Myanmar ordusu, 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilimin yükselmesinin ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.

Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkiliyi ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve 1 yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.

Türkiye darbeyi kınamış, Batı ülkelerinden de darbeye yönelik çeşitli tepkiler ve eleştiriler gelmişti.

Myanmarlılar, 6 Şubat'ta demokrasiye dönüş talebiyle gösterilere başlamıştı. Güvenlik güçlerinin silahlı müdahalelerinde 275'den fazla gösterici hayatını kaybetti, 2 bin 500'e yakın kişi de tutuklu bulunuyordu.

Ülkede geniş katılımlı gösteriler sürerken, gözaltındaki üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor.

DARBENİN EN KÜÇÜK KURBANI!

Ülkede yüzlerce kişi darbe protestolarına yapılan müdahalelerde hayatını kaybederken 'darbenin en küçük kurbanı' babasının kucağındayken açılan ateşte vurulan 7 yaşındaki bir kız çocuğu oldu. Mandalay şehrindeki protestolarda evinde babasının kucağında otururken kurşunların hedefi olan Khin Myo Chit adında çocuk tüm çabalara rağmen hayatını kaybetti.

Myanmar Now adlı haber sitesine konuşan kaynaklar güvenlik güçlerinin küçük kızın babasını vurmak için ateş ettiğini ancak kurşunun küçük kıza isabet ederek ölümüne yol açtığını aktardı. Evinde vurulan küçük kızla ilgili haberler tüm dünyada gündem olurken yaşanan bu insanlık dışı durum lanetlendi.

Chit'in ablası Aye Chan San, küçük kardeşine en az 3 kurşunun isabet ettiğini ve hastaneye gidene kadar hayatını kaybettiğini söyledi. Diğer aile üyelerinin de kötü muameleye maruz kaldığını belirten San, askerlerin 19 yaşındaki kardeşini dipçiklerle dövdüğünü ifade etti.

Khin Myo Chit adlı çocuğun ölümünden sonra Myanmar'da darbe protestocuları ülke çapında sessiz eylemler başlattı. Ülkede iki gün önce de Tun Tun Aung adındaki 15 yaşındaki bir erkek çocuğu kurşunların hedefi olarak hayatını kaybetmişti.