İstanbul Güvenlik Konferansı
Senegal Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetler Bakanı Augustine Tine:- "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görüşleri ve vizyonu, dünyadaki barış ve güvenlik için çok önemli"- Zanzibar Devlet Bakanı Issa Haji Ussi:- "Zanzibar, Türkiye ile kardeşlik ilişk
İSTANBUL (AA) - Senegal Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetler Bakanı Augustine Tine, "Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görüşleri ve vizyonu, dünyadaki barış ve güvenlik için çok önemli." dedi.
Tine, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Milli Savunma ve Güvenlik Enstitüsü tarafından düzenlenen, İstanbul Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görüşleri ve vizyonunun, dünyadaki barış ve güvenlik için çok önemli olduğunu söyledi.
Bu toplantının teması olan "geleceğin güvenliği" konusunda ülkelerin derhal çözümler bulması ve tartışması gerektiğini belirten Tine, güvenliğin pek çok açıdan ele alınabileceğini, güvenliğin her zaman için karar alıcıların "hangi ufuk?", "hangi referanslar?", "hangi uygulamalar?", "hangi zorluklar?", "hangi yönetişim?", "hangi imkanlar?" gibi bazı önemli sorulara cevap vermesi gerektiğini dile getirdi.
Bu düşünce içinde insanın referans alındığını belirten Tine, "Uluslararası çevre o kadar hızlı gelişiyor ki şöyle düşünüyoruz; geleceğin güvenliği içinde önemli zorluklardan üçü bizi oldukça etkileyecek. Özellikle de daha güçsüz ülkeleri, bir bumerang etkisiyle bütün dünyayı etkileyecek. Dolayısıyla bütün ülkeler bu işe müdahil. Kendi organizasyon kapasitelerini kullanmak zorundalar." diye konuştu.
Güvenlik konusundaki en önemli sorunların üç başlığı olduğunu, bunların devletler yoluyla insanları merkeze koyacağını, teknoloji, doğa ve insanın bir araya geleceğini ifade eden Tine, şöyle devam etti:
"Yakın tarih bize gösterdi ki yeni oyunlar denen bir şey var ve giderek daha fazla silahlanma yarışması var, ekonomik savaşlar var. Bütün çatışmalar militarize ediliyor. Bunun üzerine bir de terörizm ve aşırı düşünceler var. Bunlar da uluslararası suç örgütleriyle bir füzyona giriyor. Topluluklar arasında bazı bölgelerde çatışmalar var. Çevre açısından nükleer, radyolojik, kimyasal, biyolojik açıdan da çok önemli risklere yol açıyor."
Bilişim teknolojisi ve siber mekanların güvenliğinin geldiği nokta nedeniyle düşünce özgürlüğünün sürekli saldırı altında ve sürekli bir dezenformasyonun söz konusu olduğunu belirten Tine, "Yapay zeka da çok önemli bir potansiyel taşıyor. 2016 yılı sonunda 3 ayrı rapor hazırlandı. Yapay zekanın ilerlemesiyle ilgili. Buna yakın olarak trans insanlık, vicdan ile bilim arasında bir bağ kuruyor. İnsanın kapasiteleri arttığında sorumluluğu nereye kadar uzanabilecek ve sorumluluğun karşılığı da özgürlük olacak." görüşünü dile getirdi.
Ülkelerin birbirine güvenlik açısından da bağlı olduğunu unutmaması gerektiğini ancak birçok ülkenin ve finansal büyük grupların bunu unuttuğunu vurgulayan Tine, bunun bir şekilde iklim değişikliği ve terörizm gibi kötü geri dönüşümleri olduğunu söyledi.
-"Ortak güvenlik için teknoloji çok önemli"
Gana Cumhuriyeti Ulusal Güvenlikten Sorumlu Devlet Bakanı Bryan Acheampong, ortak bir güvenlik oluşturulması noktasında teknolojinin çok önemli olduğunu vurguladı.
Ülkelerin dostlarını iyi bilmesi gerektiğini ifade eden Acheampong, dost ülkelerin sektörel konularda rakip de olabileceğini, teknoloji, bilgi paylaşımı, yiyecek güvenliği, sınırlar konusunda belli başlı anlaşmazlıkların da yaşanabileceğinin altını çizdi.
Bölgesel ve politik bağımsızlığın, toplumun bilincinin, huzurunun korunmasının bir birleşimi olarak görülebileceğini anlatan Acheampong, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Teknolojinin gelişmesi farklı boyutları da beraberinde getirmiş bulunmakta. Bizim, devlet sınırlarını korumak için belli başlı politikalar geliştirmemizi gerektiriyor. Hissedarları, akademi ve sivil toplum gruplarını da korumamız gerekiyor. Böylece bazı fırsatlar ortaya çıkacak. Bu konferansta bir anlaşmaya varmamız lazım. Geleceğin tehditleri neler, neler olacak ve sonuç olarak bizim önerdiğimiz çözümler ne olacak?"
Acheampong, Afrika'da bir işbirliği fırsatı aradıklarını çünkü başka ülkeleri etkileyen bir şeyin kendilerini de etkilediğini belirtti.
-"Barış atmosferi Zanzibar'da bütün bölgeye örnek olmaktadır"
Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti Zanzibar Devlet Bakanı Issa Haji Ussi, bölgedeki ekonomik güveliği sağlamak için bir araya geldiklerini söyledi.
Ussi, 1970'lerden beri Türkiye'nin diplomatik misyonlarının Zanzibar'da bulunduğunu belirterek, yüksek düzeyde liderlerin birbirlerini ve ülkelerini karşılıklı olarak ziyaret ettiğini, ilişkilerin iki taraflı sürdüğünü ifade etti.
Teknik, bilimsel ve ekonomik alanda, özellikle de gıda konusunda tarım bakanlıkları arasında 2009'dan itibaren işbirliklerinin olduğunu anlatan Ussi, ayrıca iki ülke arasında askeri düzeyde ülkelerin birbirine eğitim desteği vermesi açısından bir mutabakat zaptı imzalandığını, bu zaptın kendileri için önemli bir enstrüman olduğunu söyledi.
Neredeyse yarım asırdır Zanzibar'da siyasi istikrar ve barışın olduğunu, bunun da ekonomik gelişmenin ön şartı olduğunu ifade eden Ussi, "Barış atmosferi Zanzibar'da bütün bölgeye örnek olmaktadır. Politik istikrar ve barışın temelinde kozmopolit bir toplumun barış içinde yaşaması vardır. Bu durum ekonomimizin giderek kalkınmasına alan açmıştır." dedi.
Bütün Afrika bölgesi için bir örnek olduklarını, enflasyon oranlarını 2016-2017 arasında yüzde 7'ye getirdiklerini, 2013-2014 arasında ise yüzde 8 olduğunu belirten Ussi, Zanzibar'ın kalkınma ve yoksullukla mücadele planını uygulamaya koyduğunu, bunun birçok yıla yayılan bir kalkınma planı olduğunu ve 2020 yılına kadar süreceğini kaydetti.
Ussi, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin her yıl daha fazla Tanzanyalı öğrenciye burs verdiğini, 2013 yılında 48 Tanzanyalı öğrenciye burs verildiğini, Dışişleri Bakanlığı'nın da önerisiyle 4 subayın Türkiye'de eğitim gördüğünü ve diplomatik programlara katıldığını söyledi.
Zanzibar'ın, Türkiye ile kardeşlik ilişkilerini geliştirmek istediğini anlatan Ussi, şunları söyledi:
"Zanzibar, iki ülkenin gelişmesi için gerekeni yapmaya hazırdır ancak bölgesel ya da uluslararası barış, tek başına bir ülkenin ulaşabileceği bir hedef değildir, ortaklıklar gerekir ki bütün ülkeler bundan faydalanabilsin ve barışa ulaşabilsin. Ülkelerimiz, işbirliği ve barış zihniyetini ön plana çıkarmalıdır."
Kaynak: