Dünya Anayasa Yargısı Konferansı'nın 4. Kongresi
Anayasa Mahkemesi Başkanı Arslan, FETÖ'nün darbe girişiminin Türk demokrasisi ile Avrupa Konseyi değerlerinin sonunu getirecek bir saldırı olduğunu belirtti- Kongrenin ardından kabul edilen deklarasyonda, FETÖ'nün darbe girişimine karşı Türkiye’ye destek
VİLNİUS (AA) - Dünya Anayasa Yargısı Konferansı'nın 4. Kongresi, yaklaşık 90 ülkenin katılımıyla Litvanya'da düzenlendi.
Konferans, Litvanya’nın ev sahipliğinde başkent Vilnius’ta yaklaşık 90 üye ülkenin katılımıyla gerçekleşti.
“Hukuk devleti” ana teması çerçevesinde düzenlenen kongrede, "hukuk devleti ilkesinin önündeki engeller", "hukuk ve birey", "hukuk ve devlet" gibi konular tartışıldı.
Kongre kapsamında, Dünya Anayasa Yargısı Konferansı Büro toplantısı ile Genel Kurulu da düzenlendi.
Kongreye, Türkiye’yi temsilen Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Anayasa Mahkemesi üyesi Celal Mümtaz Akıncı ve Raportör Mücahit Aydın katıldı.
Litvanya'nın Rusya delegasyonu üyelerine seyahat yasağı koymasıyla kongreye katılımının engellemesinin eleştirildiği etkinlikte, bundan sonraki kongrelerde ev sahiplerinin tüm konferans üyelerinin katılımını sağlayacaklarına yönelik taahhüt vermeleri konusunda mutabık kalındı.
- "Darbe girişimi, Türk demokrasisi ve Avrupa değerlerine saldırı"
Anayasa Mahkemesi Başkanı Arslan, Mısır Anayasa Mahkemesi Başkanvekili'nin yönettiği ilk oturumda söz alarak, darbe ve darbe girişimlerinin hukuk devletine yönelik en ağır saldırılar olduğunu kaydetti.
Avrupa İnsan Hakları Komiseri ve Venedik Komisyonu raporlarına da atıfta bulunan Arslan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) geçen yıl 15 Temmuz'daki darbe girişimini Türk demokrasisi ile Avrupa Konseyi değerlerinin sonunu getirecek bir saldırı şeklinde niteledi. Arslan, böyle bir girişimin hukuk devleti ve demokrasiyle hiçbir biçimde bağdaşmayacağını belirtti.
Anayasa mahkemelerinin temel görevinin demokratik hukuk devletini korumak olduğunun altını çizen Arslan, Türk Anayasa Mahkemesinin, 15 Temmuz'da hukuk devletine yapılan "hain" saldırıyı kesin bir biçimde reddeden bir açıklama yayımlayarak, bu görevini yerine getirdiğini söyledi.
Türkiye, kongre çerçevesinde düzenlenen Büro toplantısı ile Genel Kurul'da yapılan görüşmelerde de etkin bir rol oynadı. Dünya Anayasa Yargısı Konferansı Dönem Başkanlığı'na, Türkiye’nin de desteklediği Cezayir seçildi. Sonraki Dünya Kongresi, 2020 yılında yeni dönem başkanı Cezayir’in ev sahipliğinde gerçekleştirilecek. Büro üyeliğine ise Asya kıtasından yine Türkiye’nin de desteklediği Endonezya seçildi.
Genel Kurul'da büro üyeliği seçimine yönelik tüzük değişikliği önerisi ise tartışmalara neden oldu. Her kıtanın kendi içinden bir ülkeyi büro üyesi olarak seçmesini öngören değişiklikte, hem Asya Anayasa Mahkemeleri ve Muadili Kurumlar Birliği’ne (AACC) hem de Avrupa Anayasa Yargısı Konferansı’na üye olması nedeniyle Türkiye, Azerbaycan ve Rusya’nın iki oy hakkı bulunması tartışmaya yol açtı. Genel Kurul'da yapılan müzakereler sonucu tüzük değişikliği Türkiye’nin desteklediği şekilde, Türkiye ve aynı durumdaki diğer ülkelerin her iki kıta için ayrı ayrı oy kullanabileceği yönünde kabul edildi.
Türk Anayasa Mahkemesi heyeti Zühtü Arslan ve Celal Mümtaz Akıncı, kongre boyunca Asya, Avrupa ve Balkanlar’dan birçok ülke heyetiyle görüşerek bilgi alışverişinde bulundu.
- Hukuk devletini sonlandırmaya yönelik anayasal olmayan tüm girişimler kınandı
Kongrenin ardından kabul edilen Vilnius Deklarasyonu’nda da hukuk devleti ve mahkemelerin bağımsızlığına vurgu yapıldı. AACC’nin önerisiyle, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine karşı Türkiye’ye destek mahiyetinde, geçen yıl Bali Deklarasyonu’nda yer alan ifadeye benzer, “Dünya konferansı, bir ülkede hukuk devletini sona erdirmeye yönelik anayasal olmayan bütün girişimleri kınamaktadır.” ifadesi de deklarasyona eklendi.
AA
Kaynak: