GRAFİKLİ - Mısır ve Sudan arasındaki sorunlu bölge: Halayib Üçgeni
Kızıldeniz'deki Tiran ve Sanafir adalarının Suudi Arabistan'a geçmesi, Mısır ile Sudan arasındaki tartışmalı Halayib bölgesini yeniden gündeme getirdi
KAHİRE (AA) - Mısır ile Suudi Arabistan arasında imzalanan yeni deniz sınırı anlaşmasıyla Kızıldeniz’deki Tiran ve Sanafir adalarının Suudi Arabistan’a geçmesinin ardından, Mısır ile Sudan arasındaki sorunlu bölge Halayib Üçgeni yeniden gündeme geldi.
Sudan Dışişleri Bakanlığı hafta başında yaptığı açıklamada, Halayib sorununun çözümü için Kahire yönetimine "Suudi Arabistan ile Tiran ve Sanafir adaları anlaşmasında olduğu gibi Sudan ile de müzakere masasına oturması ya da uluslararası sözleşmelere ve kanunlara uyulması için uluslararası tahkime başvurulması” çağrısında bulundu.
Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Ebu Zeyd ise yaptığı yazılı açıklamada Sudan’ın önerisi reddederken, "Halayib ve Şelatin, Mısır toprağıdır ve Mısır'ın egemenliğindedir. Mısır'ın Sudan Dışişleri'nin açıklamasına yapacağı başka ek bir yorumu yoktur." ifadelerini kullandı.
- Halayib ve Şelatin bölgeleri
Mısır ile Sudan arasındaki sorunlu bölge, zaman zaman iki ülkeyi siyasi ve askeri olarak karşı karşıya getiriyor.
Mısır’ın güney doğusunda yer alan Kızıldeniz sahilindeki bölgeye “Halayib Üçgeni” deniyor. 20,5 kilometrekarelik bölgede Halayib, Ebu Ramad ve Şelatin beldeleri yer alıyor. Siyasi ve idari olarak Mısır egemenliğindeki bölgede Beşşarin, Hamdavib ve Şinitrab gibi farklı Sudani ve Nubi kabileler yaşıyor.
Mısır yönetimi bölge sakinlerine elektrik, su ve iskan gibi karşılıksız hizmetler sağlıyor. Bu bölge insanına Mısır’da başka hiçbir vilayette görülmeyen işsizlik maaşı ve öğrencilere eğitim yardımı gibi teşvik edici kolaylıklar sağlanıyor. Ücretsiz sağlık hizmetleri de Mısır’da sadece bu bölgede görülüyor. Söz konusu hizmetler nedeniyle bölge Sudan’dan ciddi göç alıyor.
- Anlaşmazlığın başlangıcı ve nedeni
Halayib Üçgeni konusunda Sudan ile Mısır arasındaki anlaşmazlığın başlangıcı İngiliz işgali dönemine kadar gidiyor.
İngilizler ile Mısır tarafından 1899 yılında yapılan anlaşmayla Halayib Üçgeni, Mısır toprağı kabul edildi. Ancak İngilizler bölgenin Hartum’a Kahire’den daha yakın olduğu gerekçesiyle, 1902 yılında Halayib Üçgeni’nin yönetimini Sudan’a verdi.
Sudan’ın bağımsızlığından iki yıl sonra 18 Şubat 1958 tarihinde dönemin Mısır Cumhurbaşkanı Cemal Abdunnasır, askeri bir müdahaleyle bölgede yönetimi ele geçirdi. Mısır ile askeri olarak mücadele edemeyeceğini bilen Sudan yönetimi bu fiili durumu yıllarca kabul etti.
Halayib Üçgeni konusunda 1992 yılına kadar iki ülke arasında ciddi bir sorun yaşanmadı. Hartum yönetimi 1992’de Halayib bölgesinin karasularında petrol ve doğalgaz arama faaliyetleri yapması için bir Kanada şirketi ile anlaşma imzaladı. Bunun üzerine Hüsnü Mübarek yönetimi konuya müdahil oldu ve Kanada şirketi bölgeden çekilmek zorunda kaldı.
Sudan yönetimi 1994 yılında BM, Afrika ve Arap Birliği nezdinde şikayette bulunarak, Mısır’ın Sudan sınırına 39 hava saldırısı düzenlediğini belirtti.
Mısır-Sudan sınır probleminin çözümü için 1995'te Afrika Birliği öncülüğünde Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da düzenlenen toplantıya Mübarek yönetimi katılmayı reddetti.
Mısır yönetimi, dönemin cumhurbaşkanı Mübarek’e Etiyopya’da 1995 yılında düzenlenen suikast girişiminin arkasında Sudan’ın olduğunu iddia ederek, Halayib bölgesinde sınıra askeri müdahalede bulundu ve Sudan askerlerini sınırdan uzaklaştırdı.
Mısır’ın Halayib’teki kontrolüne karşı çıkan Beşşarin kabilesi mensubu yerel yönetim başkanı Seyyid Tahir Hesey 2010 yılında öldürüldü. O dönemde Hesey’i Mısır yönetiminin tasfiye ettiği iddiaları gündeme geldi.
Mısır medyası Muhammed Mursi döneminde askeri müdahaleye giden yolu hazırlarken Mursi’nin Halayib ve Şelatin’i Sudan’a vereceği iddiasını sıklıkla gündeme getirdi.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Mart 2015’te Sudan’ı ziyaret etti. Ziyarette Nil Suları ve Etiyopya Rönesans Barajı konuları konuşuldu. Ancak Halayib ve Şelatin dosyaları hassas olduğu gerekçesiyle görüşülmedi.
Tiran ve Sanafir adalarının Suudi Arabistan’a geçmesinin ardından Sudan Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasıyla tartışmalı bölge tekrar gündeme geldi.
- Bölgedeki maden yatakları
Halayib Üçgeni, zengin yer altı kaynaklarıyla dikkati çekiyor. Bölgede altın, uranyum, grafit, krom, nikel, demir cevheri ve barit gibi çok farklı madenlerin bulunduğu biliniyor.
El Ahram gazetesinde Haziran 2011'de yayımlanan “Mısır’ın güneydoğusunun kalkınmasında esas unsur Halayib” başlıklı araştırmada özellikle bölgedeki altın rezervine dikkat çekilmişti. Dr. Nasır Abdussettar tarafından kaleme alınan araştırmada, sadece Ulbe Dağı’nda 6 ayrı altın yatağı bulunduğu ve buradaki altın rezervinin 60 bin tondan fazla olduğu belirtilmişti.
Mısır Milli Jeoloji Kurumu Başkanı Memduh Abdin ise 2014 yılı Eylül ayında Mısır’da yayın yapan Veto gazetesine yaptığı açıklamada; “Halayib bölgesinde yer alan Havdiyan ve Allaki Vadileri ve Baranis bölgesinde çok zengin altın yatakları olduğunu” ifade etmişti.
AA
Kaynak: