İşitme Taraması Programları çocuklara "ses" oluyor

İşitme Taraması Programları çocuklara "ses" oluyor

Sağlık Bakanlığınca yürütülen İşitme Tarama Programı kapsamında, okul çağı çocuklarının yüzde 85'ine ve Yenidoğan İşitme Tarama Programı ile de yenidoğanların yüzde 95'ine ulaşıldığı belirtildi- Türkiye'de yıllık ortalama 2 bin 500 bebek işitme kaybı ile

ANKARA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - Sağlık Bakanlığınca yürütülen İşitme Tarama Programı kapsamında, okul çağı çocuklarının yüzde 85'ine ve Yenidoğan İşitme Tarama Programı ile de yenidoğanların yüzde 95'ine ulaşıldığı belirtildi.

AA muhabirinin Sağlık Bakanlığından edindiği bilgiye göre, işitme kayıpları, çocuğun o lisana özgü sesleri oluşturarak konuşmasını geciktiren ve bozan en önemli faktör olarak tanımlanıyor.

Yenidoğan her bin bebekten 1-3'ü ileri derecede işitme kaybı ile dünyaya geliyor. Çocukluk döneminde geçirilen hastalıklar, kulak enfeksiyonları, kazalar ve kullanılan bazı ilaçlar nedeniyle bu oran yüzde 6'ya çıkıyor. Türkiye'de yıllık ortalama 2 bin 500 bebek, işitme kaybıyla doğuyor.

İşitme engeli ile doğan bebeklerin erken dönemde tespit edilmesi amacıyla Türkiye'de Yenidoğan İşitme Tarama Programı yürütülüyor ve 2008 yılından itibaren de tüm illerde uygulanıyor.

Bu program kapsamında, 81 ilin kamu, üniversite ve özel hastanelerinin yer aldığı bin 153 tarama merkezinde işitme taraması programı, 62 tane referans merkezinde de ileri tanı tedavi uygulanıyor. Her yıl bebeklerin yüzde 95'ine ulaşılıyor.

Bakanlık olarak, 81 ilde doğumun gerçekleştiği tüm hastanelerde, doğan her yenidoğana, işitme taraması testlerinin daha taburcu olmadan, aynı hastanede uygulanabilmesi, ilk bir ayda tarama testlerinin tamamlanması, ilk 3 ayda işitme kayıplı bebeklerin tanılarının konulması ve 6 ayda da işitme kaybı tanısı almış cihaz ihtiyacı olan bebeklerin cihazlanmaları ve rehabilitasyonlarının sağlanarak topluma sağlıklı bireyler olarak kazandırılması hedefleniyor.

- "İşitme taraması, 81 ilde ilköğretim 1. sınıfta yapılıyor"

İşitme kayıpları, enfeksiyonlar, incinmeler ve ilerleyici işitme kaybı yapan genetik hastalıklara bağlı olarak doğum sonrası dönemde de ortaya çıkabiliyor.

İşitme, eğitim ve iletişimin en önemli bileşeni olarak ifade ediliyor. Bir ya da her iki kulakta kalıcı veya geçici işitme kaybı okula giden çocukların yüzde 14'ten fazlasını etkiliyor. Tek taraflı işitme kayıplarında bile sınıf tekrar oranı yüzde 37 olarak bildiriliyor.

Dünyanın pek çok ülkesinde okul taramaları içerisinde, ulusal işitme tarama programları yer alıyor. Türkiye'de de işitme taraması, 81 ilde ilköğretimin birinci yılında, belirlenen protokoller çerçevesinde okul ortamında, tarama odiyometri cihazları kullanılarak sahada uygulanıyor.

Tarama sonucunda işitme kaybı şüphesi olan çocuklar, ildeki kulak burun boğaz uzmanlarına sevk ediliyor. Daha ileri tetkik ve tedavi gerektiren olgular ise kulak burun boğaz uzmanlarınca Yenidoğan İşitme Tarama Programı'nda da üst basamak olan referans merkezlere yönlendiriliyor. Program kapsamında okul çağı çocuklarının yüzde 85'ine ulaşıldı.




Kaynak:Haber Kaynağı