TBMM (AA) - HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, Fransa'daki akaryakıt zammı protestolarına ilişkin, "Herkes Fransa'da yaşananı doğru okumalı, bu süreçten ders çıkartmalıdır. Bıçak kemiğe dayandığında, insanların ekmeği, hakları için neyi göze alabileceğini iş bu noktaya varmadan görmeli ve gereğini yerine getirmelidir." dedi.

Bilgen, Mecliste düzenlediği basın toplantısında 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'ne dikkati çekerek, Türkiye'de engellilerin son derece ağır koşullarda yaşadığını, engellileri adeta yalnızlığa mahkum eden uygulamalarla karşı karşıya olunduğunu savundu.

İlke olarak muhalefet partilerinin birbirini eleştirmesini, birbirleri üzerinden polemik yapmasını siyaseten şık görmediklerini dile getiren Bilgen, sosyal medyada, siyasi partilerin Meclis çalışmalarına ilişkin paylaşılan listeleri eleştirdi.

Sosyal medyada paylaşılan bir listeyi gazetecilere gösteren Bilgen, "Hangi partinin Mecliste hangi gündemde nasıl davrandığına dair tamamen yalan ve uydurma beyanlar paylaşılıyor." dedi. Bu paylaşımları bazı milletvekillerinin de yaptığını belirten Bilgen, "Şans oyunu, skor tahmininde bulunur gibi İYİ Parti ve CHP bütün önergelere 'evet' demiş. AKP ve MHP ile ilgili yaklaşım bizim gündemimiz değil ama HDP de kimsenin şamar oğlanı değil. HDP'nin hanesine 19 önerge başlığı yazılmış ve karşılarında da neredeyse tamamına yakınına 'çekimser' ifadesi kullanılmış." diye konuştu.

- İYİ Parti'ye eleştiri

Bilgen, şöyle devam etti:

"Bazı İYİ Partililer için işler iyi gitmiyor olabilir, bazı milletvekilleri için adaylık, belediye başkanlığı hesapları başka türlü bir siyaset yapmayı gerektiriyor olabilir. Bunu başka zeminlerde yapsınlar. Sorunlarını, parti içlerinde çözsünler. HDP'yi yanlış bir yerde konumlandırarak, HDP üzerinden polemik, tartışma yürüterek kendilerine bir alan açmayı, koltuk kapmayı, pozisyonlarını korumayı hesap ediyorlarsa bu hesap yanlış bir hesaptır.

Eğer birileri ittifaktan, sahte evrak ittifakını anlıyorsa bizim söyleyecek sözümüz yok. Bu resmen partiler adına bir sahte evrak ittifakıdır. Muhalefetten beklenen bu değildir."

Ayhan Bilgen, HDP'nin tutuklu Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in 25 gündür açlık grevinde olduğunu ifade ederek, "Kendisi için bir şey istemiyor. Onun gündemi, bu ülkede barışın, huzurun gerçekleşmesidir." dedi.

Fransa'da yaşanan gelişmelere değinen Bilgen, Fransız tarihinin aslında ayaklanmalar ve isyanlar tarihi olduğunu, yüzyıllardır sokağa çıkan ve hak ettiğini elde etmeyi başaran bir toplumun yine sokağa çıktığını söyledi.

Bilgen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Asgari ücretler, maaşlar ve akaryakıt fiyatlarıyla ilgili çok basit bir karşılaştırma yaptığımızda, Fransız halkının isyan ettiği, kabul etmediği, elde ettiği gelirlerle akaryakıta ödediği ücretler arasındaki yaman çelişkinin Türkiye'de tam 10 kat kötü koşullarında yaşadığımızı görüyoruz.

Herkes Fransa'da yaşananı doğru okumalı, bu süreçten ders çıkartmalıdır. Bıçak kemiğe dayandığında, insanların ekmeği, hakları için neyi göze alabileceğini iş bu noktaya varmadan görmeli ve gereğini yerine getirmelidir. Toplumlar bir kere patladı mı onu ne sendikalar durdurabilir ne de partilerin sağduyu çağrıları buna güç yetirebilir."

- Sorular

Basın mensuplarının, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Ağrı'da açıklamaları oldu. Kayyum atanan belediyelerle ilgili olarak, 'Filmi tekrar başa sarmayın. Onlar belediyeleri Kandil'e bağlamak istediler' diyor. Nasıl değerlendirirsiniz?" sorusu üzerine Bilgen, "Seçim dönemindeyiz. Adaylık yarışları var. Parti içlerinde taht kavgaları, veliaht planlamaları var. Dolayısıyla da bu süreçte belli ki kendi işiyle ilgili hesap vermesi gerekenler, kendi siyasi planlarıyla ilgili sözlerini açık, net biçimde söylemek yerine daha çok HDP üzerinden siyaset yapmayı tercih ediyorlar." yanıtını verdi.

Türkiye'de güvenlikle ilgili çok ciddi krizler yaşandığını öne süren Bilgen, "Uyuşturucu kullanımından, satımından tutun başka kriminal vakalara kadar birçok alanla ilgili İçişleri Bakanı'nın doğrudan siyasi sorumluluğu var." ifadesini kullandı.

Bilgen, Ağrı halkının ve kayyumla yönetilen başka illerdeki insanların, kendi iradelerine sahip çıkmayı, demokrasiye sahip çıkmanın olmazsa olmazı gördüğünü söyledi.

Açıklanan Kasım ayı enflasyon rakamlarının anımsatılması üzerine Bilgen, "Üretici Fiyat Endeksi ve Tüketici Fiyat Endeksi'nde rakamlar, birinde 40'a yakın diğerinde 20'nin üzerindedir. Şimdi bir puan, yarım puan aşağı inince bayram yapmanın ülke ekonomisinden habersiz olmak, habersiz yaşamak dışında bir anlamı olmaz. 40'tan 38.5'e indiğinde bunu bir ekonomik zafer olarak taktim ederseniz, bu rakamlar 12'den 40'a çıkarken ülkeyi kim yönetiyordu diye dönüp sorarlar." diye konuştu.