İçişleri Bakanı Ala, Erzurum'da:
"Mazıdağı'ndaki patlamada, bizim, müfettişlerin ve valilik değerlendirmelerine göre ciddi problemler var. Orada belediyenin bir kamyonu kullanılmıştır, bu olacak iş değildir. Buna fırsat veren kim olursa olsun, gereği yapılır ve gereği de yapılmıştır. İçi
ERZURUM (AA) - İçişleri Bakanı Efkan Ala, Mazıdağı Belediye Başkanı Necla Yıldırım ile "eş başkan" olarak anılan belediye meclis üyesi Ali Özkan'ın, Artuklu ilçesi Cevizlik Jandarma Karakolu'na bomba yüklü araçla yapılan terör saldırısı sonrası görevlerinden alınmalarına ilişkin, "Mazıdağı'ndaki patlamada, bizim, müfettişlerin ve valilik değerlendirmelerine göre ciddi problemler var. Orada belediyenin bir kamyonu kullanılmıştır, bu olacak iş değildir. Buna fırsat veren kim olursa olsun, gereği yapılır ve gereği de yapılmıştır. İçişleri Bakanlığı tarafından, bizim tarafımızdan görevden uzaklaştırılmıştır." dedi.
Ala, incelemelerde bulunmak için geldiği Erzurum’un Tortum ilçesinde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Mazıdağı Belediye Başkanlığındaki görevden almalara ilişkin soru üzerine, belediyelerin görevinin milletten aldıkları oyu, hizmete çevirmek olduğunu ifade eden Ala, "Devletin ve milletin imkanlarını, hele hele araçlarını terör örgütüne bombalı saldırıda bulunsun diye, bir şekilde buna imkan sağlar ve tahsis ederse gereği derhal yerine getirilir" dedi.
Ala, bu olayda da gereğinin derhal yerine getirildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu konuda soruşturma açtığımız belediye başkanlarını, bu konuya ilişkin yine soruşturma açılmış meclis üyelerini görevden uzaklaştırıyoruz. Burada yapılan da budur. Mazıdağı'ndaki patlamada, bizim, müfettişlerin ve valilik değerlendirmelerine göre ciddi problemler var. Orada belediyenin bir kamyonu kullanılmıştır, bu olacak iş değildir. Buna fırsat veren kim olursa olsun, gereği yapılır ve gereği de yapılmıştır. İçişleri Bakanlığı tarafından, bizim tarafımızdan görevden uzaklaştırılmıştır."
- "Herkesin aklını başına alması lazım"
Terörle mücadelenin topyekün bir mücadele olduğunu ve artık küresel bir sorun haline geldiğini söyleyen Ala, şöyle devam etti:
"Uluslararası işbirliği gerektiren bir boyuta ulaşmıştır. Türkiye’de veya dünyanın herhangi bir yerinde bir terör saldırısı olduğu zaman bizler içişleri bakanları olarak İngiltere’den tutun, Amerika Birleşik Devletleri’ne, Fransa’dan, Almanya’ya, Hollanda’ya kadar işbirliği için el birliği için birlikte karşı duruyoruz. Birbirimizle haberleşiyoruz, birbirimize taziyeleri sunuyoruz, alınacak tedbirleri görüşüyoruz. O bakımdan herkesin aklını başına alması lazım. Türkiye sınırları içerisinde milletin verdiği yetkiyi hiç kimse milletin aleyhine kullanamaz, kullanırsa da gereği yapılır."
- "Bugüne kadar 26 belediye başkanı görevden uzaklaştırıldı"
Bakan Ala, bugüne kadar 26 belediye başkanının, bu şekilde görevden uzaklaştırıldığını kaydederek, seçilmiş olmanın milletin arzu ve isteklerini yerine getirme sorumluluğunu beraberinde getirdiğini, kimseye sorumsuz davranma hakkı doğurmadığını vurguladı.
Bu açıdan bu tarz saldırıların karşısında ilk olarak seçilmişlerin durması gerektiğini belirten Ala, şöyle konuştu:
"Çünkü millet onlara hizmet etsin diye oy veriyor. Önce kanal kazdılar, çocukları, oradaki insanları arkasına koydular, sonra da kanalları kazarken milletin verdiği paraları ki biz hiç ayrım yapmadan devletin payı neyse gönderiyoruz, onları kanalda kullandılar. Sonra biz kanalları kapattık, temizledik, bu sefer de belediye araçlarını bombalı saldırılarda kullandırıyorlar. Teröristler çeşitli yollarla bahane uyduruyorlar, kurnazlıklar yapıyorlar ama devlet soruşturma açtığında bunların hepsi ortaya çıkıyor. O bakımdan milletimize ve hele orada yaşayan vatandaşlarımıza söyleyeceğim şey şudur; ciddi şekilde kendi oylarının hesabını da sorsunlar. Oy verdiler, hizmet istesinler. Kendilerine hizmet yerine, çukur kazanları, bomba gönderenleri de asla affetmesinler. Bu siyasetin kabul edebileceği bir durum değil. Siyaset varsa şiddet yoktur, terör yoktur, eğer buna karşı durabiliyorsa bunun adı siyasettir. Yoksa bunun adı teröre destek olur. Biz de gereğini yaparız, yapıyoruz ve görevden uzaklaştırıyoruz. Bundan sonra da tavrımızda hiçbir değişiklik olmayacak, daha da ciddi bir şekilde meselenin üzerine gideceğiz."
- Suriyeli ve Ahıskalılara vatandaşlık tartışmaları
Ala, Suriyeli sığınmacılar ile Ukrayna'dan getirilerek Türkiye'de iskan edilen Ahıska Türklerine vatandaşlık hakkı tanınmasına yönelik çalışmalara ilişkin de bunun İçişleri Bakanlığı’nın sorumluluk ve görevleri arasında bir husus olduğunu belirtti.
Kendilerinin her bir ailenin ve kişinin dosyasını tek tek ele aldıklarını dile getiren Ala, şunları kaydetti:
"Çok titiz bir şekilde inceliyoruz ve değerlendirmesini yapıyoruz. Sonra da onları kararlaştırıyoruz. Burada hiçbir tereddüte mahal yoktur. Memleketimizin ve milletimizin lehine ne gerekiyorsa onu yapıyoruz. Bizim aldığımız hiçbir karar, milletimizin aleyhine olmaz. Milletimiz burada müsterih olsun. İkincisi bizim misafirlerimiz, Türkiye’de şu ana kadar dünyanın gıpta ettiği bir şekilde muamele görmüşlerdir. Bizim misafirperverliğimize yakışır bir şekilde şimdiye kadar nasıl yönettiysek bu mevzuyu, bundan sonraki alacağımız kararlar, milletimiz bilsin ki hem o misafirlerimizin lehine hem milletimizin lehine olacaktır ve tercih söz konusu değildir. Biz her bir problem için adım attığımızda, böyle ilgiyle izliyorum, hemen meselenin muhteviyatını anlamadan birtakım değerlendirmeler yapılıyor, eleştirilerde bulunuluyor. Biz milletin ne dediğine bakıyoruz. Milletimizin eleştirilerini, katkılarını, değerlendirmelerini politikamızın merkezine almış durumdayız. Onun için atacağımız her adım ve şimdiye kadar atmış olduğumuz her adım, hem milletimizin menfaatini sağlayacak bir adımdır hem de buradaki misafirlerimizin menfaatini sağlayacak adımdır. Burada herkes müsterih olmalıdır."
Ala, kişi başına gelir dikkate alındığında Türkiye’nin mazlumlara yeryüzünde yardım yapan ülkeler arasında birinci sırada olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"El açan Türkiye değil, yardım eden Türkiye kategorisine gelmişiz ve en başa da oturmuşuz. Başka bir şeye daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Burada birinci olan Türkiye, daha geçenlerde kalkınma ve büyüme hızları açıklandı. Büyüme hızında da 4,8’lik ekonomik büyüme ile dünyada ilk 5 ülke arasına girmiş. Bu eleştirileri yapanlar, bu rakamları da yorumlasınlar. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Şimdiye kadar yardım yaptığımız insanlara hiçbir şey sormadan yardım etmişiz. Şimdi de üretime katkı sağlayacak imkanları getiriyoruz. Türkiye’ye daha çok katkı sağlayacaklarını görüyoruz ama amacımız da maddi bir çıkar değil. Evet biz muhacir-ensar anlayışıyla meseleye yaklaşıyoruz ama ekonominin gereğini de milletimizin menfaatinin gereğini de yerine getiriyoruz. Bundan sonra da bunu yapacağız ve Türkiye’nin attığı adımlar da dünyaya örnek oluyor. O bakımdan biz kararlı bir şekilde ve çalışarak ortaya koyduğumuz politikanın altını doldurarak yolumuza devam ediyoruz."
- "Yetişmiş insan gücünü ülkelerine götürmek istiyorlar"
Ala, Suriyeli sığınmacılar konusunda başka ülkelerden gelip Türkiye'deki yetişmiş Suriyeli öğretmen, doktor gibi insanların götürülmeye çalışıldığını dile getirdiğini, bununla da diplomatik yollardan mücadele ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"İnanın bazı ülkeler, 2 milyon 750 bin kardeşimizden sadece 500 kişiyi almak için liste yapıyorlar. Bunun içerisinde de yüzde 80'ni doktor, mühendis, öğretmen veya sosyal hizmet sunabilecek kardeşlerimizi seçiyorlar. Peki burada bizim hizmet sunduğumuz insanlara, Arapça bilen ve onlara hizmet sunmamıza yardımcı olacak kişileri alıp götürürseniz, burada hizmeti kim sunacak? Biz şimdiye kadar diplomatik yollardan gerekli müdahaleleri yaptık. Bundan sonrada yine ülkemizin elindeki imkanları çok doğru değerlendirerek, bu süreci ve bu sorunun en iyi şekilde milletimiz ve memleketimizin lehine yönetilmesi bakımından gerekli kararları alıp uyguluyoruz."
Bakan, Ala Tortum ilçesinin ardından Narman ve Oltu ilçelerini de ziyaret ederek incelemelerde bulundu.
AA
Kaynak: