Eski futbolcuların ifadeleri FETÖ iddianamesinde

Eski futbolcuların ifadeleri FETÖ iddianamesinde

Eski futbolcular Bekir İrtegün, Zafer Biryol, Ömer Çatkıç ve Uğur Boral'ın da aralarında bulunduğu 6 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, şüphelilerin FETÖ ile bağlantıları ve katıldıkları sohbetlere ilişkin ifadelerine yer verildi

 Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) futbol yapılanmasına ilişkin eski futbolcular Bekir İrtegün, Zafer Biryol, Ömer Çatkıç ve Uğur Boral'ın da aralarında bulunduğu 6 şüpheli hakkında 15'er yıla kadar hapis talebiyle hazırlanan iddianamede, şüphelilerin örgütle bağlantıları ve katıldıkları sohbetlere ilişkin ifadelerine yer verildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, ifadesi alınan şüpheli Bekir İrtegün'ün, "eski futbolcu Ömer Çatkıç ile birlikte sohbetlere katıldıkları" beyanında bulunması üzerine Çatkıç hakkında soruşturma yapıldığı belirtilerek, soruşturma sonucunda bu şüphelinin FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock isimli program kullanıcısı olduğu, örgütün finans kuruluşu olan Bank Asya'da bulunan hesabına örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatı üzerine yüklü miktarda para yatırdığının tespit edildiği aktarıldı.

-"Tutuklandıktan sonra samimi şekilde ifade vermek istedi"

Şüpheli Çatkıç'ın 28 Ağustos 2017'de sevk edildiği mahkemece tutuklandığı bilgisi verilen iddianamede, bu kişinin tutuklandıktan sonra samimi şekilde ifade vermek istediğini beyan etmesi üzerine, 15 Eylül 2017'de başsavcılıkça ifadesinin alındığı bildirildi.

İddianamede, emniyette önceki beyanlarını eksik verdiğini belirten Çatkıç'ın, ifadesinde şunları dile getirdiği kaydedildi:

"1998 yılında da Gaziantepspor'a transfer oldum. O dönem orada futbol oynarken, takım içinde bulunan arkadaşlarımdan Cihat Arslan ve soy ismini hatırlamadığım 'Mehmet Ali' isimli arkadaşlarım o zamanki ismiyle cemaat olarak bildiğimiz ancak şu anda benim de terör örgütü olarak kabul ettiğim FETÖ/PDY ile tanışmama vesile oldular. Kendileri, 'benim babam ve ablamı kaybetmemden dolayı kafamı dağıtacağımı, manevi olarak içinde bulunduğum boşluğu dolduracağımı' söyleyerek beni sohbetlere götürmeye başladılar. Sohbetlerde Kur'an ve Risale-i Nur okunuyor, namaz kılınıyordu. Bu sohbetler genelde ismini verdiğim futbolcuların evinde yapılıyordu. 2004 yılına kadar Gaziantep'te futbol oynamaya devam ettim ve düzenli olarak sohbetlere katıldım. Hatırladığım kadarıyla sohbetleri veren 'Gaffur', 'Mustafa' isimli şahıslardı. 'Mustafa' bir camide imamdı, 'Gaffur' ise esnaftı. Gaziantep'te bulunduğum dönem içerisinde sohbetlere takım içinden başka futbolcular da geliyordu ancak şu an isimlerini hatırlamıyorum. 2004 yılında Gaziantep'ten ayrılarak Gençlerbirliği'ne transfer oldum. 2006 yılına kadar Gençlerbirliği'nde futbol oynadım. Gençlerbirliği'nde o dönem Ümit Bozkurt sohbetlere gidiyormuş, bana, 'benim de katılabileceğimi' söyledi. Ben de burada da sohbetlere katılmaya devam ettim. Burada sohbetleri 'Halil' ve 'Baykal' isimli şahıslar veriyordu. Daha sonra ben 2006 yılında Gençlerbirliği'nden ayrılıp Bursaspor'a transfer oldum. Burada bir yıl futbol oynadım. Burada da takımda Zafer Biryol vardı. Onun vasıtasıyla ve birlikte sohbetlere Bursa'da da devam ettim. Bursa'da çok düzenli sohbetlere katılamadım. Sadece Zafer Biryol'un sohbete katıldığını hatırlıyorum."

-"Her yıl bizden kurban bağışı yapmamızı istiyorlardı"

Ömer Çatkıç'ın, "2008 yılında Gaziantepspor'a transfer olduğu, burada da Bekir İrtegün'ün de aralarında olduğu 3 futbolcuyla birlikte sohbete gittikleri, 2009 yılında ise Antalyaspor'a transfer olduğu ve 2012'de futbolu Antalya'da bıraktığı" yönünde beyanda bulunduğu vurgulanan iddianamede, şüphelinin Antalya'da ve sonraki süreçte yaşadıklarıyla ilgili de şu ifadeleri yer buldu:

"Antalya'da yine sohbetlere katılmaya devam ettim. Sohbetleri veren kişi Toros Koleji'nde öğretmen olan Uğur Kepir isimli bir şahıstı. Sohbetler Toros Koleji'nde oluyordu. Sohbetlere takım arkadaşlarımdan Uğur Kavuk, Hakan Özmert, Orhan Ak, Emrah Başsan katılırdı. Futbolu bıraktıktan sonra 2012 yılı Ağustos ayında İstanbul'a yerleştim. 2014 yılı Ağustos ayına kadar örgütle herhangi bir temasım olmadı, herhangi bir sohbetlerine gitmedim. Ayrıca her yıl bizden kurban bağışı yapmamızı istiyorlardı. Ben de kurban bağışını düzenli olarak yaptım. 2014 yılı Ağustos ayında ise Bursaspor'da birlikte top oynadığım ve birlikte sohbetlere katıldığım Zafer Biryol isimli arkadaşım ile İstinye Park'ta ailecek karşılaştık. Kendisi de futbolu bırakıp İstanbul'a yerleşmişti. Daha sonra Zafer beni telefonla arayarak, 'kendi evinde, Ersin isimli yine eski futbolcu olan şahsın evinde sohbetler yaptıklarını, gelmek isteyip istemeyeceğimi' sordu. Ben de geleceğimi söyledim. Ağustos ayı içerisinde Zafer'in telefonla beni araması üzerine Zafer'in evine sohbet amaçlı gittim. Evde Zafer dışında 'Ersin' ve 'İsmail' isimli futbolu bırakmış iki kişi daha vardı ve ayrıca o gün orada tanıştığım, soy ismini bilmediğim 'Emre' isimli bir şahıs vardı. Emre sohbetleri veriyordu. Bu şekilde Ersin ve Zafer'in evinde sohbetlere devam etmeye başladım. Sohbetler haftalık veya 15 günde bir oluyordu. Bir sohbet sırasında Emre isimli şahıs dördümüze, 'ByLock isimli bir program olduğunu, bu programdan haberleşebileceğimizi' söyledi. Apple Store'u açtı, programı gösterdi, dördümüz de programı indirdik. Daha sonra Emre telefonları elimizden alarak şifre oluşturma ve birkaç işlemden sonra telefonlarımızı bize verdi. Hatırladığım kadarıyla Emre, 'programı dördünüzün kullanmasına gerek yok, ben Zafer veya Ersin'e sohbet gün ve saatini yazarım, onlar da size haber verir' diye söyledi. Emre isimli bu kişi Beylikdüzü'nde Fatih Koleji veya ismini bilmediğim bir okulda öğretmendi zira Zafer ve Ersin Beylikdüzü'nde, çouklarını Emre'nin öğretmen olduğu okula gönderiyorlardı. Emre'nin kim olduğunu benden ziyade Zafer ve Ersin iyi bilmektedirler.

Ben 2014 yılının sonuna kadar sohbetlere devam ettim. Ancak bir süre sonra sohbetlere gitmeyi tamamen kestim. Zira ülke gündeminde hükümetle bu örgüt arasında bir kavga başlamıştı. Ben de bundan dolayı gitmemeye karar verdim. Bank Asya hesabımı 1998 yılında açtım. Paramın bir kısmını düzenli olarak bu bankaya yatırıyordum. Bir kısmını diğer bankalara yatırıyordum. 2014 yılının Şubat ayına kadar Bank Asya hesabımı kullandım ancak ben Fetullah Gülen'in talimatı ile Bank Asya hesabıma herhangi bir para yatırmadım. Hesabımda bulunan paranın tamamına yakınını 2014 yılında dolar hesabına çevirmiştim. Bir süre sonra da zarar edince dolar hesabımı ve tüm hesabımı kapattım. Daha sonra da 2014 yılı Şubat ayında tüm paramı başka bankaya yatırdım.

Ben gerek futbol hayatımda gerekse futbolu bıraktıktan sonra yorumculuk hayatımda söz konusu örgütün vasıtasıyla herhangi bir yere gelmedim. Örgüte sadece yukarıda dediğim gibi sohbet amaçlı katıldım. Bylock programının da yüklenmesi yine anlattığım şekilde gerçekleşmiştir. Bu programda herhangi bir yazışmam da yoktur. Dediğim isimler dışında örgüt içerisinde tanıdığım kimse yoktur."

- "Çatkıç, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilir"

İddianamede, şüpheli Çatkıç'ın beyanları üzerine şüpheliler Zafer Biryol, Ersin Güreler ve İsmail Şengül isimli şahıslarla ilgili soruşturma başlatıldığı ve bu şahısların da FETÖ ile irtibatlarının tespit edildiği belirtilerek, şüpheli Çatkıç'ın verdiği bilgiler doğrultusunda FETÖ içerisinde, haklarında herhangi bir işlem yapılmayan başkaca şüphelilere ulaşıldığına dikkati çekilerek, Çatkıç'ın Türk Ceza Kanunu'nda yer bulan etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabileceğinin değerlendirildiği dile getirildi.

Şüpheli Çatkıç'ın beyanları doğrultusunda soruşturulan eski futbolcu Zafer Biryol'un da Bank Asya'daki hesabına Gülen'in talimatı üzerine 123 bin 152 lira yatırdığı ve örgütün tepe yönetiminde bulunan Selman Kuzu isimli şahısla 2014 yılında irtibat kurduğunun tespit edildiği aktarılan iddianamede, Biryol'un 12 Kasım 2017'de tarihinde gözaltına alındığı bilgisi verildi.

Emniyette alınan ifadesinde Biryol'un, "2006 yılında Fenerbahçe'de futbol oynadığı dönemde ABD'nin New York eyaletine oradan da Pensylvania'ya Fetullah Gülen'i ziyarete gittiği, bu geziyi tertipleyenin Aykan Ataseven isimli Konyaspor'da oynadığı dönemde özel bir kreşin müdürü olarak tanıdığı kişi olduğu, birlikte gittikleri, Gülen'i o gece ziyaret etmedikleri ancak evinin olduğu alan içerisindeki evlerden birinde kaldıkları, sabah küçük bir cemaatle namaz kıldıktan sonra kahvaltı yaptıkları, bu ziyareti esnasında hatırladığı kadarıyla gazeteci Hüseyin Gülerce, İzmir Kemeraltı'da esnaf olarak bildiği Yusuf Pekmezci ve ilahiyatçı ya da gazeteci olarak bildiği Ahmet Kurucan isimli şahsın da olduğu, bu kişiler ve Aykan Ataseven ile birlikte yaklaşık 30 kişi ikindi vakti Gülen'in bir sohbetine katıldıkları" yönünde beyanda bulunduğu kaydedilen iddianamede, bu futbolcunun, şu ifadesine de yer verildi:

"2003-2005 yılları arasında Konyaspor'da oynadığım dönemde Aykan Ataseven ile tanıştım ve sohbetlere davet ettim. Bu şahsın davet ettiği sohbetlerin abiliğini Mustafa Arslan isminde, örgütle bağlantılı bir özel okulda öğretmen olarak bildiği şahsın yaptığı, bu dönemde yapılan sohbetlere takım arkadaşları olan Ersin Güreler, Ömer Gündostu, Tayfun Türkmen, Yasin Çelik, Suat Usta, Ceyhun Eriş, Okan Koç, Özden Öngün isimli şahıslar katıldı. Bu sohbetlere kalabalık değil 2-3 kişi gittik. Ceyhun Eriş ve Okan Koç'u bir kere gördüm. Bu sohbetler düzenli zaman aralıklarıyla yapılmıyordu, müsait oldukça katılıyordum. Aykan Ataseven bizden kurban ve yurt yapımı için himmet yardımında bulunmamızı talep etti. Ben de bir iki kez Aykan'a nakit olarak para verdiğimi hatırlıyorum."

-"Zafer Biryol'un verdiği isimler yeni değil"

İddianamede, şüpheli Biryol'un, 2005-2006 yıllarında Fenerbahçe'de oynadığı dönemde de örgütle bağlantılı olan bazı kişilerle sohbetlere katılmaya devam ettiği yönünde beyanda bulunduğu vurgulanırken, bu kişinin 2006-2007 yılları arasında Bursaspor, 2007-2008 yılları arasında Çaykur Rizespor, 2008-2009 yılları arasında Mersin İdman Yurdu, 2009-2010 yılları arasında Altay ve 2010 yılı son altı ayında da Konya Şekerspor'da futbol oynadığı dönemlerde sohbetlerini sürdürdüğünü söylediği dile getirildi.

Şüpheli Biryol'un, "2016 yılı Nisan-Mayıs aylarında yaptığı sohbetlerden birinin sonunda, bir sonraki sohbetin planlamasını ve haberleşmesini ayarlarken 'Saffet' isimli bir şahsın Ömer Çatkıç ile kendisine, 'ByLock isimli program var, bu program vasıtasıyla haberleşiriz, bunu indirin' dediğini ve Ömer ile o an Apple Store'a girip programı indirdiklerini" yönünde ifade verdiği de belirtilen iddianamede, Birol'un, "3-5 gün sonra programın ne işe yaradığını anlamadığı, listede de kimseyi görmediği için programı sildiği, bahse konu cihazı Bayrampaşa'da bulunan mağazanın birine takasa verdiği, ByLock yüklenen tarihten sonra sohbet programı olmadığı, yaz ayları geldiği için tatile gittiği, daha sonra kalkışma yaşandığı, Saffet isimli şahısla da bir daha görüşmediği, kimsenin de o tarihten sonra arayıp sohbete davet etmediği" yönünde beyanı da yer aldı.

İddianamede, şüpheli Biryol hakkında, beyanlarında FETÖ/PDY içerisinde, irtibatlı olduğu şahısların isimlerini, kendilerine sohbet veren şahısların isimlerini vermesine rağmen isimlerin tamamı hakkında FETÖ'ye yönelik işlem yapıldığının tespit edilmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağına da dikkati çekildi.

Eski futbolcu olan şüpheliler hakkında hazırlanan iddianamede, şüpheliler Ömer Çatkıç ve Zafer Biryol'un ifadelerinde birlikte sohbetlere katıldıklarını söyledikleri eski futbolcular şüpheliler İsmail Şengül ve Ersin Güreler'in de ifadeleri yer buldu.

 

 

Kaynak:Haber Kaynağı