M. Ali Köseoğlu
İtfaiye erlerinden mektup var!
Büyükşehir Belediyesi’nin 100 itfaiye eri alımına dair haberi geçtiğimiz günlerde yapmıştık.
Haber hayli ilgi uyandırdı, müracaat makamı bizmişiz gibi şartnamede neler olduğu sorularına muhatap kalıyoruz.
Varsın olsun, bu kadarı da sorun değil…
İtfaiye eri olarak işsizliğine çare bulmak isteyen üniversite mezunları için bir umuttur bu.
Bir de şunu söyleyelim ki herkesin iyice haberi olsun: İtfaiye alımı yapan sadece Konya Büyükşehir Belediyesi değil. Diğer şehirlerimiz de bunun için duyuruda bulundular.
Anladığım kadarıyla şu anda güvenlik konusu olduğu için devlet, memur olarak itfaiye eri alımının önünü açmış. Böyle olunca da belediyelerimiz bir an önce bu konudaki ihtiyaçlarını görmek için harekete geçmişler.
Bu konu aslında en çok şu anda Konya itfaiyesinde çalışanları ilgilendiriyor.
Yıllardır burada görev yapıp da kadrosu olmayan bir sürü insanımız var.
Yıllar yılı belediye başkanlarının kendilerine kadro vermesini beklemişler.
Son tahlilde de başkanların kadro verme yetkileri ellerinden alınmış.
Artık kadroyu devlet veriyor, KPSS’ye gireceksiniz, kazanırsanız, ihtiyaç da varsa kadronuzu alabiliyorsunuz.
Bunları şundan yazdım: İtfaiyemizde görevli kardeşlerimiz e-posta göndermişler… Diyorlar ki:
Biz yıllardır Konya itfaiyesinde çalışan, emek veren, yüksek okul mezunu müteahhit personeliyiz. Büyükşehir belediyemizin itfaiyeye personel alacak olması, fakat yıllardır itfaiyede çalışan emek veren yüksek okul-üniversite mezunları personellerini düşünmemesi, tasarlanan itfaiye eri alım şarları sebebiyle bizi hayli üzmüştür. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’in haberlerinin olmadığını düşünerek bu konuda tekrar bir değerlendirme yapmalarını ve biz yıllardır çalışan yüksek okul, üniversite mezunu personellerini de düşünerek bizi de kapsayacak şekilde yeni bir düzenleme yapılmasını rica ediyoruz.
Talep bu…
Bu talebe duyarsız kalmak elbette mümkün değil. Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Cevdet İşbitirici’yi aradım…
O da yıllardır görev yaptığı arkadaşlarının kadrolu olmayanlarının kadro almalarını kendisinin de çok isteyeceğini söyledi. “10 yıldır emeği olan arkadaşlarımın hak ettikleri yere gelmelerini ben de isterim” dedi.
Fakat itfaiye alımıyla ilgili şartnameyi belediyeler kendi keyfiyetleriyle hazırlamamışlar…
Yani şu anda itfaiyede görevli olanlar da KPSS’yi kazanmak ve ilgili şartlara uymak zorunda…
Belediyenin bu konuda ayrıcalıklı bir yetkisi de yok…
Bu konu olsa olsa milletvekillerine arz edilebilir…
Yıllardır itfaiyede görev yapan emektar itfaiyecilerimize bir kereye mahsus olarak kadro ihdas edilebilir.
Cevdet Bey, ABD’de ilgili sınavdan 100 puan alanların itfaiye eri bir alt sırada yer alanlarınsa CIA’e alındıklarını anlattı. Yani itfaiye erlerinin hemen her konuda mükemmel donanımlı olmalarının önemli olduğunu, önümüzdeki süreçte alınacak 100 itfaiye eriyle, bu alanın daha da prestijli bir hale geleceğini söyledi…
Norm kadroya göre Konya belediyesinin 282 itfaiye eri kapasitesi var. Şu anda -müteahhit elemanlarıyla birlikte- 260 kişi görev yapıyor…
Sınavla alınacak 100 kişiyle birlikte bu sayı 360’a çıkacak…
“Kimse işsiz kalacak mı?” diye sorduğumuzda da Cevdet Bey, muhtemelen kimsenin mağdur edilmeyeceğini söyledi.
Tüm olacakları yaşayıp göreceğiz, itfaiye teşkilatımızın profesyonel bir kimliğe kavuşması, bir de mağdur insan doğurmadan gerçekleşirse bizi memnun eder.
Her şeyin ‘yangın olur biz yangına gideriz’ şarkısı keyfinde gerçekleşmesi ne iyi olur.
***
‘Vatandaş gazeteciye niye gelir’ başlıklı yazım üzerine Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanı Ali Özer arayarak hem teşekkür etti hem de bahsini ettiğim konuda sırtıma yüklenen vebali üzerine aldı. Daha temiz ve daha yeşil bir Konya için çabaladıklarını beyanla Ali Bey, yazılandan değil yapılamayandan rahatsız olacaklarını söyledi. Elbette; hizmet heveslisi ve gayretlisi herkese müteşekkiriz.
***
Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan’ın ‘Bilim Merkezi’yle ilgili toplantıya katılmadığı tespitimize bilgilendirme geldi. Meğer Rektör Bey ne yazılı ne de aranarak bu programa hiçbir şekilde davet edilmemiş. Sonradan haberi olunca da şaşırmış tabi… Ortağı olduğu projenin herhangi bir toplantısına davet almamış olmak da ancak Konya’ya has bir uygulama olabilir… Bu davetsizliğin/habersizliğin hesabını kim kime sorar, kim hesap verir merak etsek ne olacak?
Ezcümle, Konya’da ‘birliktelik’ denen şey şimdilik hikâye…