Prof. Dr. Ali Akpınar
Hayatımızı kuşatan fetih kavramları
Yüce Rabbimizin bir adı da Fettâh’tır. Fettâh, maddî ve manevî tüm hayır ve zafer kapılarını açan, zorlu durumlarda engelleri kaldırıp çıkış yolları sunan, gönüllere huzur ve ferah veren demektir. “O fettâh ve her şeyi bilendir.” (34/26) O’nun kapısı her zaman açıktır. Kula yakışan, O'nun yardımını kazanarak dünya ve Ahiretteki tüm engelleri aşmak ve böylece iki dünya mutluluğuna nail olmaktır. Gerçek kul, önce kendi gönlünü O’na, O’nun bilgisine ve O’nun buyruklarına açmalı; sonra da O’nun ahlakıyla ahlaklanıp hayır kapılarını O’nun tüm kullarına açmak için çalışmalıdır.
Kutsal kitabımızın ilk suresinin bir adı da Fâtiha’dır. Fâtiha, açan, açıcı demektir. Kur’ân bu özlü sure ile açılır ve bu sure, insanlara hidayet rehberinin kapısını açar. Bu sureyi anlayarak okuyanın, gözü gönlü hakikat pırıltılarına açılır. Fatihasız namaz, tam olmaz, eksik olur. Bu yüzden namazın her rekatında bu sure okunur ve kırk rekatlık namazda en az, kırk kere fâtiha suresi okunur. Müslüman bu kadar iç içedir fâtiha ile ve fetih ile.
Kur’ân’ın bir suresinin adı da Fetih’tir. Fetih suresi, “Doğrusu Biz sana açık/büyük bir fetih verdik” ayeti ile başlar. Sure, hicretin altıncı yılında, peygamberimizin Mekke müşrikleri ile Hudeybiyye barış anlaşmasını yaptıktan sonra Medine’ye dönerken inmiştir. Çoğu ilim adamına göre ayette kastedilen Mekke fethi değildir. Çünkü Mekke, bu surenin inişinden iki yıl sonra fethedilmiştir. Ayette kastedilen fetih, İslam devletinin müşriklerce resmen tanınması, Müslümanların siyasî gücünün tescil edilmesi, anlaşma ortamında gönüllerin İslam’a açılması, kitlelerin Müslüman olması ve bütün bunların ardından gelecek olan diğer fetihlerdir. Yani Kur’ân, barış atmosferinin oluşturulmasını büyük fetih olarak isimlendirmiştir. Gerçekten de Hudeybiyye barışından sonra İslam hızla yayılmış ve insanlar kitleler halinde akın akın İslam’a girmişlerdir. İki yıl sonra da Mekke kansız olarak fethedilmiştir.
Peygamberimizin güzel isimlerinden biri de El-Fâtih’tir. Açan, fetheden anlamınadır. Yüce Allah onun için hidayet ve hayır kapılarını açmış, kör gözleri, bağlı basiretleri, sağır kulakları, kilitli gönülleri ona açmıştır. Küfür beldelerini o fethetmiştir. Faydalı ilim, Salih amel gibi tüm dünya ve ahiret hayırları ona açılmış olup o da tüm bu hayırların önünü ve yolunu açandır. Cennetin kapıları da ona açılmış ve açılacaktır.
Namazın başlangıç tekbirinin adı iftitâh tekbiridir. Çünkü namaz ibadeti tekbirle açılır. Bizim bayram namazlarımızın açılışı da tekbirle yapılır ve bayram namazlarını diğer namazlardan farklı kılan tekbirlerin fazla oluşudur. Zaten tekbir bizim fetih ve zafer sloganımızdır.
Yine namazın başında okunan Sübhaneke duasının bir adı da istiftâh duasıdır. Çünkü bütün namazlar tevhidi özetleyen bu dua ile açılır.