Kekemeliği tiyatro sahnesinde yendi

Kekemeliği tiyatro sahnesinde yendi

Tiyatro oyuncusu Çağlayan: - "Tiyatroyu hayatımın merkezine koydum. Kekemeliği de sahnede yendim. Tiyatro olmasaydı kekemeliğim devam ederdi"- "İlkokulda Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen programda görev almak istedim. Sırf bu kekem

ERZURUM (AA) - ZEHRA MELEK ÇAT - Oyuncu Yakup Çağlayan, çocukluğundan beri duyduğu tiyatro aşkı ve azmi sayesinde kekemelik sorununu sahnede aştı.

Erzurum'daki Medya Tiyatroevi kurucularından olan Yakup Çağlayan, ilkokulda eğitim gördüğü sırada 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen programda sergilenen tiyatro oyununda görev almak istedi.

Kekeme olduğu için söz konusu oyunun kadrosuna alınmayan Çağlayan, buna rağmen tiyatro sevdasından vazgeçmedi. Çağlayan, lise eğitimine başladığında ise okulun tiyatro seçmelerine müracaat etti.

Kekeme olmasına rağmen tiyatroya sevgisi dolayısıyla müracaatı kabul edilen Çağlayan, böylece sahneye ilk adımını attı.

Lise eğitimini tamamladıktan sonra bir arkadaşı ile Medya Tiyatroevi'ni kuran Çağlayan, çocuk yaştan itibaren meraklısı olduğu tiyatro sahnesinde kekemelik sorunundan da kurtuldu.

- "Hem kekeme hem geveze"

Çağlayan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lise yıllarında iken 16 yaşında tiyatroya adım attığını ve 20 yıldır sahnede olduğunu söyledi.

Tiyatro aşkının ilkokul yıllarında başladığını belirten Çağlayan, "İlkokulda Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla düzenlenen programda görev almak istedim. fakat ilkokul yıllarında ağır kekemeydim. Sırf bu kekemeliğimden dolayı o gün oyuna beni almadılar. Daha sonra lisede yine bir tiyatro seçmesinde 'Ben de geleyim mi' dedim, Ümit Gelgit hocam bir baktı 'Hem kekeme hem geveze. Gel, gel' dedi." diye konuştu.

Çağlayan, seçileceğinden pek ümitli olmadığını dile getirerek, seçmeleri yapan Ümit Gelgit sayesinde 3 replikli bir rol aldığını ifade etti.

Bu oyunda "Nasıl Leyla? Benden ayrılmaya razı mı olacaksın" repliğini söylemesi gerektiğini fakat heyecandan iyice kekelemeye başladığını anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:

"Kalem elimden düştü, konuşamadım, 1-2 derken söylemeye başladım. Oyunu 3 kez oynadım. 3 replikle sahneye çıktım ama tek replikle oynadım. Daha sonra radyocu Temel Aydın ile tanıştım. 'Ben radyocu olmak istiyorum hem de tiyatro ile ilgileniyorum, tiyatro sanatçısıyım' dedim, güldü. 'Tamam, bu kekemeliği yeneriz' dedi. Radyo ve tiyatro gibi konuşarak çalışılan mesleklerle uğraşan kişilerin kelimeleri daha düzgün telaffuz edebilmek için kullandığı teknikler vardır. onları çalıştık. Dişlerimin arasına kalem koyarak kitap okuyordum. Kekemeliğimi Temel ağabey ile yendik."

Kekelediği zaman Temel Aydın'ın kendisini sürekli uyardığını belirten Çağlayan, "Ayna karşısında çok çalıştım." dedi.

- "Sahne heyecanı kekemeliği yenecektir"

Sahne korkusu olmadığını, sahnede role büründüğünü vurgulayan Çağlayan, şunları kaydetti:

"Tiyatroyu hayatımın merkezine koydum. Kekemeliği de sahnede yendim. Tiyatro olmasaydı kekemeliğim devam ederdi çünkü git gide çoğalıyordu. Kekemeliğim ilkokulda başkaydı, lisede daha çok çok arttı. Sınıfta bile o huzursuzluğu yaşıyordum, öğretmen beni tahtaya kaldırmak istemiyordu. Ailem de o yıllarda kekemelik için doktora götürmedi Kekeme olan arkadaşlarıma tek tavsiyem tiyatroyu seçin. Sahne heyecanı kekemeliği yenecektir."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı