"Her 100 kişiden 8'inde nöropatik ağrı var"
Türk Nöroloji Derneği Nöropatik Ağrı Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Tan:- "Topluma baktığımız zaman yaklaşık her 100 kişinin 8'inde nöropatik ağrı dediğimiz semptomları görmek mümkün"
ANTALYA (AA) - Türk Nöroloji Derneği Nöropatik Ağrı Çalışma Grubu Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Tan, "Topluma baktığımız zaman yaklaşık her 100 kişinin 8'inde nöropatik ağrı dediğimiz semptomları görmek mümkün." dedi.
Türk Nöroloji Derneğince düzenlenen 14. Nöropatik Ağrı Sempozyumu, Belek turizm merkezindeki bir otelde başladı. Sempozyum kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Türk Nöroloji Derneği Nöropatik Ağrı Çalışma Grubu Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Tan, nöropatik ağrıların diğer ağrılardan farklı belirtiler gösterdiğini belirtti.
Bu hastalarda yanma, batma, elektriklenme ve karıncalanma gibi belirtiler olduğuna işaret eden Tan, "Bir diğer özelliği de normal ağrı yaratmayan uyarıların bu gibi hastalarda çok şiddetli yanma ya da batmaya neden olmalarıdır. O nedenle bu hastalıkların tedavisi normal ağrı kesicilerle olmaz. Bazı epilepsi ve depresyon ilaçlarının kullanıldığı hastalıklar grubudur." dedi.
Nöropatik ağrı belirtilerinin en sık rastlandığı hastalık grubunun diyabet olduğuna değinen Tan, "Türkiye'de yapılan son çalışmalarda, her 4 kişinin 1'inde ya şeker hastalığı ya da gizli şeker dediğimiz tablo söz konusudur. Şeker hastalığı olan kişilerde de eninde sonunda nöropatik ağrı dediğimiz belirtiler karşımıza çıkacaktır." diye konuştu.
Bu hastalığın tedavisinde özellikle ağrı kesici ve vitaminlerin yeri olmadığını ifade eden Tan, şöyle devam etti:
"Burada tedavide kullandığımız en önemli ajanlar epilepsi, yani sara ilaçları ve antidepresan ilaçlardır. Topluma baktığımız zaman yaklaşık her 100 kişinin 8'inde nöropatik ağrı dediğimiz semptomları görmek mümkün. Bu şeker hastalarında çok sık görülür. Bunun dışında felç sonrasında ortaya çıkabilen nöropatik ağrıdan söz edebiliriz. Herpes dediğimiz, zona dediğimiz hastalık sonrası ortaya çıkabilecektir. Özellikle omurilik yaralanmaları sonrasında ortaya çıkabilir. Baktığımız zaman sinir basılarında veya ele ayağa giden giden sinirlerin hastalıklarında da karşımıza çıkan belirtilerdir."
- "Kadınlarda görülme sıklığı daha fazla"
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Akıncı ise nöropatik ağrının vücuttaki sinirlerin hasarı veya bir hastalığı sonucu ortaya çıkan ağrı anlamına geldiğini söyledi.
Bu tür ağrıların normal ağrılardan farklı olduğuna dikkati çeken Akıncı, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Çünkü eğer nöropatik bir ağrı varsa basit ağrı kesicilere hastalar cevap vermiyor. Fibromiyalji dediğimiz yaygın ağrılar, sızılar, yorgunluk, sabah yorgun kalkma, uyku bozukluğu ile giden bir hastalık da bu nöropatik ağrı tiplerinden bir tanesidir. Bir hasta geldiğinde eğer vücudunun her yerinin ağrıdığını söylüyorsa, 'Sabah erken kalkıyorum, uyanamıyorum, doğru dürüst uyuyamıyorum' diyorsa bu daha çok halk arasında 'iltihapsız kas romatizması' dediğimiz fibromiyalji hastalığını düşündürür bize."
Prof. Dr. Akıncı, bu hastalığın kadınlarda erkeklere göre 7 kat daha fazla görüldüğünü, toplumda da oldukça yaygın olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"Bu hastalığın en önemli özelliği, hastaları muayene ettiğinizde ya da birtakım tetkikler istediğinizde bir pozitif sonuç bulamıyorsunuz. Yani her şey normal çıkıyor. Her şey normal çıktığı için de sanki bu hastalık yokmuş gibi algılanabiliyor. Halbuki öyle değil. İltihapsız kas romatizması dediğimiz fibromiyalji hastalığı var, bu hastalığın etkilerini de beyinde yapılan çalışmalarda göstermek mümkün. Bu hastalığı tedavi etmek mümkün. İlaç tedavileri var, özellikle egzersiz tedavilerini öneriyoruz. Bu hastalar halsizlik ve yorgunlukları nedeniyle yataktan çıkmak istemiyorlar. Hastalarımızı yataktan çıkmaya, işine gücüne dönmeye teşvik ediyoruz."
Sempozyum yarın sona erecek.
AA
Kaynak: