HATAY (AA) - İSMİHAN ÖZGÜVEN - Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan, aynı cadde üzerinde kilise, havra ve caminin yer aldığı, ezan sesinin çan ve hazan sesine karıştığı Hatay'da, Ermeni asıllı Türk vatandaşlarının yaşadığı Vakıflı, yerli ve yabancı ziyaretçilerini bekliyor.

Hatay'ın "Büyükşehir" statüsüne geçmesiyle köyden mahalleye dönüşen, Musa Dağı eteklerinde yer alan, portakal ağaçları arasında temizliği ve taş binalarıyla dikkati çeken Vakıflı'da pansiyon sayısı da giderek artıyor. Toplam 25 yataklı 3 pansiyonun bulunduğu Vakıflı'da yeni bir pansiyonun inşaatı da sürüyor.

İnsanların barış, kardeşlik ve hoşgörü içerisinde yaşadığı Vakıflı, yerli ve yabancı ziyaretçilerini bekliyor.

- Ermeni asıllı Suriyelilere kucak açmışlardı

Suriye sınırına yaklaşık 30 kilometre mesafede yer alan Vakıflı, iç savaş nedeniyle Keseb bölgesindeki çatışmalardan kaçanlara da bir dönem ev sahipliği yapmıştı.

Lazkiye kentine bağlı Keseb kasabasında yaşayan ve çoğunluğu yaşlı olan Ermeni asıllı 24 Suriyeli, 2014 yılında çatışmalarda zarar görmemeleri için Türkiye'nin de desteğiyle Hatay'ın Samandağ ilçesine bağlı Vakıflı'ya getirilmişti.

Suriyelilere kucak açan mahalle sakinleri, onları 40 gün boyunca evlerinde ağırlayarak sofralarını paylaşmıştı. Ailelerin yanına yerleştirilen 24 kişi, 40 gün kaldıktan sonra kendi istekleriyle, Türkiye'nin de yardımıyla önce Lübnan'a, oradan da tekrar Suriye'ye gitmişti.

- Turistleri bekliyorlar

Mahalle muhtarı Berç Kartun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köyden mahalleye dönüşen Vakıflı'da 35 hane ve 135 kişinin yaşadığını söyledi.

Vakıflı'ya ilginin her dönem iyi olduğunu, ancak son yıllarda Suriye'deki savaş nedeniyle turist sayısının düştüğünü belirten Kartun, savaşın mahallelerinin turizmini de etkilediğini kaydetti.

Mahallelerine savaş öncesi Suriye'den günübirlik gelenlerin çok fazla olduğuna dikkati çeken Berç Kartun, şöyle devam etti:

"Buraya hemen her gün turlar gelirdi. Meryem Ana Yortusu'nda Lübnan'dan gelenler çok olurdu, buradaki pansiyonlar, oteller yetmezdi ve Antakya'ya giderlerdi. Onların hiçbiri kalmadı. Turlar artık olmuyor. Savaş burayı bayağı etkiledi, hatta bir dönem Lazkiye kentine bağlı Keseb'ten 24 kişiyi devletimiz buraya getirdi, bize teslim etti. Bize 'bakabilir misiniz' dendi. 40 gün onlara baktık. Daha sonra devletin yardımıyla onları Lübnan'a, oradan da Suriye'ye geçirdiler. Onların 40 gün boyunca tüm ihtiyaçlarını karşıladık. Şimdi onlarla hala görüşüyoruz, hepsi iyiler. İllaki toprak diyorlardı, mecburen geri döndüler."

Vakıflı'daki insanların hiçbir sıkıntı, sorun yaşamadan hayatını sürdürdüğünü vurgulayan Kartun, herkesin kardeşçe, barış ve huzur içerisinde olduğunu dile getirdi.

Mahallelerinde yaşayanların çoğunluğunun yaşlı olduğunu ifade eden Berç Kartun, gençlerin okuyarak ya büyükşehirlere ya da yurt dışına gittiğini belirtti.

Vakıflı'da okuma yazma oranının çok yüksek olduğunu aktaran Kartun, "O zamanlar köy olan Vakıflı'da bir okulumuz vardı, ancak 1990 yılında öğrenci sayımızın azlığı nedeniyle kapandı. Şu an ilk ve ortaokula giden 10 civarında öğrencimiz var. Bunlar da 4 kilometre uzaklıkta yer alan Samandağ ilçesine gidiyor. 2004-2008 yılları arasında köyümüzde organik tarım yaptık, ancak piyasa bulamadığımız için bunu bıraktık. Şu an mahallemizde pansiyonculuğa başladık. Mahallemizde şu an 25 yataklı 3 pansiyon var, 5 yıldızlı otel konforunda olacak pansiyonunun da inşaatı sürüyor. Bunun tamamlanmasıyla yatak sayımızı 50'ye çıkaracağız." diye konuştu.

Kartun, herkesi Vakıflı'ya beklediklerini de sözlerine ekledi.

AA