yazar-53
Dokunulmazlıktan Teke Zortlatmasına
Kent ve ülke gündemi dolu dolu geçiyor, yaşanan tüm olaylar insan ile alakalı olduğu için çözümü de insanda.Haftayı çok yoğun geçiren adam Cuma günü mesai bitimine doğru başlamış hayal kurmaya, hafta sonu iyi bir kahvaltı yaptıktan sonra evde şöyle koltuğuma kurulup akşama kadar gazete okuyayım, televizyon seyredeyim demiş.Kahvaltıdan sonra tam düşündüğü gibi köşeye kurulmuş açmış televizyonu, almış eline gazeteleri tam o sırada oğlu yanına sokulmuş; Baba beni hani parka götürecektin demiş.Adam tüm kıvırma metotlarını denediyse de çocuk dayatmaya devam etmiş. Ta sonunda adam gazetenin bir sayfasındaki dünya haritasını parçalayıp çocuğun eline vermiş,Al bunu düzelt seni parka götüreceğim demiş, ve kaldığı yerden büyük bir keyifle devam etmiş.Çocuk çok geçmeden babasının yanına gelmiş ve Baba al haritayı düzelttim demiş.Adam hayretler içinde çocuğa bu kadar kısa bir sürede nasıl becerdin bunu demiş.Çocuk büyük bir keyifle çok kolay oldu haritanın arkasında bir insan resmi vardı ben onu düzelttim dünyada düzeldi demiş.Ülkemizde öncelikle insanın kendine gelmesi lazım, hani lafta diyoruz ya eğitim şart diye. Bunu laftan öte gerçeğe döndürmemiz gerekiyor.Haftaya Holigan Haşim manşetleriyle CHP Denizli Milletvekili Haşim Oralın şeref tribününden futbolcuya pet şişe atması ile başlayan sporda centilmenlik, holiganizm ve dokunulmazlık zırhı ile başlamış olduk. Her alanda yaşanan olumsuzluklara ceza vererek tepkimizi ortaya koymak gibi bir yaşam kargaşası yaşıyoruz. Bunun zemininde yapanın yaptığının yanına kar kalması gibi bir neden yatıyor. Milletvekili dokunulmazlığı ne için konmuştur? Milletvekilinin parlamentoda söylediği sözler, ileri sürdüğü görüş ve düşüncelerden dolayı parlamento dışında bir makam tarafından sorumlu tutulmasın diye.Ama ülkemiz, dokunulmazlık zırhına bürünüp adları yolsuzluk, rüşvet, çete ve mafya vb. yasa dışı işlere karışan milletvekilleriyle dolu. Bunlar dokunulmazlıklarından dolayı yargı önüne çıkartılamıyor. Bu durum da kamu vicdanını yaralıyor.Çağdaş ve demokratik ülkelerde hiç kimseye hukuk önünde ayrıcalık tanınmıyor ve bu ülkelerde milletvekili dokunulmazlığı da yok. Var olan şey yasama sorumsuzluğudur. Yani milletvekilinin parlamentoda söylediği sözler, ileri sürdüğü düşünceler ve kullandığı oydan dolayı, parlamento dışındaki bir makam tarafından sorumlu tutulamamasıdır.Ama ne yazık ki bizim ülkede dokunulmazlık farklı yorumlanıyor. Karanlık işlere bulaşmayan milletvekilleri de dokunulmazlığı farklı algılayıp etrafına zarar veriyor. İşte kimisi pet şişe atıyor, kimisi bürokrat sürdürüyor ve benzeri işlerle makama yakışır hal ve davranış içinde olamıyor.Ne zaman ki milletvekilleri dokunulmazlık zırhına bürünüp tirübünden pet atmazlar, Ne zaman ki milletvekilleri dokunulmazlık zırhına bürünüp kendisine ceza yazan trafik polisine zehir zemberek konuşmazsa, Ne zaman ki milletvekilleri dokunulmazlık zırhına bürünüp köy kent gezilerinde olumsuz soru soran vatandaşa hakaret etmezse işte o zaman çağdaş ve demokratik bir ülke olma yolunda beklide en önemli adımı atmış olacağız. Neticeyi velkelam çözüm insanda.Teke zortlatmasını bilir misiniz, bilmemBurdur yöresinde, üreme zamanında tekelerin tepinmeleri ve boynuzlarını sürtmeleriyle oluşturdukları sese denir. Ve oluşan bu hareket ve çıkan sesten esinlenerek yüzyıllardır oynana gelen bir halk oyununun adıdır. Fakat teke zortlatması için şimdilerde, Konya şehir merkezine ait bir halk oyunu da denilebilir.Nasıl mı?Konya Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesinin sayesinde, tüm sürücüler sabahtan akşama kadar araçlarında cillop gibi yollarda seyahat ederken sıkılmasınlar diye yolları bozup, insanları hoplata hoplata oradan oraya gitmelerini sağlayıp araçların içinde teke zortlatması oynatan Fen İşlerine halk oyunlarımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Haaa, bir de Fen İşlerine sanayide ön düzen işi yapan ustalar teşekkür ediyor. Abi sen iletiver bizim namımıza dediler. Milletin ön düzeni bozulmuş, tamirciler Fen İşleri sayesinde Ramazanı bereketli geçiriyorlarmış.