Eğitimciler Birliği Sendikası Konya Üniversite Şubesinin Liderlik Eğitim Programları serisinin bu haftaki programında Yüzyılın Afeti olarak tanımlanan Kahramanmaraş merkezli deprem konuşuldu.

Programın bu haftaki konuğu Selçuk Üniversitesi Kadınhanı Faik İçil Meslek Yüksek Okulu öğretim görevlisi Abdullah Koca idi. 21 öğrencisi ile birlikte depremin ikinci gününden itibaren Hatay’da arama kurtarma çalışmaları yapan Abdullah Koca, "Gerek arama kurtarma çalışmalarında gerekse insani yardım organizasyonunda nereye baksak Konya’yı gördük. Böylesi bir şehrin evladı olmaktan ilk kez bu kadar büyük bir onur duydum" dedi.

Ardından sunumuna geçti. Sunumunda depremin bir fay hattında 7,7 ve 7,6 şiddetlerinde iki farklı deprem ile 7 şiddete kadar ulaşan 2000’e yakın artçıları ile bugüne kadar insanlığın gördüğü en büyük felaket olduğunu söyledi.

15 milyona yakın insanın İngiltere büyüklüğünde bir coğrafyada gerçekleşen her iki depremin de Depremler Ülkesi Japonya’nın en yıkıcı depremi Kobe depreminden onlarca kat daha yıkıcı bir deprem olduğunu ifade etti.

Deprem bölgesinden anekdotlar ve fotoğraflarla da depremin yaptığı tahribatı açıklayan Abdullah Koca, özellikle şehrin prestijli caddelerinde büyük yıkım olduğunu söyledikten sonra bunun sebebinin alt katları ticari iş yeri olan binalarda kolon kesimi olduğunu düşündüğünü söyledi.

Deprem öncesi imara açılacak alanlarda zemin etüdünün önemli olduğunu, alüvyonlu toprakların yerleşime açılmaması gerektiğini, deprem yönetmeliğine uygun bina imalatının önemine ve en önemlisi de depremde hayatta kalma eğitimlerinin ilkokuldan itibaren verilmesi gerektiğine dair tespitleri önemli idi.

‘Depremin Hatay ve Kahramanmaraş’ta yıkımının daha fazla olduğunu belirten Koca, "Kahramanmaraş’ın deprem merkezine yakın oluşu faktör iken Hatay’daki yıkımda şehirlerin gevşek zeminli alüvyonlu bölgelere kurulması, betonda deniz kumu kullanılmış olması, demirin korozyona uğrayıp dayanımını yitirmesi faktördür" dedi.

Koca, bölgede TOKİ binalarının dimdik ayakta olduğunu söyleyerek nitelikli konut üretiminin altını çizdi.

Sunumunun son bölümünde kamu kurumları başta olmak üzere STK’ları arama kurtarma birlikleri kurması gerektiğini ve buna her türlü desteği vereceğini söyledi.

Şube Başkanı Şenol Metin tarafından Eğitim-Bir-Sen yayınlarından oluşan hediye takdimi ile program sona erdi.

‘ENSAR’ KİMLİĞİ ETKİLİ OLDU

Takdim sırasında Başkan Şenol Metin, Nisan ayı içinde Arama Kurtarma Timi kurmak için bir eğitim programı tasarladıklarını söyledi. Metin, Konya'nın 50 binden fazla depremzedeye ev sahipliği yaptığını, tahliye planında yer almayan Konya’nın böylesi bir insiyatif alışının arka planında sosyal genetiğinde mevcut olan ‘ensar’ kimliğinin etkili olduğunu belirtti.

Üniversitelerin uzaktan eğitim kararının bir tercih değil mecburiyet olduğunu ifade eden Şenol Metin, bu kararın arka planında KYK’nın 1 milyona yakın barınma kapasitesinin ağır kış koşullarında depremzedelerin hizmetine sunmak mecburiyetinde oluşumuz yanında depremden etkilenen öğrenci ve akademisyenlerimiz içinde bir gereklilik olduğunu söyledi. Ancak Nisan sonunda hava koşulları, deprem süreci ve eğitim gereklilikleri üzerinden yeni bir değerlendirme yapılabileceğini de belirtti.