İlk olarak HDP'nin Diyarbakır'daki mitinginde meydana gelen patlamaya ilişkin değerlendirmede bulunan Başbakan Davutoğlu, şunları ifade etti:

"O kirli eli bulup çıkaracağız"

"Nihai araştırmalar yapılıyor ama açık bir şekilde bir sabotaj, bir provokasyon, bir şiddet olayıyla karşı karşıyayız. Kirli bir el var burada, bu kirli eli deşifre etmek lazım. Önceliğimiz vatandaşlarımız sağlığı ve güvenliği. Bunun arkasındaki kirli eli bulup çıkaracağız."

"Seçimi etkleyecek her şey tüm partileri etkiler. Bunun arkasında AK Parti var gibi şeyler duyuyorum. Akıl var fikir var. AK Parti'nin tek bir şiddet eyleminin içinde olduğu görüldü mü? Biz ne olursa olsun, bir vatandaşımızın canı için tüm koltukları feda etmek benim için ahlaki vazife. Kaybedilen can geri gelir mi? Bunun iktidar partisine sağlayacağı ne olabilir? Kim yaptıysa kirli eli çıkaracağız."

"Şiddetin her türüne, hele hele bu şekilde, bir seçimi sabote etmeye dönük şiddete hepimizin ortak tavır sergilemesi lazım. Buradan ben bir kere daha dayanışmayı ifade ediyorum. Hangi partiye yapılmış olsaydı aynı şeyi söylerdim."

"Demirtaş'ı aradım ama ulaşamadım"

"Telefonla görüşmek için Sayın Demirtaş'ı aradım ama ulaşamadım."

Çözüm süreci

"Tabii ki siyasi parti olarak HDP önemlidir. Tabii ki sürece katkı da bulunabilir. Kimseyle bir pazarlık yapmadık. Her insanın ana dili azizdir. Her insanın o dilde yayın yapması azizdir. İnsan onuru, temel şey bu. Hükümeti kurunca amacım Çözüm Süreci'ni aynı formatla ortaya koyup devam etmek. Bir parti çıkıp da bu iş benim tekelimde diyemez."

"Anayasa değişmeli"

"Diyarbakır'da hükümeti kurunca ele alacağım 10 şeyi anlattım. İlki anayasa olacak. Ne entice olursa olsun, şimdiden çağrıda bulunuyorum. Koşul olmadan oturalım anayasayı konuşalım, tanımlayalım. Biz başkanlık sistemini doğru buluyoruz. Alevi vatandaşlarımızın sorunlarıyla da ilgileneceğiz. Herkes kendi mahallesine sığınmaya kalkıyor. Bu çok tehlikeli. Birilerinin her yere gidiyor olması gerekir. Kimse gidemezse demokrasi de kalmaz. Şu an her yere bir tek biz gidebiliyoruz."

"Ne koalisyon ne erken seçim"

"Biz her ikisini de düşünmüyorum. İkisinin de ihtimalini düşünmüyorum. Benim gündemimde yok. Balkon konuşması nasıl olacak diye zihnimde demliyorum. 8 Haziran'dan itibaren nasıl bir kompozisyonla bunu nasıl devam ettiririz diye düşünüyorum. Bütün vatandaşlarımızı sandığa çağırıyorum. Bize oy vermeyecek olanları da sandığa davet ediyorum. "

"Güneydoğu'da sandığa gidecek olanlar tereddüt etmesin. Özgür bir ülkedeyiz, herkes oyunu kullanacak. Kim tehdit ediyorsa tespit edilip hukuki süreç işletilecek."