Hayata tutunduğu okçulukta üçüncü kez olimpiyata gidecek
- Isparta'da 19 yıl önce geçirdiği trafik kazası yüzünden tekerlekli sandalyeyle hayatına devam eden Özgür Özen, bıraktığı okçuluğa yeniden başlayarak yaşama tutundu- 2008 ve 2012 yıllarındaki Paralimpik Oyunları'nda Türkiye'yi temsil eden milli sporcu Öz
ANTALYA (AA) - SİNAN ÖZMÜŞ - Isparta'da 19 yıl önce geçirdiği trafik kazasının ardından bedensel engelli olan Özgür Özen, yeniden başladığı okçulukta üçüncü kez olimpiyatlarda yarışma şansını elde etti.
Antalya'da yaşayan Özgür Özen (43), Isparta-Burdur kara yolunda 19 yıl önce 24 yaşında trafik kazası geçirdi. Kaza sonucu omurilik felci olan ve tekerlekli sandalyeye bağımlı yaşamaya başlayan Özen, bir yıl sonra antrenörü Yalçın Ünsal'ın gayretleriyle ortaokul ve lise çağlarında yaptığı okçuluğa geri döndü.
Yaşama sevincini yeniden kazanan Özen, başarılı olunca, 2005 yılında Paralimpik Milli Takımı'na seçildi. 2008 Pekin Paralimpik Oyunları'nda 4. olarak madalyayı kıl payı kaçıran Özen, 2012 Londra Paralimpik Oyunları'nda ise kürsünün uzağında kaldı. Milli sporcu, özel nedenlerle 2015 yılında bıraktığı okçuluğa iki yıl aradan sonra dönüş yaptı.
Özen, geçen hafta Hollanda'da yapılan Para Okçuluk Dünya Şampiyonası'nda, 2019 Tokyo Paralimpik Oyunları için kota almayı başararak üçüncü kez olimpiyatlara gitme hakkı kazandı.
Özen, eşiyle de 10 yıl önce bir kamp sırasında tanıştı; eşi ve üvey kızı Zeynep Meşinci (19) ile mutlu bir yuvanın sahibi oldu.
- "Okçulukla psikolojik buhran sürecini atlattım"
Milli sporcu Özen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 11 yaşında başladığı okçuluğu, ortaokul ve lise yıllarının ardından askerlik ve iş hayatı yüzünden bıraktığını söyledi.
Özen, 2000 yılında geçirdiği trafik kazası nedeniyle omurilik felçlisi olarak yaşama tekerlekli sandalyede devam ettiğini belirterek, rehabilitasyon sürecinden sonra kendisi için zor günlerin başladığını dile getirdi.
Kendisini ziyarete gelen ilk antrenörü Yalçın Ünsal'ın yardımıyla yeniden okçuluğa başladığını aktaran milli sporcu, şöyle konuştu:
"Antrenörüm beni ziyaret ettiğinde, psikolojik buhranı atlatamamış dışarıya da asla çıkmayan bir insandım. Çıkmayı da düşünmüyordum. Hocamın tekrar elime yayı vermesinin amacı da beni küçük küçük dışarıya adapte etmekti. Bu başlangıç açısından çok iyi oldu. Daha sonra ok atan diğer engelli arkadaşlarla tanıştım. İkinci sene baktığımda, artık dışarı çıkabilen, aktif günlük hayatını devam ettirebilen bir pozisyon almaya başladım. Antrenmanlara gitmek için çaba sarf etmek, taksiye, otobüse binmek gibi şeylerle uğraşıyorken sosyalleştim. Baktım ki okçulukla psikolojik buhran sürecini atlatmışım. Engellilik hayatımda 20 yıl dolmak üzere. Bir daha o günlere dönmedim. Dönmeyi de düşünmüyorum."
- "Madalyayı zorlayacağım"
Milli sporcu Özen, 2005 yılında ilk kez Paralimpik Milli Takımı'na girdiğini, 2008'de Pekin ve 2012'de Londra'da yapılan Paralimpik Oyunları'nda Türkiye'yi temsil etme gururu yaşadığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Okçuluğa, 2015 yılında özel nedenlerden dolayı ara vermek zorunda kaldım. 2017 yılında küçük küçük antrenmanlara başladım. Bir yıl sonra yeniden milli takıma girdim. Hollanda'da da Para Okçuluk Dünya Şampiyonası'nda 7. sırayı alarak 2020 Tokyo Olimpiyatları için kota almayı başardım. Okçuluğa yeniden döndükten sonra tek hayalim vardı, üçüncü kez olimpiyatlara gitmekti. İlk iki olimpiyatımda tecrübesizdim. Üçüncü olimpiyatımda madalyayı zorlayacağım. Olimpiyat oyunlarına daha 400 gün var ama okçuluktaki ilk gün gibi heyecanlıyım. Bu günlerin geçmesini sabırsızlıkla bekliyorum. Üçüncü olimpiyatıma gidecek olmaktan dolayı çok mutluyum ama bu sefer mutlaka ilk üç içerisinde yer almak için uğraşacağım."
Özen, paralimpik okçuluk branşında Türkiye'den üçüncü olimpiyatına gidecek ilk sporcu olacağını belirterek, olimpiyata haftanın altı günü yapacağı antrenmanlarla ciddi bir şekilde hazırlanacağını vurguladı.
Eşi Pınar Özen'le (44) 10 yıl önce bir kamp sırasında tanıştığını ve ardından evlendiklerini ifade eden Özen, okçuluk antrenörlük belgesine de sahip olan eşinin bütün antrenmanlarında yanında olduğunu, onun destekleri olmasa bu kadar başarıyı elde edemeyeceğini kaydetti.
Pınar Özen de eşinin spor sayesinde sürekli insanların içinde kaldığını, böylece engelleri fazlasıyla aştığını söyledi.
Eşinin tekerlekli sandalyede olup olmadığının öneminin bulunmadığını vurgulayan Pınar Özen, "Eşimin üçüncü olimpiyatına katılacak olmasından dolayı çok mutluyum. Çok emek verdik. Emeklerimizin karşılığını da aldığımız için çok mutluyum." ifadesini kullandı.
Kaynak: