet ve onur,' Allah'ındır. (Nisa Suresi, 139)
*Ey iman edenler, mü'minleri bırakıp kafirleri veliler (dostlar) edinmeyin. Kendi aleyhinizde Allah'a apaçık olan kesin bir delil vermek ister misiniz? (Nisa Suresi, 144)
*Allah'a ve ahiret gününe iman edenler, mallarıyla ve canlarıyla cihad etmekten (kaçınmak için) senden izin istemezler. Allah takva sahiplerini bilendir. (Tevbe Suresi, 44)
*Sizinle birlikte çıksalardı, size 'kötülük ve zarardan' başka bir şey ilave etmez ve aranıza mutlaka fitne sokmak üzere içinizde çaba yürütürlerdi. İçinizde onlara 'haber taşıyanlar' vardır. Allah, zulmedenleri bilir. (Tevbe Suresi, 47)
*Onlardan sadakalar konusunda seni yadırgayacaklar vardır. Ondan kendilerine verilirse hoşlanırlar, kendilerine verilmediği zaman bu sefer gazablanırlar. (Tevbe Suresi, 58)
*Kafirlere ve münafıklara itaat etme, eziyetlerine aldırma ve Allah'a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. (Ahzab Suresi, 48)
*Demek, 'iş başına gelip yönetimi ele alırsanız' hemen yeryüzünde fesad (bozgunculuk) çıkaracak ve akrabalık bağlarınızı koparıp parçalayacaksınız, öyle mi? (Muhammed Suresi, 22)
*İşte böyle; çünkü gerçekten onlar, Allah'ın indirdiğini çirkin karşılayanlara dediler ki: "Size bazı işlerde itaat edeceğiz." Oysa Allah, sakladıkları şeyleri (sır olarak konuştuklarını) biliyor. (Muhammed Suresi, 26)
*Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse o onlardandır. Allah zalimler topluluğunu doğru yola eriştirmez. (MAİDE 51)
*"Siz onların dinine girmedikçe, onlar sizden razı olacak değildir." (BAKARA:120)
KASIM ÇAKIR-MEMLEKET GAZETESİ