Habertürk ekranlarında geceye Fatih Altaylı şov damgasını vurdu. Teke Tek'te gündeme bomba gibi düşen tecavüz rezaletini tartışan Altaylı hemen her çevreden medyaya gelen tepkileri konuklarının da tekrarlamasıyla çılgına döndü ve adeta canlı yayında kendini kaybetti.

Başbakan'dan, Milli Eğitim Bakanı'na, eğitimcilerden sosyologlara kadar herkesin medyayı suçladığı ortamda Altaylı fena halde bunalmış anlaşılan. Programda da konunun gündeme gelmesi üzerine hemen topa giren Altaylı stüdyodaki konuklarını da ekranların başındaki izleyicileri de hayretler içinde bırakacak tepkiler verdi.

Altaylı, programın katılımcılarından insan hakları savunucusu avukat Hülya Gülbahar'ın medya eleştirilerine değinmesiyle bir anda adeta tetiklendi ve açtı ağzını yumdu gözünü.

Fatih Altaylı: Nedir bu ya? Medya da medya. Biz mi yaptık? Herkes medyayı suçluyor. Biz mi tecavüz ettik? Tabii çocuklara da ben tecavüz ettim. Hatta arkadaşlar şu anda yukarda hazırlık yapıyorlar hep beraber tecavüz edeceğiz. Ben sizi suçluyor muyum? Medya olmasa kimsenin de haberi olmayacaktı, siz de böyle mutlu mesut yaşayacaktınız de mi? Hiç bir şeyden haberiniz olmadan öyle yaşamaya devam edecektiniz.

Bu haberi yapan arkadaşımız da tehlikede. Zavallı kız bir daha hayatı boyunca Siirt'in kapısından bile geçemez. Belki bir Siirt'li bir gün kızı dövecek uçakta ya da sokakta. 'Medya da medya' deniyor anlamıyorum ki. İyi be tamam. Kapatalım gazeteleri, TV'leri gidelim. Evet asın beni buraya medya mensubu olarak. Neden o kadın programlarından söz etmiyorsunuz. Kadınların onuru ayakları altına alnıyor. 600 Lira maaş için bir tane pin pon adamın peşinden 20 tane kadın evlenmeye çalışıyor.

Hülya Gülbahar: Önce bir sakin olun. Ben sizin giderek yükselen agresyonunuza muhatap olmak istemiyorum. E biz medya dediğimizde siz neden zıplıyorsunuz ki?

Fatih Altaylı: Ben sakinim. Siz sinirleniyorsunuz. Zıplarım tabii. Medya mensubuyum, alınıyorum tabi ki. Buyrun konuşun ama dönüp dönüp yine 'medya da medya' diyorsunuz.