4 Ağustos  “Enver Paşa ve Turan Şehitlerini anma günü”ydü.

Sosyal medyanın en çok paylaşılan konularından biriydi bu.

Evet, Enver Paşa gerçekten tarihte eşine az rastlanır büyük bir asker, büyük bir dava adamıydı.

İlk önce Balkan’daki Bulgar  çetelerine karşı muazzam bir mücadele başlatıyorsunuz…

Adınız Balkan dağlarında yankılanıyor…

Sonra Hürriyet Kahramanı olarak İstanbul’a geliyorsunuz…

Ardından Trablusgarp’da Mustafa Kemal’le birlikte Trablusgarp’ı  işgalci İtalyanlara karşı ayaklandırıyorsunuz…

Ve düşünün çok genç yaşta Osmanlı İmparatorluğu gibi tarihe nizamat vermiş bir devletin Genel Kurmay Başkanı  oluyorsunuz.

Balkan Savaşlarında küçük balkan devletleri karşısında bozguna uğramış bir orduyu tekrar ayağa kaldırıyor ve Dünyanın ilk büyük savaşına hazırlıyorsunuz.

Bu büyük savaşta başta Çanakkale olmak üzere pek çok cephede zaferler kazanıyorsunuz.

Ancak müttefiklerinizle birlikte savaşı kaybedince “bu burada bitmez” diyor ve Osmanlı ordularının son genel kurmay başkanı olarak  Rusya’da Çegan tepelerinde Turan hayalleriyle beyaz atınızla arz-ı endam ediyorsunuz.

Rusya’daki Türk İslam Orduları hayalinizi gerçekleştirmek için bitmez bir azimle çabalıyorsunuz….

Şehadetiniz de bu muhteşem hayata yakışır şekilde Rus mitralyözlerine karşı  atınızı sürerek  oluyor…

Gerçekten bu büyük Türk subayını hala Türk gençliğin diğmasında dipdiri tutan ve hayranlıkla yad ettiren şey işte bu film gibi kahramanlık hikayesidir…

Maalesef biz bu kahramanlarımızı yeterince anlatamıyoruz…

Holywood’un kıytırık Vietnam filmlerinin izleyip, Rambo, Rocky, Bay Amerika olmaya özenen  genç nesil  büyük Türk subaylarının, komutanlarının, devlet adamlarının hayat hikayelerini okudukça  gerçek kahramanları tanıdıkça tarihine ve kimliğine daha çok sahip çıkacaktır.

Bunu biz sosyal medya paylaşımlarından görüyoruz. Ancak devletin ve milletin devamlılığını sağlayan kurumlara da büyük işler  düşüyor.

Mesela Kültür Bakanlığı neden “Enver yeter ki sen hayaller kur” temalı bir kahramanlar geçidi filmine imza atmaz…